*Fotoğraf: AA/Arşiv
Milli Eğitim Bakanlığı, "Küresel Salgın Döneminde Uzaktan Eğitim İzleme ve Değerlendirme Raporu" başlıklı araştırmasının sonucu açıkladı.
Araştırma uzaktan eğitimin 2020 dönemindeki ilk 3 aylık sürecini kapsıyor.
İnternet üzerinden cevaplanan ankete; 41 bin 430 öğrenci, 25 bin 667 öğretmen, 2 bin 197 okul yöneticisi ve 24 bin 489 veli olmak üzere toplamda 93.783 kişi katıldı. Raporda, hangi ilde kaç örneklem yapıldığı ve sosyo ekonomik yapıya dair bilgilere ise yer verilmedi.
Araştırmanın sonucuna göre; TRT-EBA TV lise kanalında yayınlanan ders videolarının öğrenciler tarafından takip edilme oranı yüzde 82, öğretmenler tarafından takip edilme oranının ise yüzde 83 olduğu belirtiliyor. Çocuğunun videoları takip ettiğini belirten veli oranı ise yüzde 85.
Canlı ders katılımına ilişkin soruya ise öğrencilerin yüzde 76’sı “katıldıklarını”, velilerin de yüzde 80’i çocuklarının canlı derslerin “bazılarına veya tamamına katıldığını” belirtiyor.
TIKLAYIN-"Ekonomik yapı eşitsizliği artırıyor, çocuklar okulu bırakıyor"
MEB kendisiyle çelişti
MEB'in anket sonucuna göre, uzaktan eğitime erişimeyen öğrencilerin sayısı oldukça az. Öğrenciler, veliler, öğretmenler her ne kadar uzaktan eğitimin, yüz yüze eğitime alternatif olamayacağını belirtse de, memnun olduklarını ifade ediyorlar.
Araştırmaya göre İnternet erişimi olmadığı için canlı derslere katılamadığını belirten öğrenci oranı sadece yüzde 7,1.
Ancak MEB, 20 Ekim 2020'de Dünya Bankası tarafından finanse edilen "Türkiye Güvenli Okullaşma ve Uzaktan Eğitim (SSDE) Projesi" için hazırladığı raporda, uzaktan eğitime erişimi olmayan öğrenci sayısının çok fazla olduğunu vurgulamıştı.
SSDE projesi için hazırlanan raporda, uzaktan eğitim sürecinde dijital cihazlara (diz üstü bilgisayar ve tablet) erişimin kısıtlı olduğu ve EBA'nın içeriklerinin televizyon gibi dijital olmayan kanallar üzerinden iletilmesi için uygun hale getirileceği belirtilmişti.
Öğrencilerin okuldan uzaklaşma tehlikesi olduğu vurgulanan raporda, MEB "Öğrenciler arasındaki uçurumun daha da fazla büyümemesi için mevcut uzaktan eğitim verimliliğinin geliştirilmesi ve nüfusun tüm katmanlarına ulaştırılması gerekiyor. Sosyoekonomik gruplar arasında halihazırda geniş bir öğrenme boşluğu bulunuyor" ifadelerine yer vermişti.
1 milyon Dolar bütçelik bir proje için uzaktan eğitimde sorun yaşandığı itirafında bulunan MEB, son raporunda ise uzaktan eğitimin verimli olduğunu savunuyor.
TIKLAYIN-"Öğrencilerin sadece yüzde 5'i uzaktan eğitime ulaşıyor"
MEB'in son yaptığ anketin sonuçları şöyle:
Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 1,5’i televizyon veya internet erişimi olmadığı için ders anlatım videolarını takip etmediklerini söylüyor. İnternet erişimi olmadığı için canlı derslere katılamadığını belirten öğrenci oranı da yüzde 7,1.
EBA’nın ders içeriklerinin yeterli olup olmadığına dair yönetilen soruya da öğretmenlerin yüzde 75’i, öğrencilerin ise yüzde 62’si “yeterli bulduklarını” belirtiyor.
Uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin bir alternatifi olup olamayacağına ilişkin soruya da öğretmen ve okul yöneticilerinin yüzde 50’sinden fazlası “alternatif olamayacağını” söylüyor.
“Uzaktan eğitim sürecine katılım zorunlu olmalıdır.” maddesine tamamen katılan veya katılan okul yöneticilerinin oranı ise yüzde 76, katılan öğretmen oranı ise yüzde 65.
“Uzaktan eğitim sürecinde standart bir ders programı uygulanmalıdır” sorusuna da okul yöneticilerinin yüzde 79’u, öğretmenlerin ise yaklaşık yüzde 72’si olumlu cevap verdi.
Uzaktan eğitim sürecinde sınav notları yerine proje ve performans ödevlerinin notla değerlendirileceği ifadesine ise öğrencilerin yüzde 27’si, öğretmen öğretmenlerin de yüzde 60’ı katıldı.
TIKLAYIN-"Öğrencilerin sadece yüzde 15'i canlı derslere katılıyor"
Videolar anlaşılmıyor
Araştırmaya katılan öğrencilerden yüzde 82’si ders anlatım videolarını takip ettiğini belirtiyor.
Ders anlatım videolarını takip ettiğini belirten öğrencilerin, yüzde 31’i videoları televizyondan, yüzde 18’i telefondan, yüzde 11’i bilgisayardan, yüzde 1’i tabletten ve yüzde 39’u da birden çok kaynaktan takip ettiklerini söylüyor.
Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 1,5’i televizyona veya internete erişim imkânı olmadığı için derslere katılamadığını belirtiyor.
Videoları takip eden öğrencilerin yüzde 58’i yeni konuları ders anlatım videolarından öğrenemediklerini söylüyor.
Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 76’sı canlı derslere katıldığını, yüzde 24’ü ise canlı derslere katılmadıklarını ifade ediyor.
Araştırmaya katılan öğrencilerin, yüzde 7,1’i internete erişim imkânı olmadığı için canlı derslere katılmadıklarını vurguluyor.
Araştırmaya katılan ve canlı derslere katıldığını belirten öğrencilerin yüzde 57’si “Yeni konuları canlı derslerden öğrenmem zor oluyor” sorusuna katıldığını söylüyor.
TIKLAYIN-"Çocuklar internet için çatıya çıkıyor"
Öğretmenlerin yüzde 77'si eğitim almamış
Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 77’si ise süreç öncesinde canlı ders sunumuna ilişkin eğitim almadıklarını belirtiyor.
“Canlı ders anlatımları yüz yüze eğitim kadar etkilidir” sorusuna öğretmenlerin yaklaşık yüzde 85’i katılmadıklarını ve canlı derslerin yüz yüze eğitimler kadar etkili olmadığını söylüyor.
“Uzaktan eğitim, yüz yüze eğitimin bir alternatifi olabilir” sorusuna öğretmenlerin yaklaşık yüzde 63’ü katılmıyor.
“Uzaktan eğitim sürecine katılım zorunlu olmalıdır” sorusuna okul yöneticilerinin yüzde 76’sı tamamen katıldığını söylüyor.
Velilerin ise yüzde 5.7’si internet erişimleri olmadığı için çocuklarının canlı derse katılamadığını belirtiyor.
Çocuklarının yapılan canlı derslerin bazılarına veya tamamına katıldığını belirten veli oranı yüzde 80 oranında.
Velilerin yüzde 58’i uzaktan eğitim etkinliklerinin yeni eğitim-öğretim yılında da devam etmesi gerektiğini belirtiyor. (RT)