Uzun yıllardır iş yeri stresinin yol açtığı olumsuz sonuçları inceleyen ruh sağlığı uzmanları şimdi dikkatlerini sorunun nedenlerine çeviriyor. Uzun çalışma saatleri, kötü patronlar ve ofisteki sataşmalar gibi olağan şüphelilerin yanı sıra pek de beklenmeyen bazı nedenler ortaya çıkardılar.
İş yeri sağlığı konusundaki çalışmalar Amerika Birleşik Devletleri'nde işçi memnuniyetinin tüm zamanların en düşük seviyesine indiği günlere denk geldi. Yönetim alanında çalışmalar yürüten Conference Board'ın raporuna göre ABD'de çalışanların sadece yüzde 45'i işlerinden memnun; bu oran 1987'de yüzde 61'di. 5 bin haneyi kapsayan araştırmaya gören sorun iş güvencesinden başka etmenlere de dayanıyor. Çalışanlar işin düzenleniş biçiminden, kurumlarının sağlığından ve yöneticilerinin kalitesizliğinden de muzdarip.
Bir dizi araştırma iş yeri stresinin yol açtığı sağlık sorunlarını ortaya koydu. Mutsuz çalışanların diğerlerinin yanı sıra kalp sorunları ve depresyona yakalanma riski artıyor. Bu ay içinde Danimarkalı araştırmacılar 12 bin hemşireyi kapsayan 15 yıllık bir çalışmanın sonuçlarını açıkladı ve aşırı çalışan hemşirelerin kalp krizi geçirme riskinin iki kat arttığını buldu.
Britanya'da yapılan ve 6 bin işçiyi 11 yıl boyunca izleyen bir çalışma da düzenli olarak günde 10 saatten fazla çalıştırılan işçilerin 7 saat çalıştırılanlara göre kalp hastalığına yakalanma riskinin yüzde 60 arttığını gösterdi.
Kaliforniya Üniversitesi'nden klinik psikolog Samuel A. Culbert, çok fazla insanın "zehiri" bir çalışma düzeninde çalıştığını söyledi. Culbert, yıllık değerlendirmelerin sadece çalışanlar için aşırı strese yol açmadığını, yöneticiler de dahil herkesi daha verimsiz kıldığını öne sürüyor. Değerlendirmelerin anlamsız hale gelecek kadar öznel olduğunu ve çalışanın patronla ilişkisine dayandığını belirtiyor. Culbert, adil olmayan bir değerlendirme nedeniyle kariyeri mahvolan insanlarla ilgili çok sayıda hikaye dinlediğini vurguluyor.
Bütün uzmanlar değerlendirmelerin kaldırılması konusunda onunla aynı fikirde değil. Stanford Üniversitesi'nden Robert I. Sutton'a göre değerlendirmeler düzgün yapıldığı takdirde işe yarayabilir. "Ama tipik olarak o kadar kötü uygulanıyorlar ki yapmamak daha iyi."
Lucix şirketinin yöneticisi Mark Shahriary, çalışanlar üzerinde yarattığı inanılmaz baskıyı gördükten sonra performans değerlendirmesi yapmaktan vazgeçtiklerini anlatıyor. "İnsanlar değerlendirmeyi kim olduklarıyla karıştırıyor. Eğer 'işte verimli değilsin' şeklinde bir değerlendirme duyarlarsa bunu 'insan olarak verimli değilsin' diye algılıyorlar."
İş yeri sağlığıyla ilgili bir başka alan da yöneticilerin çalışanların ruh sağlığı üzerindeki etkisini ele alan "yıkıcı liderlik" konusu. İş yerinde stres tamamen ortadan kaldırılamasa da, araştırmalar yöneticileriyle iyi ilişkisi olan çalışanların daha iyi başa çıkabildiğini gösteriyor.
Clemson Üniversitesi'nden Robert R. Sinclair "Eğer bir işletmeye danışmanlık veriyorsam moral sorunları varsa ilk baktığım şey çalışanların yöneticileriyle ilişkisi olur" diyor. "Güvenle söyleyebileceğimiz bir sonuç yöneticileriyle iyi ilişkileri olan çalışanların stresli durumlarla daha iyi baş edebildiği."
Kötü patronlarsa inanılmaz bir stres kaynağı. Britanya'da yapılan bir araştırmada yöneticilerini sevmeyen hemşirelerin iş günü boyunca yüksek tansiyonla dolaştığı bulundu.
Tek bir bireyin böyle bir yönetici hakkında yapabileceği çok az şey olsa da Amerikan Psikoloji Birliği iş yerinde bu durumla baş edebilmek için konuşulabilecek bir danışman bulmak gibi bazı ipuçları öneriyor.
Birlik, böylesi bir ilişkinin olumsuz sonuçlarından birinin kendini haksız duruma düşüren davranışlara, örneğin işini kötü yapmaya ya da yöneticiye şahsi saldırıya geçmeye yönelmek olarak gösteriyor. Bu yüzden çalışanlara kendi negatif düşüncelerine odaklanmayı öneriyor.
Fakat gerçekte çalışanlar kötü niyetli bir yönetici karşısında oldukça çaresizler. Bir yöneticiyle yaşanan sorunlar insanların istifa nedenlerini başında geliyor.(EÜ)
* Bu makaleyi Erhan Üstündağ NY Times'dan kısaltarak Türkçeleştirdi.