Sıcak paranın boyutları ile ilgili Merkez Bankası'nın (MB) gerçeği umursamayan değerlendirmesiyse, sorunun vahametini artırmış bulunuyor. Merkez Bankası Başkanı'nın 14 milyar dolar olarak açıkladığı ve medyada yaygınlaştırılan bu sıcak parayı hafife alma aymazlığına dikkat çekilmelidir.
Sıcak para, MB Başkanı'nın iddia ettiği ve TBMM'ye sunduğu gibi 14 milyar dolar mı, yoksa bir tanıma göre 38, başka bir tanıma göre de 49 milyar dolar mıdır? Anlaşılacağı gibi sıcak paranın miktarı ile ilgili algılama ve bunu bir sorun olarak görüp görmeme konusunda büyük bir fark vardır.
Sıcak para, özü itibariyle, mali piyasalarda kırılganlıklar yaratan unsurlar içermektedir ve zaman içinde ekonomide yeni risklerin doğmasına zemin hazırlamaktadır. Söz konusu kırılganlıkların en önemli göstergeleriniyse, artan dış ticaret ve cari işlemleri açıklarıyla, kısa vadeli dış borçların merkez bankası döviz rezervleri karşısındaki yükselen oranları oluşturmaktadır.
2001'den bu yana kısa vadeli dış borç stoku neredeyse iki misline ulaşmış, Merkez Bankası'nın döviz rezervlerine oranı olarak da tekrar yükselme eğilimine girmiştir. 2001 sonunda yüzde 60.7 düzeyinde olan bu oran, 2004 sonu itibariyle 20 puan yükselerek yüzde 81'e çıkmıştır. Bu oranın yüksekliği uluslararası spekülatörler tarafından önemli bir kırılganlık göstergesi olarak kabul edilmektedir.
Türkiye, son üç yıldır, uluslararası finans piyasalarında giderek artan hacimlerde kısa vadeli dış borç biriktiren bir ekonomi görünümündedir. Sürekli olarak yüksek finansal arbitraj getirisi ile uyarılan sıcak para akımları, ulusal mali piyasaların kırılganlığını artırmakta ve ulusal ekonomi için potansiyel istikrarsızlık unsurlarını beslemektedir.
Buna karşılık Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'na yaptığı sunumda, Türkiye'deki sıcak para tutarını 14 milyar dolar olarak açıklarken, 12 aylık net sıcak para girişi olması gereken bu rakam, "Türkiye'deki toplam sıcak para" olarak sunuldu ve bir tür mayın işlevi gören bu olgunun gerçek boyutu TBMM'den ve kamuoyundan saklanmış oldu.
Serdengeçti'nin sıcak paraya ilişkin olarak açıkladığı rakamlarla, yine Merkez Bankası tarafından yayımlanan ödemeler dengesi verileri, "14 milyar dolar" olarak açıklanan rakamın Türkiye'deki toplam sıcak para değil, şubat sonu itibariyle son 12 aylık dönemde net olarak ülkeye giren sıcak para olduğu ortaya koyuyor.
Merkez Bankası, Şubat 2004 öncesindeki sıcak para stokunu ve sıcak paranın geçen yıl Türkiye'de sağladığı getiri nedeniyle yaşanan artışı gözardı ediyor ve bir tanıma göre 24, başka bir tanıma göre de 34 milyar dolarlık sıcak parayı yokmuş varsayıyor.
Söz konusu sunum, bazı basın organlarına da "Türkiye'deki sıcak para 14 milyar dolar" olarak yansıtıldı. Bu yanlış yansıtılmaya Merkez Bankası tarafından herhangi bir düzeltme yapılmaması da dikkat çekti.
Gelelim 14 milyar dolar olarak gösterilen sıcak para miktarı ile gerçeği arasındaki farkın açıklamasına.
* Serdengeçti, sıcak paranın 8 milyar dolarının yabancıların yurt içinde iç borçlanma senedi alımlarından kaynaklandığını bildirdi. Merkez Bankası'nın ödemeler dengesi verileri de Şubat 2004-Şubat 2005 arasında yabancıların Türkiye'ye iç borçlanma senedi alımı için net (alım-satım) 8 milyar dolar getirdiğini gösteriyor. Ancak aynı Merkez Bankası, şubat sonu itibariyle yabancıların Türkiye'deki iç borçlanma kağıdı portföylerinin toplam tutarının 16 milyar dolar düzeyinde bulunduğuna işaret ediyor. Şubat sonu itibarıyla son bir yılda net 8 milyar dolarlık yeni iç borçlanma kağıdı alan yabancıların, Şubat 2004'te de Türkiye'de 5.6 milyar dolarlık bir borçlanma kağıdı portföyü bulunuyordu. 8 milyar dolarlık net giriş, söz konusu portföyün getirisi ve dolar kurundaki düşüş kaybetmesi nedeniyle yabancıların borçlanma kağıtlarının toplam değeri Şubat 2005 sonunda 16 milyar doları bulmuş gözüküyor...
* İkinci yanlış yansıtma yabancıların mevduatlarıyla ilgili. Serdengeçti'nin tablosunda mevduat 500 milyon dolar gözüküyor. Oysa yine Merkez Bankası'nın daha önce açıkladığı verilerine göre yabancıların Şubat 2005 sonu itibariyle Türkiye'deki bankalarda bulunan YTL ve döviz mevduatları 3.5 milyar dolar. Ödemeler dengesi verileri sözü edilen 500 milyon doların, Türkiye'ye son 12 aydaki net yabancı mevduatı girişi olduğunu gösteriyor.
* Gelelim üçüncü çarpıtmaya... Serdengeçti'nin komisyona sunduğu tabloda, yabancıların İMKB'deki hisse senedi portföyüyle ilgili olarak da 2.4 milyar dolar rakamı var. Oysa İMKB Takasbank'a göre yabancıların İMKB'deki hisse senetleri portföyünün Şubat 2005 sonundaki toplam değeri 19 milyar doları aşıyor. Serdengeçti'nin 2.4 milyar dolar olarak açıkladığı rakam ise aynı döneme ilişkin olarak ödemeler dengesinde yer alan"net giriş". İMKB'nin her ay açıkladığı yabancıların İMKB'deki işlemleriyle ilgili verileri de 2.4 milyar doların yabancıların söz konusu dönemde (Şubat 2004-Şubat 2005) net olarak yeni aldıkları hisse senedi tutarı olduğuna işaret ediyor. Yabancıların geçen yıl şubat sonu itibariyle İMKB'de 9.6 milyar dolarlık bir portföyü bulunuyordu. 2.4 milyar dolarlık yeni hisse senedi alımı, hisse senetleri fiyatlarında yaşanan yükseliş ve döviz kurundaki düşüş nedeniyle yabancıların hisse senetleri portföyünde şubat sonu itibariyle son 12 ayda toplam 10.5 milyar dolarlık bir büyüme yaşandı.
Özet olarak, sadece bu üç kalem nedeniyle Türkiye'ye geçen yıl 10.8 milyar dolarlık bir sıcak para girişi yaşandı. Ancak, yabancıların Türkiye'de sahip oldukları Hazine borçlanma kağıtları, hisse senetleri ve mevduatları toplam 20.4 milyar dolar büyüdü. Bu da söz konusu net girişin yanı sıra, döviz kurundaki düşüş ve yatırım yapılan araçların getirisinden kaynaklandı. Bu nedenle de Şubat 2004 sonunda 18 milyar dolar olan sıcak para stoku Şubat 2005 sonunda 38 milyar doları aştı.
Başka bir tanımdan gidersek sıcak paranın 48.7 milyar dolara çıktığını da söylememiz mümkün. 12 aydan kısa vadeli, bankalar ve bankacılık dışı sektörlerin kısa vadeli dış borçlarını da Serdengeçti "yerleşikler kaynaklı sıcak para" olarak tanımladı. Bu tanıma uygun olarak hesaplama yapıldığında ise sıcak para tutarı şubat sonu itibariyle 48.7 milyar dolara ulaşıyor. Yerleşikler kaynaklı olarak tanımlanan 10.2 milyar dolarlık sıcak paranın 8.7 milyar doları bankaların, 1.5 milyar doları ise bankalar dışındaki özel sektörün kısa vadeli dış borçlarından kaynaklanıyor.
Serdengeçti'nin sunumunda ise bankaların kısa vadeli dış borçları için 3 milyar, diğer sektörlerin borçları için de 300 milyon dolarlık rakamlar yer alıyor. Ödemeler dengesi verilerine göre bu iki rakam da söz konusu borç kalemlerinde son 12 aylık dönemde yaşanan net artışa denk geliyor.
Serdengeçti, TBMM'ye sunumunda , "Sıcak paranın miktarından ziyade, ani hareketleri önemlidir" (s.31) diyor. Gerçekteyse, sıcak paranın, miktarı da ani hareketleri de önemlidir. Çünkü 14 milyar doların ani hareketi ile 49 milyar doların ani hareketi aynı etkiyi yaratmaz. Kendi görmek istediğiniz rakamın etkisini belki savuşturabilirsiniz, ama gerçeğin ani hareketi karşısında paldır küldür savrulursunuz da neye uğradığınızı bilemezsiniz.
Merkez Bankası'nı ciddiyete davet etmek ve gerçekleri çarpıtmamaya çağırmak öncelikle TBMM'nin görevi olmalıdır.
Yerli ve Yabancı Kaynaklı Sıcak Para (Şubat) 12 aylık | ||||
2004 | 2005 | Fark | Net Giriş | |
Yabancı kaynaklı toplam | 18.162 | 38.545 | 20.383 | 10.790 |
-Hisse senedi | 9.645 | 19.028 | 9.383 | 2.375 |
-Kamu borçlanma kağıdı | 5.556 | 16.031 | 10.475 | 7.958 |
-Mevduat | 2.961 | 3.486 | 525 | 457 |
Yerleşikler kay. toplam | 7.282 | 10.201 | 2.919 | 3.242 |
-Bank. kısa vad. Borç | 5.653 | 8.705 | 3.052 | 2.975 |
-Diğer.kısa V Borç | 1.629 | 1.496 | -133 | 267 |
Toplam sıcak para | 25.444 | 48.746 | 23.302 | 14.032 |
Not: Hisse senetleri Takasbank'ın "saklama bakiyeleri", kamu borçlanma kağıtları ve mevduat Merkez Bankası'nın "Haftalık Bülteni", bankalar ve diğer sektörlerin kısa vadeli dış borçları ile 12 aylık net girişlere ilişkin rakamlar Merkez Bankası'nın Ödemeler Dengesi istatistiklerinden alınmıştır.(Kaynak ANKA)