Bugün Metris cezaevindeki müvekkilleri Cihan Gün ve Özgür Karakaya'yla görüşen avukat Oya Aslan, bianet'e, müvekkillerinin işkence yapılmasıyla ilgili bilgilerin kamuoyuna duyurulduğu 8 Ekim'den beri kötü muamele görmediklerini söylediğini aktardı.
Aslan'ın verdiği bilgilere göre, Gün ve Karakaya, ağrılarının devam ettiğini söylüyor.
28 Eylül'de Sarıyer'de, Ferhat Gerçek'i vuran ve felç olmasına neden olan polis memurunun hâlâ tutuklanmamasını protesto ettikleri basın açıklamasının ardından Engin Çeber ve Aysu Baykal'la birlikte gözaltın alınan Gün ve Karakaya, hem polis merkezlerinde hem de Metris cezaevinde kendilerine işkence yapıldığını Bakırköy savcısı Cevdet Doğan'a anlatmışlardı.
Çeber, tutuklu bulunduğu cezaevinden götürüldüğü hastanede hayatını kaybetmişti.
Aslan: Tanıklar korkuyor
Aslan, savcı Doğan'ın yürüttüğü soruşturmada işkenceye tanık olan diğer mahkum ve tutukluların ifadelerinin alınmaya başlandığını, ancak tanıkların korkmaları nedeniyle "görmedim, bilmiyorum" yönünde ifade verdiklerini söyledi.
"Mahkumların iyi halden ceza indirimi, görüş ve telefon haklarının kullanımı cezaevi yönetiminin ve memurların tuttuğu tutanaklara bağlı. Bu nedenle korkuyorlar. Etkili bir soruşturma için güvenlikleri bir an önce sağlanmalı."
Aslan adil yargılama için işkenceyle ilgili şüphelilerin de saptanıp açığa alınması gerektiğini dile getirdi.
"Cezaevi savcısı tarafsız olamaz"
Soruşturmayı yürüten savcı Doğan'ın aynı zamanda cezaevinin denetiminden sorumlu kişi olduğunu, cezaevi yetkililerini kendisine bağlı olduğunu söyleyen Aslan, bu nedenle Doğan'ın bu soruşturmada tarafsız olamayacağını da ifade etti; "Soruşturma tarafsız bir savcı tarafından yürütülmeli; Doğan'ın çekilmesini isteyeceğiz" dedi.
Aslan, işkenceyle ilgili Adalet Bakanı'nın, cezaevi yöneticilerinin, sorumlu memurların (gardiyanların), cezaevindeki jandarmaların ve cezaevi doktorunun da aralarında bulunduğu kişiler için suç duyurusuna hazırlandıklarını, ayrıca "tarafsız olamayacağını bildiği halde bu dosyaya baktığı için" savcı Doğan hakkında da suç duyurusunda bulunacaklarını bildirdi.
TİHV AİHM kararlarını anımsattı
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Avrupa İnsan Hkları Mahkemesi'nin işkence yasağıyla ilgili 2007'de verdiği 35 mahkumiyet kararının 19'unda, 2008'in ilk 7 ayındaki 19 davanın sekizinde muhakeme usulü ihlalleri saptadığını anımattı; hükümetin harekete geçmesini istedi.
İHD: Seçmeli Protokol'ü onaylayın
İnsan Hakları Derneği (İHD) de, Çeber'in ölümüyle sonuçlanan olayların münferit olmadığını, işkencenin sistematikliğini gösterdiğini, gerçek bir ceza soruşturması görmek istediklerini açıkladı.
Dernek hükümetin 2005'te imzaladığı ama onaylamadığı İşkenceye Karşı Sözleşmeye Ek Protokol'ü de anımsattı. Protokol, bağımsız ve bildirimsiz denetim mekanizmalarıyla işkenceninönlenmesindeki etkili araçlardan biri. (TK)