New York Times muhabiri Sabrina Tavernise, Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmesinin laik kesimlerde hala ciddi bir kaygı yarattığını ancak bu kesimlerin halktan yeterli destek görmediğini ileri sürüyor. Yazıda, Genelkurmay Başkanlığının, laikliği sistematik biçimde aşındırmaya çalışan şer güçlerinden bahsettiği de vurgulanıyor.
Los Angeles Times muhabiri Laura King de Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmesinin beklendiği bir sırada Genelkurmay başkanlığının yaptığı sert açıklamaya dikkat çekiyor. Genelkurmayın açıklaması, AKP’nin seçim zaferine rağmen, laiklik tartışmasının sürdüğü biçiminde yorumlanıyor.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Asemblesi başkanı Rene van der Linden "Abdullah Gül'ün seçilmesini memnuniyetle karşılıyorum. O modern bir reformcu ve Türkiye'nin AB ve uluslararası ilişkileri konusunda deneyimli. Ülkesini AB'ye daha da yakınlaştıracağına eminim" dedi.
İngiliz the Guardian gazetesi Gül'ün seçilmesini "Müslüman demokratların zaferi" olarak verdi: "1990'larda yükselen siyasal İslam'ın önde gelen isimlerinden olan Gül'ün seçilmesi iktidardaki Müslüman demokratların ülkeyi 84 yıldır yöneten ordu ve elit bürokrasisine karşı bir zafer."
The Independent da "Türkiye seküler muhalefete rağmen Müslüman demokrat abdullah Gül'ü seçti" dedi. Ordunun bir müdahalede bulunmasının beklenmediğini belirten gazete, Gül'ün selefi Sezer'in veto ettiği AKP reformlarının önünü açmasının beklendiğini vurguladı.
"Askere meydan okuyan Türkiye Gül'ü lider seçti''. Financial Times'daki haberin başlığı bu. Abdullah Gül'ün geçmişteki köklerinin radikal İslamcı politikalara dayandığını yazan Financial Times, hatta 1980 askeri darbesinden sonra bu nedenle mahkum edildiğini hatırlatıyor.
Le Monde "Ordunun da desteğini alan laiklik savunucuları geçtiğimiz aylarda Gül'ün seçilmesini engellemişti. Onların şüpheleri sürse de, Gül, konuşmasında din ve devlet işlerinin ayrılığını korumaya ve herkesin Cumhurbaşkanı olmaya söz verdi" dedi.
Liberation da "İlk defa eski bir İslamcı Çankaya'da" diye yazdı. "Gül İslamcı geçmişini unutturmak için tüm yeteneklerini kullanmak zorunda kalacak. Avrupa yanlısı görüşleriyle Batılı diplomatları etkilese de ülkede ki laiklik kampı ve ordu onun bıyık altından gülen bir İslamcı olduğunu düşünüyor."(EÜ)
* Bu haberi gazetelerin web sitelerinin yanı sıra BBC Türkçe ve Voice of America'dan derledik.