1990’dan beri var Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı. Birçok insanın aklına, "iddete uğrayan kadınlar için bir çözüm" deyince ilk Mor Çatı geliyor. Mor Çatı'da Filiz Karahasanoğlu, Alev Ayan, Gülsun Kanat, Zelal Yalçın, Ülfet Taylı’ "kadınlar" için çalışıyorlar.
Başvurmak için gelen kadınlarla görüşen Gülsun Kanat, medya ve halkla ilişkilerle ilgilnen Zelal Yalçın'la Mor Çatı’yı, nasıl çalıştıklarını konuştuk.
Zelal Yalçın istatistik okumuş. Üniversite yıllarında, üniversitede arkadaşlarıyla birlikte oluşturdukları feminist bir insiyatifte yer almış, o dönemden “kendimizi anlamaya çalışıyorduk” diye söz ediyor.
Okul bitince bir süre özel sektörde çalışmış, ancak feminist politikayla bağı hiç kopmamış, Mor Çatı'daki arkadaşları vakıfta kendisine uygun bir iş olduğundan söz edince orada çalışmaya başlamış.
Sığınma evlerinde gizlilik ve şiddetsizlik önemli
Yalçın sığınma evlerinde en çok "gizliliğe" ve "sığınma evlerinde kadınların birbirlerine ve çocuklarına karşı şiddet göstermemelerine" dikkat ettiklerini söylüyor.
"118'e telefon açıp sığınma evi sorulduğunda operatörlerin hemen Mor Çatı'nın numarasını verdiğini, İnternet ve fısıltı gazetesinin de çok yaygın bir araç olduğunu" anlatıyor Yalçın ve Kanat.
Zelal Yalçın emniyet, valilik ve sağlık birimleri arasında birbirlerine dair kapsayıcı haberleşme ağı eksikliği olduğundan sözediyor.
Gülsun Kanat İngiltere’de Sosyal Hizmetler okumuş; "Benim sosyal hizmetler eğitimi aldıktan sonra bu işi yapmam tesadüf oldu, başvurularla ilgili danışmanlık yapmak için bu eğitimi görmek şart değil" diyor.
"Biz kadınlara yardım ediyor ya da onların yerine karar verip, onların yapması gerekenleri onlar yerine yapıyor değiliz, onları yargılamadan dinliyoruz, güven ve bilgi eksikliklerini gideriyoruz."
Risk analizi
"Buraya gelen kadınlara risk analizi yapıyoruz. Şiddet gördüğü evden çıkmadan yaşayabilir mi, akrabalarına gidebilir mi, sığınağa gitmesi gerekir mi diye anlamaya çalışıyoruz."
Kadınlar o kadar güçlüler ki...
Kanat "Kadınlar mağdur değil, mağdur ediliyorlar" diyor.
"Geldiklerinde bir tür utanma ya da evliliği yürütemediklerine, çocuklarının sorumluluğunu üstlenemediklerine dair başarısızlık hissi yaşıyorlarsa da biz o hissi dönüştürmeye çalışıyoruz. Aslında uğradıkları şiddette ayakta kalabilmeleri onların güçlülüklerini gösteriyor. Sonunda bize başvurmaları da kendi iradeleri ve kararlılıkları sonucu oluyor. Onları görmek kişisel olarak bir kadın olarak beni de güçlendiriyor. Erkekler ne kadar ezmeye çalışsa da kadınlar öyle güçlü ki bir direnç gösteriyorlar. Kadınlar zaten güçlüler erkekler de bu yüzden çok hırslanıyorlar."
Kadınlar kız çocukları ve 12 yaşına kadar oğlan çocuklarıyla Mor Çatı'nın sığınma evine yerleştirilebiliyorlar. Mahremiyetlerine karışılmıyor, kışın sığınma evine gece 23:00'te, yazın 24:00'te girmeleri gerekiyor, bu da başlarına bir şey gelip gelmediğinden haberdar olabilmek için konmuş bir sınır. (NZ/GG)