Hafta sonu gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerini 2020'den beri görevde olan Maia Sandu'nun kazanması neredeyse kesin gibi. Sandu, ilk kadın Cumhurbaşkanı olarak liyakat ve dürüstlüğüyle ülkede genel kabul görüyor.
Ancak 12 rakibi karşısında birinci turda oyların yüzde 50'sinden bir fazlasını alması da, ikinci tura kalırsa genellikle Kremline yakın rakiplerinin kendisine karşı birleşmeleri de ihtimal dışı değil.
Sandu 2021'deki milletvekili genel seçimlerinde partisi PAS (Partidul Acțiune și Solidaritate - Eylem ve Dayanışma Partisi) meclisteki 101 sandalyenin 63'ünü kazanarak tek başına ülkeyi yönetme gücünü elde etmişti. Ancak bu seçimlerde AB üyeliği referandumunu kazansa da Anayasa değişikliği için gereken üçte iki oyu toplaması kolay olmayacak
Sandu liderliğinde hükümetin giriştiği yolsuzlukla mücadele, adalet başta olmak üzere kurumsal reformlar ve Avrupa'yla bütünleşme çabaları halkın çoğunluğunun istikrar, refah ve hukukun üstünlüğü talebine tercüman olarak büyük destek aldı. Buna karşılık AB de Moldova'ya Haziran 2022'de aday üyelik statüsü verdi ve Aralık 2023'te AB Komisyonu katılım müzakerelerini başlatmaya karar verdi.
Sandu ve PAS hükümeti hafta sonu referandumda geniş bir halk desteğiyle AB'ye katılım kararının çıkacağına güveniyor. Referandumu ve genel seçimleri aynı oylamaya bağlayarak hükümet AB oylamasını kazanmak için yeter oran olan yüzde 33'e ulaşmayı hemen hemen garantilemiş görünüyor.
Ancak, anayasa değişikliğini geçirmek için parlamentoda üçte iki çoğunluğu yani 67 sandalyeyi kazanıp kazanmayacağı şimdiden belli değil. Rusya-Avrupa gerilimi Rusya'ya komşu bütün eski sosyalist blok ülkelerinde olduğu gibi Moldova'da da kendisini hissettiriyor. Ülkedeki muhalefet dinamikleri Rusya'yla etkileşim içinde ve AB'yle bütünleşmeye karşılar. Başkentte bir kurtuluş olarak görülen Avrupa bütünleşmesi, özellikle ülkenin güneyinde hoşnutsuzluk kaynağı. AB üyeliği standarlarını karşılama zorunluluğu ülkeyi ve toplumu ek baskılar altına sokuyor.
Seçimlerde siyasi yelpazenin her renginden 12 aday Başkan Sandu'ya karşı yarışıyor. Anketlere göre Sandu açık ara önde ve Avrupa yanlısı kampta ciddi bir rakibi yok. Anketler ayrıca nüfusun yüzde 63,2'sinin Moldova'nın Avrupa Birliği'ne katılmasını desteklediğini gösteriyor. Ancak Sandu'nun mutlak çoğunluğu elde edemeyerek ikinci turda Moskovacı bir adayla karşı karşıya kalması senaryosunun devreye girmesi de pekala mümkün.
AB üyeliğine karşı çıkan ittifakta Kremlin'le yakın ilişkiler içindeki sürgündeki oligark Ilan Şor'a bağlı grupların yanı sıra geçmişin güçlü Komünist (PCRM) ve Sosyalist (PSRM) partileri ayrıca eski kadroların bir bölümünü yeni kurdukları Moldova'nın Geleceği Partisi ve eski Yolsuzlukla Mücadele Savcısı Victoria Furtună'nın grubu da var.
Diasporanın oyları
Maia Sandu'nun zaferinde önemli bir rol oynayan yurtdışındaki seçmenlerin yüzde 93'ü Kasım 2020'deki seçimlerin ikinci turunda Sandu'ya oy vermişlerdi. Ancak, diasporadaki beklentilerin büyüklüğüne karşın reform sürecindeki gecikmeler dolayısıyla bu seçmenlerin hayal kırıklığına uğramış olmaları da mümkün.
Sonuçta Moldova seçimlerinin favorisi başkan Maia Sandu olmakla birlikte, referandumu kazansa da Anayasa değişikliklerini gerçekleştirmek için gereksindiği 67 sandalye çantada keklik görünmüyor.
(AEK)