Sivil toplum kuruluşu yöneticisi, siyasetçi. Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 27. Dönem İzmir Milletvekili.
1974’te Rize İkizdere’de doğdu. Polen Ekoloji Kolektifi'nin kurucularından. 2010’dan itibaren aktif siyasete başladı. 2010-2016 arasında Ezilenlerin Sosyalist Partisi üyeliği ve yöneticiliğini yaptı.
2016’dan itibaren HDP'de Parlamento Meclisi üyeliği ve Ekolojiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcılığı yaptı. Merkez Yürütme Kurulunda vardı.
24 Haziran 2018 genel seçimlerinde HDP’den İzmir Milletvekili seçilerek TBMM’ye girdi. TBMM’de Çevre Komisyonu Üyesi oldu. Mayıs 2023’teki Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Seçiminde yeniden aday olmadı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) 31 Mart yerel seçimleri için Meral Danış Beştaş ile birlikte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterdi.
Ekoloji mücadelesinin içinde
Hayvanların, işçilerin, Kürt halkının, mültecilerin ve trans kadınların da haklarını savundu; uğradıkları hak gasplarını kamuoyuna duyurmaya çalıştı. Ekoloji ve demokrasi mücadelesine önemli katkılar sundu, 2018’de milletvekili seçildikten sonra ekoloji aktivistlerini yalnız bırakmadı. Yerel mücadelenin birleşik hareketinin geliştirilmesi için mücadele etti.
3. Havalimanı'nın inşa sürecindeki iş cinayetlerinden Kaz Dağları'ndaki ekokırıma, sular altında kalan Hasankeyf'in korunmasına, Orta Doğu Teknik Üniversitesi'ndeki (ODTÜ) ağaç kıyımına kadar pek çok yerde vardı.
İzmir, Gaziemir'deki 70 dönümlük kurşun ve döküm fabrikasındaki araziye gömülü olan ve 16 yıldır temizlenmeyi bekleyen radyoaktif atıkların nasıl temizleneceğinin takipçisi oldu, asbest ve tehlikeli atık yüklü São Paulo gemisinin sökümünün Aliağa'da gerçekleştirilmek istenmesine karşı hem sahada hem de Meclis'te çalışmalarına devam etti.
5 Temmuz 2019'da ODTÜ’de Kavaklık diye bilinen alana Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) yurdunun yapılmaması için eylem başlatan öğrencilere destek için "Polisten ve Saray'dan talimat alarak ODTÜ'ye hiçbir inşaat yapamazsınız” diyerek destek verdi.
Kendi memleketi olan İkizdere’de yapılmak istenen taş ocağına karşı köylülerle dayanıştı. Eskencidere Vadisi'ne giren iş makinelerinin önünde durdu. İkizdere'deki yıkımı pek çok kez Meclis’te gündemine taşıdı.
Sinpaş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) A.Ş.'nin Marmaris Kızılbük'te yürüttüğü ve mahkeme kararıyla 8 Ağustos 2022'te geçici olarak durdurulan otel projesine karşı eylemlerde yer aldı.
Sinop'ta yapılması planlanan nükleer güç santrali projesi için kesilen 650 bin ağacın hakkını "Santralin ortalama ömrünün 50 yıl olduğu düşünüldüğünde, binlerce yılda oluşan doğal hayata, ormanlara ve biyolojik çeşitliliğe verdiği zarara değdiğini düşünüyor musunuz?" diyerek aradı.
Dersim'de 16-23 Temmuz 2018 çıkan orman yangınları için "Yangınlar arasında ayrım yapılıyor. 'Kendiliğinden yanıyor' diyen yetkililer, bir kentteki yangını söndürmeye çalışırken, bir kenttekini söndürene bile izin vermiyorsa, yaşanan tam olarak kasıttır. Buradan iktidara soruyoruz, Dersim'deki ormanlar 'yerli ve milli' değil midir?" diyecekti.
Hasankeyf sular altında kalmasın diye Ilısu'ya gitti ancak polis tarafından engellendi. "12 bin yıllık bir tarih için, insanlığın kültürel birikimi için hiçbir iktidar tek başına karar veremez. Bu birikim hangi ülkenin sınırlarında ise o ülkenin insiyatifinde olamaz, o iktidar insanlık tarihi için karar veremez. Burası için karar verecek tek merci tüm dünya insanlığıdır” diye tepki gösterdi.
4 Ağustos 2019'da Kaz Dağları'ndaki ağaç kesimine karşı devam eden "Su ve Vicdan Nöbeti"ni "Bu sistemin doğayı ve yaşamı talan eden sömürü zincirini bir yerden kırabiliriz, kırmalıyız” diyerek selamladı.
Ekoloji mücadelesinin aynı zamanda demokrasi mücadelesi olduğunu gösterdi.
(HA)