Haberin İngilizcesi için tıklayın
Kaos GL LGBTİ+'lara yönelik nefret suçlarını rapor haline getiriyor. Nefret suçları, bir kişi ya da gruba, inancı, politik görüşü, cinsiyeti, cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği gibi nedenlerle, farklı biçimlerde zarar verme amacıyla saldırılması sonucunda oluşan suçlar olarak tanımlanıyor ve Kaos GL bu suçları kayıt altına almaya çalışıyor.
Bu amaçla hazırlanan “2018 Yılında Türkiye’de Gerçekleşen Homofobi Ve Transfobi Temelli Nefret Suçları Raporu”'nda eşcinsel ve biseksüel kadınlar yaşadıklarını aktardı.
Rapora göre nefret suçlarına maruz kalma sonucu bireylerin kaygılarının ve güven duygularının azaldığı belirtiliyor. Kayda geçen 62 vakadan 32’sinin İstanbul’da gerçekleştiği gözlemlenen raporda 55 vakanın kamusal alanda yaşandığı belirtilmiş. Mahkemeye taşınan vaka ise sadece 2. Mağdurların 52’si kolluk kuvvetlerine başvurmayı reddetmiş.
Öte yandan 2019 yılı nefret suçları araştırması ise hala devam ediyor. 48 mağdur ve 14 tanıkla yapılan çalışma ile ilgili raporda yer alan "Mağdur Beyanlarından Alıntılar" bölümünde yer alan alıntılar, durumu ortaya koyuyor.
Nefret suçu okullarda yaygın
Nefret suçlarının en yüksek işlendiği yer kamusal alan olan okullar, rapora 18 olarak yansıdı.
Bir katılımcı; “İfşa edildiğimden beri okula gitmeye korkuyorum. Okul idaresi de farkında ama bana yönelik tavırları görmezden geliyor" görmezden geliyor” ifadelerinde bulunurken bir diğer mağdur ise yaşadıklarını şöyle aktardı:
“O olaydan sonra sınıfını değiştirmek zorunda kaldı, çünkü sınıftan içeri girdiği zaman çeşitli ataklar geçiriyordu” şeklinde ifade ediyor.
“İnsanlarla iletişim kurmakta zorluk çekiyorum. Arkadaş edinemiyorum.” (Cinsel taciz mağduru biseksüel erkek)
Hakaret ve sözlü saldırı mağduru bir lezbiyen ise, “Tedirginim. Tekrar böyle bir sözel linçe maruz kalır mıyım veya şiddete dönüşür mü, yurttan atılır mıyım aileme haber verirler mi; sürekli bunları düşünüyorum" dedi.
"Sokağa çıkarken korkuyorum"
Sosyal medya aracılığıyla hakaret ve sözlü saldırıya maruz kalan bir biseksüel kadın, “Olaydan sonra sürekli sakinleştirici içmem gerekiyordu, hiç uyuyamıyordum ve sürekli ağlıyordum” şeklinde ifadede bulundu.
Fiziksel şiddet mağduru bir biseksüel kadın ise güvensizlik duygusunun arttığını şöyle aktarıyor; “Güvensizlik ve nefret duygum arttı. Polisten bile böyle muamele görürseniz ülkenizi nasıl seversiniz.”
“Bir süre toplu taşıma kullanamadım.” (Fiziksel şiddet mağduru ve kolluk kuvvetleri tarafından korunma talebi reddedilen gey erkek)
“Daha içime ve eve kapandım. Hala dışarı çıkamıyorum.” (Fiziksel şiddet ve cinsel taciz mağduru bir lezbiyen kadın)
Cinsel saldırı ve fiziksel şiddet mağduru bir lezbiyen saldırının tekrarlanmasından duyduğu endişeyi şöyle anlatıyor:
“Hâlâ rüyalarıma giriyor. Hâlâ bana tecavüz etmeye çalıştığını görüyorum. Sokağa çıkarken korkuyorum. Sevgili yapamıyorum. Bir ilişki kuramıyorum. Korkuyorum. Bana zarar verilmesinden korkuyorum.”
Cinsel taciz mağduru bir lezbiyen sürekli tetikte olduğunu söylüyor:
“Korkmuş, bastırılmış ve tehdit altında hissettim ve beni sürekli tetikte biri yaptı.”
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Araştırma yöntemi Kaos GL'nin Homofobi ve Transfobi Temelli Nefret Suçları Raporu'nda yüz yüze, çevrimiçi ve telefonla yapılan anketlere verilen yanıtlara dayanan bir izleme yöntemi kullanılıyor ve sadece mağdurlar veya tanıklar tarafından bildirilen vakalar kapsanıyor. 2019 Nefret Suçları Araştırması devam ediyor. Kaos GL, 2019 yılında homofobik ve transfobik nefret suçuna maruz kalan ya da tanık olanları araştırmaya katılmaya çağırıyor. |
(İUE/SO/EMK)
*Haber ve fotoğraf: Kaos GL