130 maddelik torba yasanın çevreciler ve muhalefet tarafından “skandal” olarak nitelenen 54’üncü maddesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cuma gününden beri süren uzun tartışmalardan sonra çıkarıldı. Madde, "çevresel etki değerlendirmesi işlemlerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca, diğer izinlere ilişkin işlemlerin de ilgili bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca, çevresel etki değerlendirmesi sürecinde en geç 3 ay içinde bitirilmesi, aksi takdirde çevresel etki değerlendirmesi ve diğer izin başvurularıyla ile ilgili olumlu karar verilmesini" öngörüyordu.
“Fabrika gibi çalışıyoruz”
İki günlük 54’üncü madde mesaisi komisyon başkanı, AKP Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç ile muhalefet milletvekilleri arasında ilginç diyaloglara da sahne oldu. HDP Milletvekili Garo Paylan, ÇED ile ilgili eleştirilerine “Mutfak işlerini geride yapın. Kanun fabrikası gibi çalışıyor burası evet” şeklinde cevap verdi. Ardından şu diyaloglar yaşandı:
“Hakaret ediyorsunuz Paylan”
Garo Paylan (HDP): Ya, mutfak gerekiyorsa Sayın Başkan, arkada mutfak var, mutfağa gitsin arkadaşlar, biz de burada yasa yapalım. Bir enerji şirketi, maden şirketi, elleri de güçlü, yüz milyonlarca liralık, milyarlarca lira güçleri var, lobi güçleri var. Şimdi, burada ÇED’in çıkması da zor, ne yapacağız? “Sen ÇED için raporu çıkar.” Tamam. “İlgili kurumlara yazıları yaz, ilgili kurumlara da biz gideriz. Ya, sen bunu üç ay sümen altı et, cevap verme. Ya, böyle bir yasa teklifi olabilir mi? Bu, ahlaksız bir tekliftir.
Mikail Arslan (AKP): Hakaret ediyorsunuz.
Garo Paylan (HDP): Hayır bu ahlaksız bir tekliftir.
“300 işçiyi toprak altına verdik”
Başkan: Sayın Paylan, teklifi böyle nitelemek yanlış, bunu düzeltelim.
Ebubekir Gizligider (AKP): Nerede kullanılır mesela ahlaksız teklif?
Garo Paylan (HDP): Art niyetli diyelim, peki. Yani şunu demek istiyorum: Madencilik konusunda faaliyet gösteren şirketler belli, Soma AŞ’nin neler yaptığı belli, 300 işçimizi toprağın altına vermişiz, daha bir hafta önce Şırnak’ta yaşadıklarımız belli.
Geçen riskli maddeler
54’üncü madde geri çekildi ancak TEMA Vakfı yaptığı yaptığı açıklamada 55, 56, 61 ve 75. maddelere de dikkat çekti:
55. madde: Bu düzenleme orman alanlarında madencilik faaliyetlerinin teşvik edilmesi, orman ekosistemi üzerindeki baskının artmasına neden olacaktır. 2012 -2016 yılları arasında Sakarya Ovası’nın iki katı orman alanı madenciliğe tahsis edilmiştir. Kanunun yasalaşması halinde bu miktarın çok daha fazla artacağı açıktır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve korunmasındaki kamu yararı tartışılmaz olan ormanlarda, kar amacı güden bir faaliyetin bedelsiz gerçekleştirilmesinde kamu yararından bahsedilmesi pek mümkün değildir.
Mera alanları azalacak
56. Madde: Haziran ayında, “Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” ile Mera Kanunu’nda yapılmak istenen ancak tasarıdan çıkarılan düzenleme geri getirilmektedir. Bu düzenleme hayvancılık, toprak koruma, su üretimi ve biyolojik çeşitlilik bakımından büyük önemi olan mera alanlarını daraltacaktır. Söz konusu düzenleme, meraların endüstri bölgeleri, organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler gibi kullanımlara tahsis edilmesini kapsamakta.
İmar için askı süresi bir hafta
75. Madde: 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu’nda değişiklik yapılarak, endüstri bölgelerindeki imar ve parselasyon planlarının askı süresi bir hafta ile sınırlandırılıyor. İmar mevzuatında bu süre 30 gün olarak belirleniyor. Bu sürenin kısaltılması, vatandaşların planları inceleme ve itiraz etme haklarını daraltıyor. (PT)