Öncelikli vazifelerinden biri de Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) çocuk politikaları konusunda tutmadığı sözlerin "takipçisi olmak", Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne uygun yasal düzenlemeler oluşturmak.
Seçim sürecinde MHP milliyetçilik üzerinden çok sert bir siyaset izledi. Hatta MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bir mitingte "idam"ı savundu, halkın üzerine yağlı ip attı. Gerçi "idam" tartışmasını Başbakan Erdoğan'ın başlattığı da hep göz ardı edildi.
Hatta o dönem bianet olarak televizyonları, seçim nutuklarını Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) "akıllı işaretleri"yle çocuklar yattıktan sonra yayınlamaya çağırmıştık.
Çocukların da izleyeceğini unutmayın...
Artık Meclis aynı zamanda bir "televizyon programı", hepimizin bildiği üzere. Yemin törenleriyle başlayıp, kavgaları ve küfürleşmeleriyle devam eden heyecanlı bir dizi gibi... Çocuklar da yetişkinler kadar ilgi gösteriyorlar üstelik.
Özellikle çocukların ama elbette yetişkinlerin de ruh sağlığı açısından MHP başta üzere olmak üzere Meclisteki bütün parti ve milletvekillerinden öldürmekten, kandan, ırktan söz etmemelerini, ülke politikalarını demokrasi, barış ve çoğulculuk söylemleri üzerine kurmalarını rica ediyoruz.
Çünkü biliyoruz ki, çocuklar taklit eder, çocuklar benimser, çocuklar televizyondaki dünyayı "olağan", "sıradan" sayar.
"Çocuk üzerinden siyaset yapılmasın, çocuk politikası oluşturulsun"
Vekillerden ve teşkilatlardan bir başka ricamız da insan haklarına aykırı kimi uygulamaları (ne yazık ki akla ilk gelen örnek yine ölüm cezası oluyor) "çocuklar" üzerinden benimsetmeye çalışmamaları.
MHP milletvekili Gündüz Aktan'ın "367'yle iktidar olursak 'idam'ı getiririz, Öcalan'ı asamasak da çocuk katillerini asarız" ifadesi henüz belleklerimizde.
MHP'nin seçim bildirgesinde çocuklara ayrılmış küçücük bölümde "Çocuklar zararlı yayınlardan korunacak, şiddet, cinsellik ve istismar içeren, madde bağımlılığını ve sigara kullanımını özendiren programların çocukların televizyon izleme saatlerinde yayımlanması önlenecektir" yazıyor.
MHP'nin bu vaadini gerçekleştirmeye, önce kendini çocuklar için sakıncalı bir söylem kaynağı olmaktan çıkararak başlamasını istiyoruz. (NZ/EÜ)