Militarizm Sivil Üniformayı Çekiyor...

Yeniden Müdafa-i Hukuk Hareketi' adı altında çalışmalar yürüten ve aralarında çoğunlukla emekli generaller ve bazı akademisyenlerin bulunduğu grup, son toplantılarında oy birliğiyle siyasi bir parti kurmaya karar verdiklerini açıklamış partinin adının da "Yeniden Müdafa-i Hukuk Hareketi" olacağı belirtilmişti.

Ufuk Uras ve Melek Göregenli, emekli generallerin siyasi parti kurma kararı vermeleriyle ilgili olarak sözlerine, "Türkiye'de her yurttaşın siyaset yapma hakkı var ama..." diye başlasalar da girişimin olağandışı bir gelişmeye işaret ettiğinde birleşiyor.

Uras: "Bu oluşumu masumane olarak değerlendirmek zor"

Ufuk Uras, "Emekli generallerin CHP, TKP gibi partileri yeterli bulmayıp, kuvayi milliyeci, vatansever bir zeminde siyaset yapacakları anlaşılıyor. Ancak bu oluşumu masumane algılamak mümkün değil zira PKK ye silah bırakma çağrısı yapan aydınlara tepki gösteren kişilerden oluşan bir oluşum" olarak değerlendirdi.

Uras ayrıca "27 Mayıs'tan bu yana, NATO'ya bağlılığını ifade ede gelen, ilk IMF antlaşmasını 1961'de yapan gelenek, şimdi NATO, IMF ve Kürt sorunuyla birlikte açığa çıkan derin devlet gerçeğini kamuoyuna vatanseverlik jargonuyla sunup yaklaşımları test edecekler. Oluşum, üniformalı iken de siyaset yapıyordu ve onlar için öylesi çok daha kolaydı" dedi.

Göregenli: "Sivil giyinen militarizm"

Melek Göregenli ise konuyla ilgili olarak, "militarizm zaten Türkiye'de her alanda egemen. Son dönemde OYAK'ın da özelleşmesi ile ekonomiden tutun da her alanda militarizmle karşı karşıyayız.

"Oysa bizler giderek sivilleşen bir Türkiye istiyoruz. Türkiye'nin militarizmden uzaklaşması gerekirken, üyelerinin çoğunluğunu emekli askerlerin oluşturduğu siyasi bir parti, militarizmin sivilleşme çabasıdır" dedi.

"Prensip olarak, siyasi partiler, aslında sivil politika yapma alanlarıdır ve bu bağlamda Yeniden Müdafaa-i Hukuk Hareketi sürecinde; militarizm 'sivil üniforma' ile politika yapmayı amaçlıyor ve dolayısıyla olumsuz bir gelişme."

"Müdafai Hukuk sözcüsü Eren: Egemenlik hakkımızı kullanıyoruz"

Partileşme süreci konusunda bianet'in sorularını yanıtlayan Yeniden Müdafa-i Hukuk Hareketi Derneği, basın danışmanı Mehmet Ali Eren ise, derneğin 2001'de kurulduğunu ve son bir yıldır siyasi partileşme çalışmaları içinde olduklarını söyledi.

Parti olma kararını 13 Kasım'da, Ankara'da gerçekleşen "milli kongre"de verdiklerini söyleyen Eren, kararı dernek üyelerine, " Milli Göreve Çağrı " başlıklı kararname ile duyurduklarını aktardı.

Duyuruda: "Tek bir çözüm var. Tek bir yol var. Bu çözüm ve yol; Yüce Milletimizin yaratıcısı ve sahibi bulunduğu egemenlik hakkını kullanarak, kendi özgür iradesi ve kararları ile, kendi hayatını yönlendirerek ve kaderini belirleyecek kendi siyasi partisini kurmasıdır" deniyor.

Partinin "Başkomutanı" Tolon

"Yeniden Müdafa-i Hukuk Hareketi" oluşumun başına, eski 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral Hurşit Tolon 'un geçeceği belirtiliyor. Hareketin içinde, Emekli Orgeneral Edip Başer de bulunuyor.Emekli orgeneral MGK eski genel sekreteri Tuncer Kılınç 'ın da harekete katılacağı söyleniyor.

Parti olma kararının verildiği son toplantıdan gelen haberlere göre, AKP hükümetinin iç ve dış politikası tartışıldı ve hükümetin Türkiye'yi içinden çıkılmaz bir hale soktuğu görüşü kabul gördü. Hurşit Tolon'un ise, "Rejimin tehlikede olduğu, AB ile ilişkilerin Türkiye'yi yeni Sevr sürecine soktuğu, çıkış yolunun Kemalist stratejide ve tabandan gelen bir harekette olduğu" değerlendirmesi yaptığı öğrenildi.

Eren ayrıca, parti başkanı olacağı duyurulan Hurşit Tolon ile görüşme isteğimizi ise "Listenin 4 Aralık'ta belli olacağını ve bundan önce Hurşit Tolon ile muhatap olamayacağımız" gerekçesiyle geri çevirdi.

Hurşit Tolon kim?

Emekli Orgeneral Hurşit Tolon , 19 Ağustos 2005'te Birinci Ordu Komutanlığını devrederken Başbakan Tayyip Erdoğan'la Kürt sorunu için bir araya gelen aydınlara karşı suçlayıcı ifadeleriyle hatırlarda.

Tolon aydınlar için " aydınlıklarının kerameti kendinden menkul , aydınlattıkları çevrenin kaç lüks olduğu bilinmeyen bir grubun, yandaşlarıyla birlikte üniter yapıyı bozma girişimlerini kınıyoruz" ve Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısını bozmaya yönelik girişimlerini nefretle kınayan bir ordu bırakıyorum" demişti.

Tolon, 30 Ağustos 2002'de Zafer Bayramı'nın 80'inci yıldönümü nedeniyle verilen resepsiyonda ise, Sezen Aksu'nun Efes'te, Anadolu topraklarında yaşayan farklı kültürlerin şarkılarını seslendirdiği "Türkiye şarkıları" konserinden duyduğu rahatsızlığı "bula bula 30 Ağustos'u mu buldunuz" sözleriyle dile getirmişti.

Tolon, 22 ekim 2002'de, Maltepe Askeri Lisesi'nin kuruluşunun yıldönümü nedeniyle düzenlenen törende " Mozaik sözü psikolojimizi kötü etkiliyor.

"Çok renklilik, çok seslilik ve mozaik gibi söylemlerle toplumda kültürel farklılaşma yaratılmak isteniyor" demişti.

17 Ocak 2004'teyse Kıbrıs ile ilgili çözüm arayışlarında bulunanları "Kıbrıs'ı ver-kurtul diyenler haindir " diyerek suçlamıştı.

Uras ve Görgenli "Yeniden Müdafa-i Hukuk Hareketi"nin Tolon'un bu söylev ve demeçleri doğrultusunda bir politika izleyeceğinin öngörülebileceğini düşünüyor. (EÖ/EK)