Fotoğraf: Sky News
ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA), ordu, akademi ve özel şirketlerin yöneticilerinden oluşan ve tanımlanamayan hava cisimlerini (UFO) inceleyen kurulu, yaptığı çalışmalara ilişkin 16 kişilik uzman ekiple brifing düzenledi.
Temmuzda yayımlanması planlanan kurulun raporunun ilk bulgularına ilişkin 4 saatlik brifinge kurduğu kurulun başkanı Princeton Üniversitesi Öğretim Üyesi David Spergel başkanlık ederken, toplantıya Savunma Bakanlığı, Federal Havacılık İdaresi (FAA) ve NASA yetkililerinin yanı sıra birçok akademisyen konuşmacı olarak katıldı.
Ayda 50-100 civarında ihbar
Toplantıda konuşan Savunma Bakanlığı Tüm-Sahalar Anomali Çözüm Ofisi Direktörü Dr. Sean Kirkpatrick, şimdiye dek 800’den fazla tanımlanamayan hava cismi ihbarı aldıklarını, aylık 50 ile 100 civarında ihbar geldiğini söyledi.
Kirkpatrick, bunlardan çok azını tanımlanamayacak anormallikler olarak değerlendirdiklerini kaydetti.
Uçak oldukları tespit edildi
Toplantıda son zamanlarda alınmış bir görüntüyü paylaşan Kirkpatrick, üç nokta şeklinde parlak nesnenin görüldüğü bu görüntünün ABD üzerinde keşif uçuşu yapan bir P-3 uçağı tarafından alındığını, uçağın pilotlarının nesneleri yakalayamadıklarını söylediğini ifade etti.
Kirkpatrick daha sonra yapılan incelemede nesnelerin aslında P-3 uçağının pilotlarının düşündüğünden çok daha uzak bir noktada ve bir havalimanına inmek üzere olan uçaklar olduğunun tespit edildiğini belirtti.
Kirkpartrick, ellerinde oldukça geniş kapsamlı gözetleme araçları bulunduğunu ancak uluslararası kısıtlamaların da küresel incelemeleri zorlaştırdığını söyledi.
Çin balonu olayı
Toplantıda konuşan FAA Hava Trafik Gözetim Hizmetleri Ofisinde Teknik Danışman olarak görev yapan Mike Freie, ABD genelinde 880 binden fazla kayıtlı dron olduğunu ve günlük olarak on binlerce dronun uçtuğunu kaydetti.
Bu sistemlerin hava gözetleme süreci için önemli bir zorluk oluşturduğunu belirten Freie, özellikle de SpaceX’in Starlink lansmanından sonra FAA’ya gelen tanımlanamayan cisim raporu sayısında artış olduğunu dile getirdi.
Freie, şubatta ABD hava sahasından bir Çin balonunun tespit edilip düşürülmesinden sonra da tanımlanamayan cisim ihbarlarında önemli bir artış gördüklerini bildirdi.
“İnsan dışı bir zeka” var mı?
Toplantıda, tespit edilen cisimlerin arkasında “insan dışı bir zeka” olup olmadığını sorusu yöneltildi.
George Mason Üniversitesinde Hesaplama ve Veri Bilimi Doçenti Anamaria Berea, ekibin verileri takip edeceklerini söyledi.
Spergel ise uzmanlar tarafından henüz böyle olağanüstü bir kanıtın görülmediğini vurguladı.
Spergel, NASA'nın yaptığı işin çoğunun dünya dışında herhangi bir biçimde yaşam aramak olduğunu ifade ederek, “Yaşam arayışı gerçekten önemli bir şey. Henüz Dünya'nın ötesinde yaşam bulamadık ama arıyoruz” diye konuştu. NASA'nın henüz “insanüstü bir zeka veya buna dair olağanüstü kanıtları görmediğini” dile getirdi.
Dünya dışında hayat olduğu keşfedildiği takdirde NASA'nın ne yapacağı sorusuna yanıt veren ABD’li bilim insanı, aslında dünya dışında hayatın mümkün olup olmadığının ajansın ilgilendiği en büyük soru olduğunu ancak henüz böyle bir duruma ilişkin kanıt bulamadıklarını aktardı.
“Ne aradığımızı bilmiyoruz”
Toplantıda değerlendirmelerde bulunan Redwire yöneticilerinden Mike Gold ise aradıkları şeyin henüz tanımını yapamamalarının büyük sorun teşkil ettiğini söyledi.
Gold, "Samanlıkta iğne aramıyoruz, samanlıkta anormallik arıyoruz. Yani iğne aradığımızı bile bilmiyoruz" dedi.
Kurul 20 Ekim 2022'de ABD ordusu ve istihbaratının yanı sıra FAA'nın elindeki verileri incelemek üzere kurulmuştu. (AS)