Fotoğraf: Kenan Kırkaya / Twitter
Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
JİTEM ana davasıyla birleştirilen Musa Anter cinayeti davası bugün Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti.
Eylül 2022’de zaman aşımı riskiyle karşı karşıya olan davanın duruşmasını HDP Milletvekilleri Mahmut Toğrul, Muazzez Orhan, İnsan Hakları Derneği’nden (İHD) Fatin Kanat, Sevil Turgut, Nuray Çevirmen, gazeteci Hüseyin Aykol ve Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu izledi.
Mahkeme İHD’nin ve Van Barosu’nun katılma taleplerini “doğrudan zarar görülmediği” reddetti. Davanın bir sonraki duruşması 20 Haziran’a kaldı.
Mezopatamya Ajansı’nın aktardığına göre dosyaya gelen bilgi ve belgeleri aktaran mahkeme başkanı, “Hogir” kod adlı itirafçı Cemil Işık’ın öldürülmesine ilişkin bilgi ve belgelerin edinilmesine dair Adalet Bakanlığı’nın uluslararası istinabeye dair bir cevap vermediğini belirtti.
Mahkeme başkanı aynı şekilde Abdülkadir Aygan (Aziz Turan) için yurtdışı istinabe yazısına Adalet Bakanlığı’ndan halen bir cevabın gelmediğini aktardı.
Mahkeme başkanı, sanıklar Abdülkadir Aygan, Mahmut Yıldırım, Muhsin Gül ve Mehmet Zahit Karadeniz'in yakalama emri hakkında Adalet Bakanlığı’na yazılan yazılara cevap verilmediğini kaydetti.
“Bakanlık zaman aşımı için çaba içerisinde”
Söz alan Musa Anter’in oğlu Dicle Anter zaman aşımına kısa bir sürenin kaldığını ifade ederek Abdülkadir Aygan’ın savunma tespiti işleminin bir an önce tamamlanmasını istedi.
Anter ailesi avukatı Nuray Özdoğan da, zaman aşımına dikkat çekti. Adalet Bakanlığı’nın kovuşturma ve soruşturma sürecinde dosyanın ilerlemesini engelleyen bir konumunda kaldığını söyledi.
Özdoğan şöyle konuştu:
“Kararlarınızı etkisiz hale getiren de bakanlık Abdulkadir Aygan’ın ifadesinin alınmasını engelleyen de bakanlık. Bakanlık, dosyanın zaman aşımına uğraması için bir çabası var ne yazık ki. Yurtdışı istinabelerimizin sonuçlanacağına inanmıyoruz. Ama bakanlığın ya da devlet içerisindeki birilerinin bu dosyanın zaman aşımına uğraması beklentisi var.
“Biz burada JİTEM’in işlediği bir suçu yargılıyoruz. JİTEM tarafından işlenen suçlar TCK 77’de tanımlı suçlar. Sistematik ve siyasi saikle işlenmiş suçlar. Dolaysıyla bu dosyada zaman aşımı uygulanamaz. Ancak özellikle JİTEM örgütünün işlediği suçlarda zaman aşımı uygulanıyor. Türkiye’de bir cezasızlık durumu söz konusu. Kamu makamlarının bu dosyada delillerin mahkemeye ulaşmaması için özel bir çabası var. Adalet Bakanlığı’nda sanığın ifadesinin dosyaya gelmesini engelleyen bir kurum. Dolayısıyla sizin bu dosyaya devam ettirmeniz, zamanaşımını gündeminizden çıkarmanız gerekiyor.”
Yıldırımın avukatı adli kontrol şartının kaldırılmasını istedi
Dosyanın tutuklanan tek zanlısı olan ve 2017’de şartlı tahliye edilen Hamit Yıldırım’ın avukatı ise müvekkilinin adli kontrol tedbirinin kaldırılması talebinde bulundu. Duruşma savcısı da adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını istedi.
Buna karşı beyanda bulunan Nuray Özdoğan talebi tanımadıklarını ifade etti. Özdoğan, “Sanıkların ifadelerinin alınmamasından dolayı dosya uzadı. Bu sanığın adli kontrol tedbiri de kaldırılsa bir daha ona da ulaşamayız. Bu sanık hakkında halen tutuklanma gerekçeleri devam etmektedir, bu nedenle zorunlu yasal süreden tedbirin kaldırılmasını kabul etmiyoruz. Sanığın Türkiye’de olması lazım. Yurtdışı yasağını kaldırdığınız takdirde yargılamadan kaçma ihtimali var” diye konuştu.
20 Haziran’a attı
Ardından ara kararını açıklayan mahkeme, Abdülkadir Aygan savunmasının alınmasına dair Adalet Bakanlığına yazı yazılmasına, Cemil Işık’ın öldürülmesine dair yurtdışıyla temas sağlanması için Adalet Bakanlığı’na yazılan yazının cevabın beklenmesine, Hamit Yıldırım hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin kaldırılması hususundaki taleplerin reddine karar verdi. Bir sonraki duruşmayı da 20 Haziran’a attı.
Basın açıklamasına polis engeli
Duruşma sonrasında duruşmaya katılan milletvekilleri ile Musa Anter’in ailesi ve avukatları adliye önünde basın açıklaması yapmak istedi. Ancak avukat Nuran Özdoğan konuşurken polis açıklamaya müdahale etti.
Adliye önünde açıklama yapılmasına izin verilmeyeceklerini belirten polis, milletvekillerinin ayrı bir şekilde açıklama yapabileceğini söyledi.
Gazetecileri alandan uzaklaştırmak isteyen polis, açıklamayı engellemeye çalıştı. Ardından duruşmayı takip eden avukat, milletvekilleri ve Dicle Anter’in de aralarında bulunduğu grup adliye binasının önünden ayrıldı. (HA)