Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Taraf gazetesi yöneticileri ve bazı yazarlarının telefonlarının dinlenmesi için sahte isimlerle mahkeme izni sağlamasına ilişkin Müsteşar Hakan Fidan imzalı bir belgeyi savcılığa sundu.
T24 internet sitesinin haberine göre, savcılığın soruşturma izni talebinin reddedilmesi için hazırlanan yazıda, “MİT'in, sahte isimlerle mahkemeleri kandırarak değil, hâkimleri koordine ederek dinleme kararları aldırdığı" belirtildi.
Yazıda, "Kod isim uygulamasının (...) mahkemeleri aldatma kastı olmadığı gibi aksine, gizli servis faaliyetlerinin – doğası gereği- gizli yürütülmesinin zorunlu olduğunu bilen/takdir eden hâkimlerle kurulan koordinasyon çerçevesinde tatbik edildiğinin anlaşıldığı, bunların kod isim olduğunun zaten talep yazılarında ve mahkeme kararlarında açıkça belirtildiği, dolayısıyla resmi evrakta sahtecilikten de söz edilemeyeceğinin değerlendirildiği" ifadesi kullanıldı.
Belgenin altında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın MİT Müsteşarlığı'nın talebini kabul ederek "ilgili MİT personeli adına talep edilen soruşturma izninin verilmediğine" ilişkin imzası da yer aldı.
Prof. Dr. Mehmet Altan'ın avukatı Ergin Cinmen, hem takipsizlik kararına hem bu karara imza atan hâkimlere, hem de Başbakanlığın soruşturma izni vermeyen kararına karşı başvurular yaptıklarını açıkladı.
Soruşturma izni talebinin reddedilmişti
2008-2009 yıllarında, o sırada Taraf Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olan Ahmet Altan, Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Yasemin Çongar, Yayın Koordinatörü Markar Eseyan, yazarlar Amberin Zaman ve Mehmet Baransu ile Prof. Mehmet Altan'ın telefonlarının, sahte isimlerle çıkarılan mahkeme kararları ile dinlendiğinin ortaya çıkması üzerine açılan davada İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, sorumluluğu görülen MİT elemanları hakkında soruşturma izni talep etti.
Savcılık, "casusluk faaliyeti" takibi yapılıyormuş gibi gazeteciler için sahte isimlerle yapılan başvurularla "yargıyı zan altında bıraktıkları, resmi evrakta sahtecilik yaptıkları, görevlerini kötüye kullandıkları" iddiasıyla MİT görevlileri hakkında soruşturma izni istedi.
MİT: Mahkemeleri yanıltılmadık
Soruşturma izni talebinin reddedilmesi doğrultusunda MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın imzasıyla gönderilen yazıda, “mahkemelerin yanıltılmadığı, sahte isimlerle dinleme faaliyetinin "gizli servis faaliyetlerinin gizli yürütülmesinin zorunlu olduğunu bilen/takdir eden hâkimlerle kurulan koordinasyon çerçevesinde tatbik edildiği" belirtildi.
Yazıda, gazetecilerin istihbarat örgütünce izlenmesinin gerekçelendirilmesindeki ifadeler de yer aldı:
“Aralarında yabancıların da olduğu bazı gerçek ve tüzel kişilerle çok yoğun ilişkileri bulunan bazı gazeteci-yazarların ve bu gazeteci yazarların yönetiminde söz sahibi oldukları yeni bir basın yayın organının (Taraf) yabancı gizli servislerle temaslarının bulunup bulunmadığının, bilerek veya bilmeyerek yabancı gizli servislerinin amaçlarına hizmet edip etmediklerinin, bu yolla ülke güvenliği açısından risk veya tehdit oluşturup oluşturmadıklarının, varsa örtülü finans kaynaklarının ve devletin bazı gizli bilgi ve belgelerini hangi amaçlarla ve hangi yollardan temin ettiklerinin tespiti ve varsa ülkemiz aleyhine sürdürülen istihbari faaliyetlere karşı koyma görevi, yetkisi ve sorumluluğunun öncelikle bu ülkenin gizli servisine ait.”
Hakim: Koordinemiz olmadı
MİT’in “koordinasyon içerisinde yazıldığını” ifade ettiği kararda imzası olan hakimlerden Metin Özçelik Radikal gazetesine konuştu. 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Özçelik, “MİT’le bir koordinasyon kurduğu iddiasının asılsız olduğunu ve böyle bir temasa girmediğini” ifade etti.
“Kod isim yazdıysa gerçek isimi bilmediği kabul edilir. ‘Resmi yazıya böyle yazıyoruz ama gerçekten böyledir’ demek zaten mümkün değil. Bunu bilip tasarrufta bulunmamız mümkün değil. Resmi yazı gelmiştir. O yazı üzerine karar vermişizdir. O dönem emniyette de jandarma istihbaratta da, koordinemiz olmadı, şahsım adıma diyorum.” (AS)
* MİT Müsteşarı Hakan Fidan imzalı belgeye buradan ulaşabilirsiniz.