Haberin İngilizcesi için tıklayın
Gezi Direnişi’ne Ümraniye’de TEM otoyolu üzerinde gerçekleşen yürüyüş sırasında bir aracın çarpması sonucu yaşamını yitiren Mehmet Ayvalıtaş’ın ölümüne ilişkin davanın karar duruşması bugün İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Davadaki iki sanık Mehmet Görkem Demirbaş ve Cengiz Aktaş “yüklenen suçtan taksirlerinin bulunmaması sebebiyle” beraat etti.
Mehmet Ayvalıtaş’ın kardeşi Volkan Ayvalıtaş karar sonrası “Dünyanın en büyük adalet sarayını da yapsanız, içinde adalet olmayınca boşuna yapmış olursunuz. Unutmayın Mehmet'imi, unutmayın Gezi'yi...” yorumunu yaptı.
* Fotoğraf: Mehmet Ayvalıtaş’ın anneannesi, önceki duruşmalardan birinde adliyede Ayvalıtaş’ın fotoğrafıyla “Bunun hesabını kim verecek” diyerek adliyeye girmişti.
“Bilirkişi raporları tutarsız, taraflı ve asılsız”
Ayvalıtaş ailesinin avukatlarından Sevgi Evren, bugünkü duruşmada bilirkişilerin sanıkların kusurlu olmadığına dair raporlarını şöyle değerlendirdi:
“Mahkemenize sunulan raporlar tutarsız, taraflı ve asılsız raporlardır. Oluşan tüm somut deliller, bilirkişi raporları bunun kasti bir insan öldürme eylemi olduğunu kanıtlıyor.
“Sanıklar kendisini savunmadan devlet onların kusurlarını görmezden geldi. Sanıkların akşam saat 21.00’da olan olayla ilgili alkol muayeneleri sabah saat 07.30’da yapılmıştır.
“MOBESE görüntüleri bile olaydan 6 ay sonra zorlamalarımızla dosyaya dahil edildi. Bu korku, bu üstünü örtmeye çalışma neden?
“Sanık Cengiz Aktaş kendi şeridini terk ederek önünde fren yapan aracı sollayarak kalabalığın arasına bile isteye dalmıştır. Hız azaltması gerekirken gaza basarak bu kadar insanın hayatıyla oynamıştır.”
Avukat Evren, sanıkların kasten ölüme sebebiyet vermesinden dolayı cezalandırılmasını talep etti.
“Bu dava Gezi davasıdır”
Avukat Ayla Öztabak da “Olay sıradan bir trafik kazası sayılsa en fazla iki duruşmada gerekli cezalar verilmiş olurdu. Ancak olayın Gezi olaylarında gerçekleşmiş olması 7 yıldır sürmesine neden oldu” dedi.
Avukat Ömer Kavili de “Bu dava Gezi davasıdır. Bu dava halkın davasıdır. Bu dava kanunlara bağlı kalacağına şerefi üzerine yemin eden memur, savcı ve hakimlerin kanunları çiğnediği bir davadır” diye konuştu.
Müdahil avukatların kovuşturmanın genişletilmesi yönündeki tüm taleplerini reddeden mahkeme aranın ardından kararını açıkladı ve bilirkişi raporlarına uyarak sanıkların beraatına hükmetti.
Ne olmuştu?
2 Haziran 2013 gecesi Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi’nde yürüyen grubun üzerine doğru hızla giden aracın çarptığı Ayvalıtaş’ın ölümü kayıtlara trafik kazası olarak geçti. Aracın sürücüsü ifadesinin alınmasının ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Annesi Fadime Ayvalıtaş da 13 Aralık 2013’te kalp rahatsızlığı nedeniyle hayatını kaybetti.
Ayvalıtaş’a aracıyla çarpıp ölümüne sebep olan sanıklar Mehmet Görkem Demirbaş ile Cengiz Aktaş, Türk Ceza Kanunu’nun 85/2. maddesi uyarınca “taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma” suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle tutuksuz yargılandı.
İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki davaya sunulan bilirkişi raporunda, “Ayvalıtaş’ın kendi ölümünde asli ve tam kusurlu olduğu” tespiti yer aldı, iki sanığın olayda kusurlu olmadığı sonucuna varıldı. (AS)