6’ncı Ortadoğu Barış ve Güvenlik Forumu (MEPS2025), Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) Duhok kentinde dün (18 Kasım) başladı.
Duhok Kürdistan Amerikan Üniversitesi öncülüğünde gerçekleştirilen foruma, IKBY Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani’nin yanı sıra Ortadoğu ile dünyanın çeşitli ülkelerinden yüzlerce lider, siyasi temsilci, diplomat ve akademisyen katıldı.
Barzani’den barış sürecine ilişkin açıklama
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdi ile Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eş Başkanı İlham Ahmed de foruma katılan isimlerden.
Rûdaw’ın aktardığına göre, Abdi ile Ahmed forumda konuşacak.
Türkiye’den ise Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ve AKP milletvekilleri ile Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu foruma katıldı.
BBC’den Jiyar Gul’un moderatörlüğünü yaptığı özel oturumda konuşan Neçirvan Barzani, MEPS Forumu’nun organizatörlerine teşekkür ederek başladığı konuşmasında IKBY’nin bölgede her zaman istikrar ve güven unsuru olmaya çalıştığını söyledi.
Barzani, Türkiye’deki barış sürecine ilişkin değerlendirmesinde Ankara’daki temaslarında özellikle AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan edindiği izlenimle sürecin “çok ciddi” olduğunu vurguladı.
40 yıllık bir sorunun bir gecede çözülemeyeceğini belirten Barzani, bunun sabır ve tahammül gerektiren uzun bir süreç olduğunu söyledi:
“Bu sürecin yıllar alabileceğini düşünüyorum. Bugüne kadar gördüklerimiz, Ankara’da atılan adımlar ve diğer tarafların tutumu sürecin yavaş ilerleyebileceğini gösteriyor ama bence ciddi bir süreçtir. Hepimizin bu sürecin sonuç vermesine katkı sunması değerli.”
IKBY’nin Kandil’e giden heyete her türlü kolaylığı sağladığını ve destek rolü üstlendiğini aktaran Barzani, “Ankara’da sürecin hayata geçirilmesine yönelik çok güçlü bir kararlılık var. Sayın Öcalan’dan da bu sürecin çözülmesi gerektiğine dair net bir vurgu geliyor,” dedi.
“Suriye’de merkeziyetçi sistemin doğru olduğuna inanmıyoruz”
Barzani, Türkiye’deki barış sürecinin Kuzey ve Doğu Suriye’yi nasıl etkileyeceği sorusu üzerine de şöyle dedi:
“Şu an Suriye’de bir gerçeklik var. Cumhurbaşkanı Ahmet Eş-Şara’nın orada bulunmasının Suriye’nin barış ve istikrara dönmesi için büyük bir şans olduğuna inanıyoruz. Biz Suriye’deki kardeşlerimize ilk günden itibaren iki şey söyledik: Şam’a gidin dedik. Suriye’nin yeni bayrağını taşıyın, kimseden davet beklemeyin. Bu sizin ülkeniz, sizin milletiniz, sizin yeriniz. Sizler Suriye’nin geleceğinde aktif bir rol oynamalısınız’ dedik.
“Ama buna rağmen şöyle bir gerçeklik de var. Bu güçler (Mazlum Abdi ve SDG) terörle mücadele ve güvenlik meselesinde hem Suriye’de hem de Kürdistan ve Irak’ı etkileyen konularda büyük bir rol oynadılar. Biz Suriye’de merkeziyetçi bir sistemin doğru bir yönetim sistemi olduğuna inanmıyoruz. Suriye çok uluslu, çok dinli ve çok kültürlü bir ülkedir. Biz Suriye’nin merkezi ve güçlü bir şekilde yönetilmesinin Suriye’yi hiçbir sonuca ulaştırmayacağına inanıyoruz.
“Bir model üzerinde düşünülmesi gerekiyor. Biz asla şu an Kürdistan Bölgesi’nde sahip olduğumuz modelin orada kopyalanmasını savunmuyoruz. Biz bunu söylemedik. Biz, Suriye’nin kendine özgü durumu ve kendi koşulları doğrultusunda, Suriye’deki gerçekliğe uyum sağlamaları gerektiğini söyledik.”
SDG’nin entegrasyonu
Abdi ile görüşmesini de değerlendiren Barzani, SDG’nin Suriye ordusuna entegre olurken kendi yapısını koruma talebini “gerçekçi değil” diyerek yorumladı.
Kendi deneyimlerine atıfla orduya bireysel katılımın pratik olmadığını, bu nedenle başka bir formül bulunması gerektiğini belirtti.
El Hol kampı gibi sorunların Şam ile SDG arasındaki diyalogla çözülebileceğini vurgulayan Barzani, SDG’nin de kısa sürede bazı adımlar atması gerektiğini söyledi.
Mart ayından bu yana imzalanan anlaşmaların uygulanmamasını eleştiren Barzani, Suriye’de koşulların hızla değiştiğini ve Kürtlerin bu fırsatı kaçırmaması gerektiğini ifade etti. (TY)










