"Melih Bulu, Boğaziçi'nde herhangi bir dönem ders vermedi"

Akademisyenlerin 21. açıklaması

"Bugün 11 Haziran Cuma. Nöbetimizin 108, direnişimizin 159. günündeyiz. Sizlere hâlen basının ve mezunlarımızın alınmadığı, misafirlerimizin kampüse giriş ve kampüs içindeki hareketlerinin kısıtlandığı, çevresinde polisin ağır silahlarla devriye gezdiği, her köşesinin kameralarla, özel ve sivil güvenlik güçleriyle denetlenmeye çalışıldığı, girişlerine yüksek demir parmaklıkların yerleştirildiği kampüsümüzden sesleniyoruz.

"Bahar dönemi açılışında Söz 101 dersiyle başlayan açık derslerin yedincisi, Yabancı Diller Yüksekokulu öğretim görevlisi Aylin Vartanyan'ın verdiği, "Sanat ve Dayanışma 101" başlıklı ders ile devam etti. Akademisyen ve öğrencilerin katılımıyla 9 Haziran Çarşamba günü Güney Kampüste gerçekleşen ders, dışavurumcu sanat üzerinden içsel kaynaklarımızı nasıl harekete geçireceğimizi, dayanıklılığımızı nasıl artırabileceğimizi, dayanışmamıza nasıl güç verebileceğimizi aktardı.

Bulu hiç ders vermedi

"Boğaziçi Üniversitesi'ne altı ay önce rektör, Medeniyet Üniversitesi'ne de iki hafta önce öğretim elemanı olarak atanan Melih Bulu geçtiğimiz hafta sosyal medya üzerinden Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözlerine cevaben gerçek dışı ve tezviratla dolu beyanlarda bulundu.

"İddia ettiğinin aksine Melih Bulu üniversitemizde herhangi bir dönemde ders vermemiştir. Hocamız Feyzi Erçin'in yaz okulunda açacağı dersin engellenmesinin sorumluluğunu yardımcısı Naci İnci'ye yüklemiş, İnci'nin bu konuda bölüm ve fakülte iradesini hiçe sayan kararını da bir akademik nesnellik timsali olarak sunmuştur.

"Kamuoyunun böylesi fütursuzca beyanlarla manipüle edilmeye çalışılmasını kınıyor, kişisel ve akademik ahlakı ayaklar altına alan bu tutumdan hicap duyuyoruz.

"Mühendislik Fakültesi seçilmiş dekanı Günay Anlaş'ın atamasının YÖK tarafından, rektörlüğün teklifi üzerine ve hiçbir açıklama gereği duyulmadan reddedilmesinin hemen ardından, fakültelere rektör yardımcısı Naci İnci tarafından 'dekan temayül belirleme oylaması yöntemi' başlığı altında bir sözde seçim sistemi önerilmiştir.

"İdari cambazlıkları kınıyoruz"

"Boğaziçi Üniversitesi'nin köklü ve işleyen demokratik seçim teamülleri yerine önerilen bu tertibat, kapalı sayım gizli sonuç gibi abes bir yöntemi temel alarak, seçim görüntüsü altında yönetimin belirlemiş olduğu bir adayı atama amacı gütmektedir. Atanmış yönetimin üniversite nezdindeki meşruiyet noksanlığının ve aczinin ifadesi olan bu tür idari cambazlıkları şiddetle kınıyoruz.

"Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ve Yabancı Diller Yüksek Okulu da dahil olmak üzere üniversitemizdeki tüm birim, fakülte ve enstitülerin müdür ve koordinatörleri seçimle göreve gelmelidir.

"Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü müdürlerimiz ve Mühendislik Fakültemizin seçilmiş dekanı bir an önce görevlerine atanmalıdır.

"Bu hafta rektörlüğe yazı gönderen bölümlerimizden üçü, görüşlerini bizlerle paylaşacaklar; atanmış yönetimin üniversitemizde idari özerkliği ihlal eden kararlarına itirazlarını dile getirecekler. Dün de Oya Başak Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümünün görüşünü okumuştu.

"Bir kez daha atanmış Melih Bulu, Gürkan Kumbaroğlu, Naci İnci, Fazıl Önder Sönmez'in, bir gecede kurulan Hukuk Fakültesi'ne atanmış Selami Kuran ve görevlendirilmiş Muzaffer Eroğlu'nun istifasını talep ediyoruz. Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz!"

Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü açıklaması

Rektörlük makamından iletilen bazı kararlar ve yapılan bazı uygulamalar karşısında, Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü olarak aşağıdaki hatırlatmaları yapma gereğini duyuyoruz:

• Bir dersin hangi öğretim elemanı tarafından verileceği hususu, öncelikle bu konuda yetkin olan ilgili bölüm kurulunun önerisi esas alınarak, ilgili fakülte, enstitü veya yüksek okul kurullarında değerlendirilir ve karara bağlanır. Üniversitemizde öteden beri yapılagelen uygulama bu şekildedir. Bu sürecin ihlal edilmesi ve kurulların öğretim elemanı seçme yetkisine müdahale edilmesi, birimlerin ve üniversitenin akademik özgürlüğü ve özerkliği ilkesine aykırıdır ve kabul edilemez.
• Bu kurullar değerlendirmelerini yaparken hesaba katılacak kriterlerin neler olacağı, konunun uzmanı olan öğretim üyelerinden oluşan bu kurulların takdirine bağlıdır ve herhangi bir idari merci tarafından dikte edilemez.
• Minimum isterler konusunda üniversite çapında kriterler belirlenecekse, bunun ilgili kurul ve komisyonlarda görüşüldükten sonra Senato'da karara bağlanması, üniversitenin kurumsal yapısı, bütünlüğü ve saygınlığı açısından vazgeçilmezdir.
• Liyakati yetkin kurullarca belirlenip onaylanmış bir öğretim elemanının konu seçimine, ders işleyişine ve notlandırma şekline müdahale edilmesi öğretim elemanlarının akademik özgürlüğü ilkesine aykırıdır ve kabul edilemez.

Yukarıda belirtilen ilkelere ters düşen karar ve uygulamaların, üniversitemizin değerleri, sağlıklı işleyişi ve huzur ortamı için tehdit oluşturduğu ve ciddi bir seviye kaybına yol açacağı barizdir. Bu hataların acilen düzeltilmesini ve Boğaziçi Üniversitesi'nin başarısını kanıtlamış geleneksel işleyişine geri dönülmesini talep ediyoruz.

Siyaset ve Uluslararası İlişkiler Bölümü açıklaması

Bilindiği gibi Üniversite teşkilat itibariyle bilimsel uzmanlık alanlarının iş bölümünden ve bunun gerektirdiği hizmet birimlerinden ibarettir. Yönetim bu hizmetlerin sağlayıcısı olup bir iktidar alanı değildir. Aslolan, uzmanlık alanlarını örgütleyen fakültelerin ve yüksekokulların eğitim - öğretim, bilimsel araştırma ve uygulama birimi olan bölümlerdir, bunlarsız bir üniversite olamaz. Yönetim görev ve yetkileri de her biri birer bölüm üyesi olan meslektaş öğretim üyeleri arasında paylaştırılmıştır.

Üniversite yönetimiyle öğretim üyeleri arasında bir amir-memur ilişkisi bulunmamaktadır. Yönetimin görevlerini yerine getirmesine yardımcı olmak üzere ayrı statüye sahip bir memur kadrosu mevcuttur. Yönetim üniversite içerisinde akademik kurulların aldığı kararların uygulanmasından sorumludur, yürütme erki olarak tek başına akademik nitelikli karar alma yetkisi bulunmamaktadır.

Üniversitenin merkezi yönetimiyle bölümlerin akademik iç yönetimi arasında yasal olarak hiyerarşik bir ilişki de yoktur. Mevzuata göre bölümü her düzeyde eğitim - öğretim ve araştırmalarından ve bölüme ait her türlü faaliyetin düzenli ve verimli bir şekilde yürütülmesinden sorumlu olan bölüm başkanı yönetir. Üniversitemizin teamüllerine göre bu yetki bölüm kurullarının kararları doğrultusunda kullanılır. Dolayısıyla Bölümlerin usulünce alınmış kararlarına her türlü müdahale yetki aşımıdır.

Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü açıklaması

Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü'nün 28 Mayıs 2021 tarihli yazısını büyük bir kaygıyla okuduk. Bu yazıda bölümlerin yarı zamanlı ve emekli öğretim üyelerinin hangi dersleri hangi koşullarda verebileceğine dair, ne bölümlere ne de dekanlık ve ilgili fakülte kurullarına danışılmadan oluşturulmuş, bir karar bildirimi vardı.

Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Akademik Kurulu olarak yaptığımız değerlendirmede oybirliğiyle bunun Boğaziçi Üniversitesi'nin işleyiş biçimine uygun olmadığı ve üniversitenin en temel ilkesi olan akademik özerklik ile çeliştiği sonucuna vardık.

Üniversitemizde hangi dersin açılacağı, bu dersleri hangi hocanın vereceği ilgili akademik birimin yetki ve sorumluluğundadır. Akademik birimler liyakat temelinde yıllardır uygun kararları vermiş, ortaya çıkan sorunlar olduğunda da ilgili kurullar aracılığı ile bu sorunları çözmüşlerdir.

Akademik kriterlerde bir değişiklik talebi ortaya çıktığı durumlarda ise bu önce bir teklif olarak ilgili kurul ve komisyonlarca tartışılmış ve nihayetinde de Senato üyeleri ile görüşülerek karara bağlanmıştır. Bu temel ilkenin devam etmesini üniversitemizin işleyişi açısından elzem buluyoruz.

Üniversitemizin Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü'nde 2013'ten bu yana başarıyla ders veren yarı zamanlı hocamız Feyzi Erçin'in dersi ile ilgili verilen kararı okuduğumuzda akademik özerklik konusundaki kaygılarımız pekişmiştir.

Bu kararın alınış biçimi üniversitemizin ilkeler ve işleyişler bütününe uymadığı gibi kararın kabul edilebilir bir akademik dayanağı da yoktur. Böyle bir değerlendirmenin ilgili bölüm kurulunun tasarrufunda olması gerektiğini özellikle hatırlatmak isteriz. Film Sertifika programında ders veren hocalarımız tüm üniversite için çok kıymetli bir hizmeti yerine getirmektedirler.

Dolayısıyla bu programda yaşanacak aksamalar tüm üniversite bileşenlerini ilgilendirmektedir. Yukarıdaki endişelerimize ek olarak, bu karar bildirimindeki yakışıksız üslubun üniversitemiz meslektaşları arasında var olan ortak dile ve anlayışa zarar vermekte olduğunu belirtiriz.

Üniversitemiz senatosunun 2012 yılında oluşturduğu akademik ilkeler uyarınca 28 Mayıs tarihli bildirim ile Feyzi Erçin'in ders verebilmesi önünde engel teşkil eden ilgili kararın ivedilikle gözden geçirilip geri çekilmesini talep ediyoruz.