Haberin İngilizcesi için tıklayın
Kanal İstanbul projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yapılan "Çevre Düzeni Planı Değişikliği" ve bu değişikliğin yasal dayanağı olarak gösterilen "rezerv yapı alanı" kararlarına karşı açılan dava kapsamındaki keşif ve bilirkişi incelemesi için heyet oluşturuldu.
Gazeteci Nevşin Mengü, bilirkişi heyetinde yer alan 11 ismi Twitter'da paylaştı.
Kanal İstanbul projesi davasında bilirkişi heyeti belli oldu. Heyette, tanıdık isimler var :) Bazıları daha önce Akkuyu Nükleer Santrali için açılan davada bilirkişi olmuş, aynı isimler Sinop Nükleer Güç santraline karşı açılan davada da var pic.twitter.com/rYFZq8FTLv
— nevsin mengu (@nevsinmengu) April 15, 2023
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, 11 Kasım 2022'deki ara kararında, Bahçeşehirliler Derneği ve Kanal İstanbul proje alanında yaşayan yurttaşların iddialarını yerinde görmüş ve uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için taşınmaz mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesine karar vermişti.
TIKLAYIN - Kanal İstanbul projesine dayanak gösterilen "rezerv yapı alanı" için keşif yapılacak
Başar: "Onay mekanizması işletilmekte"
bianet'e konuşan Kuzey Ormanları Savunması'ndan şehir plancı Başar Alipaça, "Kanal İstanbul da üçüncü köprü ve üçüncü havalimanı gibi iktidarın imar rantı yaratmak için İstanbul kuzeyindeki doğal ve kırsal alanları inşaat talanına açma yollarından biridir" dedi.
AKP iktidarının, İstanbul'u tüm afetlere karşı savunmasız bırakmaya devam ettiğini söyleyen Toros, şu ifadeleri kullandı:
Akla, bilime, kamu yararına aykırı olduğu gibi ilerletilen süreçten de anlaşılacağı üzere meşru ve hukuksal bir zemin yerine sadece bu doğa yıkımına onay mekanizması işletilmektedir. Şehir planlamanın en temel amacı şehrin yaşam kaynağı olan doğal ve kırsal çevrenin korunması ve desteklenmesidir. İktidar maalesef İstanbul'u depreme ve tüm afetlere karşı savunmasız bırakmaya devam etmektedir.
Heyetteki isimler kimler?
Söz konusu bilirkişi heyetindeki Prof. Dr. Kadir Alp, Prof. Dr. Mustafa Sait Yazgan, Prof. Dr. Şenel Özdamar ve Prof. Dr. Mustafa Yanalak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın Kanal İstanbul projesine yönelik çevresel etki değerlendirmesi raporunun "olumlu" kararının iptali için açılan davada da "bilirkişi" olarak yer almıştı.
TIKLAYIN - TMMOB İstanbul: "Kanal İstanbul'un ÇED raporu şaibelidir"
Alp ve Yazgan, Akkuyu Nükleer Güç Santrali ve Sinop Nükleer Güç Santrali'ne karşı açılan davalar için oluşturulan bilirkişi heyetlerinde de yer almış ve hazırladıkları raporlarda projeler için olumlu görüş vermeleri kamuoyunda tepki çekmişti.
TIKLAYIN - Akkuyu Nükleer davasındaki bilirkişi heyetine karşı dava
Sinop Nükleer Karşıtı Platform başta olmak üzere birçok kent ve doğa savunucusu ile meslek örgütleri bilirkişi heyetinde bu isimlere itiraz etmişti.
TIKLAYIN - Sinop NGS davası: Bilirkişi heyetindeki bazı isimlere itiraz edilecek
Prof. Dr. Mustafa Yanalak, Anayasa Mahkemesi'nin Barış Akademisyenleri'ne yönelik hak ihlali kararı sonrası yayımlanan "1071 akademisyen" bildirisinde imzacı olmuştu.
TIKLAYIN - AYM'nin Barış Akademisyenleri kararına karşı 1071 akademisyenden bildiri
Heyetteki isimlerden Doç. Dr. Muhammed Ziya Paköz, Doç. Dr. Fatih Eren ve Dr. Numan Kılınç İTÜ Mimarlık Fakültesi'ne bağlı Şehir ve Bölge Planlama Bölümü akademik kadrosunda yer alıyor. Söz konusu isimlerin, İTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü'ne yönelik sansür, görevden alma ve soruşturmaya konu olan bildiride imzası bulunmayan akademisyenler olmaları da dikkat çekiyor.
TIKLAYIN - "İTÜ yönetimini bilimsel özgürlüğe saygıya davet ediyoruz"