"Yargı tecavüzü koruma, sahip çıkma, yargıla", "Tecavüz var, davası yok. Davası var, cezası yok", "Tecavüzcü çete hesap verecek".
Yüzü aşkın kadın, bugün Fethiye sokaklarında "Tecavüzcüleri korumak tecavüze ortak olmaktır" pankartı arkasında, bu sloganlarla yürüdü. "Tarafız", "Taciz ve tecavüze hayır", "Erkek tecavüz ediyor devlet koruyor", "Tacize, tecavüze, şiddete karşı, kadın cinayetlerine isyandayız", "Münferit değil sistematik tecavüz" yazılı dövizler taşıyan kadınlar, "Erkek adalet değil gerçek adalet" istedi.
Ortak görüşleri, taciz ve tecavüzün münferit değil sistematik bir şiddet biçimi olduğu yönündeydi. "Erkek egemen sisteme karşı güçlerimizi birleştirmek, davanın sonuna kadar takipçisi olmak ve tecavüzcülerin cezalandırılmasını sağlamak için buradayız" dediler:
Şahika Yüksel - İstanbul Tabip Odası Kadın Kolu: Aslında her şeyden önce kendi adıma buradayım. Bir kadının özellikle cinsel şiddeti bir başka kadına dair bir durum olarak, yabancılaşarak hissetmesi mümkün değil. Kız çocukları küçücük yaştan itibaren bir cinsel saldırıya uğraya kaygısıyla büyüyor, büyütülüyorlar. Türkiye'de cinsel saldırı her zaman vardı. Son zamanlarda üçüncü sayfa haberlerinden birinci sayfaya nakloldu. Bunda feminist kadınların emeği ve çabası çok etkili.
Canan Çağlayan - KESK Kadın Sekreteri: Kadın şahsında tüm toplum üzerinde taciz - tecavüz uygulanıyor. Üyelerimizin yarısı kadın, dolayısıyla davaya tarafız.
Güler Elveren - TÜM BEL-SEN MYK'sı: Taciz, tecavüz, çocuk istismarı kadınların mücadelesiyle yargı karşısına çıkıyor. Tecavüzcülerin cezalandırılması için her geçen gün daha büyük bir güçle davanın takipçisi olacağız.
Adalet Aydın - Datça Kadın Platformu: Tek başına değil, birleştirilmiş güçlerimizle erkek egemen sisteme karşı direnebileceğimizi düşündüğüm için buradayım.
Rabia Uçar: 15 yaşında bir kız çocuğu annesiyim. Kadının gördüğü şiddeti hazmedemediğim için buradayım. Tecavüze uğrayan kızım ya da ben de olabilirdik. Kızımın böyle bir ortamda yaşamasını, büyümesini, şiddet görmesini istemiyorum.
Nurgüzel Apak - Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği: Tabuları yıkmalı, birbirimizi korumalı, birbirimizle konuşmalıyız.
Emray Çıvmaz - Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği: Farkında olalım ya da olmayalım hepimiz bir şekilde erkek şiddetinin mağduruyuz. Ben 25 yıl önce çalışmak istediğimde devlet kocamızdan yazılı izin belgesi getirmemizi istiyordu. Kocam izin vermediği için çalışamadım. Bunun ekonomik şiddet olduğunu çok sonra, kadınların mücadelesi sırasında öğrendim. Fethiye'de tecavüze maruz kalan arkadaşımız dört yıllık mücadelesiyle dava açılmasını sağladı. Başından beri dayanışma içinde olsaydık süreç bu kadar uzamazdı. Şimdi tecavüzcülerin tutuklanması, tüm çete üyelerinin yargı karşısına çıkarılması ve bundan önceki suçlarının da ortaya çıkarılmasını hep birlikte istiyoruz. Duruşmaların takipçisi olacağız. Bu süreçte birbirimizden öğreneceğimiz çok şey var.
Esra Gençer - Sabire Sanem Yılmaz: Tecavüz davalarında kadının beyanı esastır. Davaya inanıyoruz, tarafız.
Hatice Can - TÜBAKKOM Kadın Komisyonu Sözcüsü: TÜBAKKOM Yürütme Kurulu'nun kararıyla buradayız. Ankara, İstanbul, İzmir, Samsun, Aydın, Tekirdağ, Mersin, Gaziantep, Hatay barolarının katılımıyla bu kararı aldık. Duruşmada müdahillik talebinde bulunacağız. Kadına şiddet uygulayan sanıklar, yeterli ve gereken caydırıcı cezalardan çeşitli af ve indirim nedenleri ile kurtuluyor. Suç ise bir övünç kaynağı haline getiriliyor. Bu nedenle iddia makamını güçlendirme, somut gerçeği ortaya çıkarma, adil yargılanmanın temini için çalışma gibi nedenlerle müdahil sıfatıyla duruşmaya katılmak istiyoruz.
Aynur Seyrek - Son zamanlarda kadınlar medya aracılığıyla hedef gösteriliyor. Cinsel şiddetin son bulması için kadın dayanışması önemli. Kadınların bir arada olması, devlete tecavüzcüleri koruma, saklama, aklama demek için buradayız. Tecavüz davaları kadın cinayetleri ölümle sonuçlandığı için basına yansıyor ama kadınlar tecavüzü dillendiremedikleri için dava açmakta zorlanıyorlar. Bu dava diğer tecavüz mağdurlarına örnek olması, bu çetenin tecavüzüne maruz kalmış başka kadınların ortaya çıkmasına aracılık etmesi ve yine bu tecavüzcülerin işleyeceği diğer suçların önlenebilmesi açısından da çok önemli.
Gülseren Pusatlıoğlu - feminist: Tecavüz münferit değil toplumsal bir sorundur. Bu davalara katılarak bunu ortaya koymak ve arkadaşımızla dayanışmak için buradayım. Bundan sonra görülecek tecavüz davalarında kadının beyanının esas alınmasını istiyoruz. Tecavüzcüler ve tacizciler her yerde, en yakınımızda belki de yatağımızdakiler. Yakın zamanda KESK gibi bir konfederasyonda yaşanan cinsel tacizde kadının beyanının esas alınmadığını gördük ve bu mücadelenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Ümide Aysu - Mor Çatı gönüllüsü: Taciz ve tecavüz davalarının açılması, cinsel şiddet üzerindeki örtünün kaldırılması ancak kadın mücadelesiyle mümkün. Kadınlar bunu başardı, dört yılın sonunda dava açıldı. Kadının beyanı esastır ilkesi, en önemli referans noktamız. (BB)