İstanbul Şehir Üniversitesi Şehir Araştırmaları Merkezi Direktörü Prof. Murat Güvenç, kategorik olarak karşı olmadığını vurguladığı Marmaray’ın şehrin coğrafyası ve iktisadı açısından bir milat olacağını söyledi, ancak mekansal ve sosyal etkileri yönetecek, bunları toplumsal adalete ve şehrin işleyişine uygun biçimde yönlendirebilecek hiçbir hazırlığın olmamasını eleştirdi.
Marmaray’ın hayata geçmesinin bildiğimiz İstanbul’un sonu olduğunu anlatan Güvenç, kontrollü bir şekilde yönetilmediği için ne çıkacağının bilinemeyeceğini söyledi. Ama önümüzdeki birkaç aydan itibaren kiralarda ve yer değiştirmelerde etkisinin görüleceğini de belirtti.
“Bu hattın kenarındaki yerlerde insanlar ellerindekini artık kiraya vermiyorlar. Zamanı gelince bu yüksek kiraları verebilenler gelecek, veremeyenler gidecek. Bir köşe kapmaca oyunu başlayacak.
“Bu da bildiğimiz İstanbul’un sonu olacak. Faaliyetler, insanlar, özellikle kiracılar, küçük esnaf, doğrudan ilgisi olsun olmasın değişecek.
“Hasbelkader bir cadde istasyona çıkıyorsa oraya nur yağacak, eskiden rantı yüksek olan yerlerin kirası düşecek, vs... Önceden göremediğimiz birçok değişiklik olacak.
“Emlakçılar ve arsa piyasası yönetecek, biz de sonuçta arsa piyasasının çıkardığı sonuca razı olacağız.”
Fırsat kaçtı
“Marmaray’ın verdiği büyük imkanı toplumsal adalet, yaşanabilirlik, ekoloji gibi ilkelere göre çok daha güzel kullanma imkanımız vardı ama gol kaçırmış gibiyiz.
“Önümüzdeki yıllarda toplumsal muhalefet yükselirse, bunu daha toplumsal adalete uygun kullanma imkanı gelirse, rantlardan kazanılacak büyük paylar ilk kez olarak vergilendirilebilirse, İngiltere’de olduğu gibi, o zaman bunun yaratacağı büyük rantların gelirleri kentin dönüşümünde daha hakkaniyete uygun, daha sürdürülebilirliğe uygun çözümlerin finansmanında yararlanılabilir.”
Keskin değişimler
Kentteki değişimlerin tam olarak ne olacağına dair örnek vermenin zorluğunu anlatan Güvenç, şehrin nasıl davranacağını kestirmenin imkansızlığından da söz etti.
“Marmaray eski banliyö hattı üzerinden geçecektir. Buradaki istasyonların bazıları korunuyor, bazıları kaldırılıyor, bazılarının yeri kaydırılıyor; mesela sanırım Kızıltoprak istasyonu kalkacak ama Feneryolu istasyonu kaydırılacak.
“Bu istasyonların önü, arkası, sağı, solu, buralara çıkan sokaklarda yeri olanlar bu süreçten müthiş kar sağlayacak. İstasyonlar etrafında yeni iş merkezleri oluşacak.
“Bunun zirvesi Yenikapı’da olacak. Yenikapı günde bir buçuk milyon kişinin geçtiği büyük bir istasyon haline gelecek. Böyle olunca da şehrin tarihi merkezi Manhattan kadar yüksek kira getiren bir yer haline gelecek.
“Tarihi yarımadadaki ticarethaneler bundan faydalanacak ve sonuçta burada görmeye alıştığımız toptancılar, küçük işletmeciler orada barınamayacak. Orası adı koyulmamış büyük bir alışveriş merkezine dönüşecek.
“İstasyonlar etrafında alışveriş merkezleri olacak, buralardaki binalar yıkılacak 30-40 katlı binalar yapılacak.
“Mesela, Göztepe’de Özgürlük Parkı’nın karşısında “meteoroloji arsası” denen bir yer vardır. Eskiden orada iki katlı bir meteoroloji binası vardı, şimdi yanına dört tane 50 katlı bina yapıldı. Bunlar olacaklar hakkında bilgi veriyor.”
Taksim
Güvenç insanların bir yerde merkez yapıldı diye harcamalarını arttırmayacaklarına da dikkati çekerek Taksim gibi mevcut merkezlere dair şunları söyledi.
“Bir şehirde yapılan harcama sabittir. İşyerleri değişince bazı işyerlerinden öteki tarafa kayar.
Taksim bu yeni şemada önemsiz bir yer olmasa da şimdiki kadar önemli olamayacak.
“Taksim metro hattının bittiği, başladığı bir yer olmayacak, gelinip geçilen bir yer olacak.”
Şehrin genetiği
İstanbul’un şimdiye kadar boğazı geçmek üzere, doğu-batı yönünde, akslar üzerinde örgütlendiğini hatırlatan Güvenç’e göre bu durum da değişecek.
“İstanbul’un mekansal organizasyonu doğu-batı yönünde çalışır, bu yollar bizi en kısa biçimde köprülere çıkartan karayollarıydı.
“Şimdi doğrudan Marmaray istasyonuna inen yüzlerce sokak, cadde şehrin adı konmamış ana akslarına dönüşecek. Doğu-batı yönündeki mantık kuzey-güney yönündeki bir mantığa dönüyor.
“Böyle olunca da 20-30 yıl sonra İstanbul başka bir mantık üzerinden çalışacak. Örgütlenmesi, o yerlerde oturan insanların toplumsal profili, oralardaki ticarethanelerin profili değişecek.
“Marmaray şehrin genetik kodunu değiştirecek bir yatırımdır.”
Güzergah tartışması
Marmaray’ın güzergahının daha yukarıdan getirilmesinin, E-5’i izlemesi gerektiğini anlatan Güvenç bunun pratik kaygılar nedeniyle yapıldığını da belirtti.
“Demiryolları etrafında bir istimlak şeridi var, demiryollarına ait bir alan ve çok kıymetli alan var.
“Bu hat için büyük paralar harcayıp istimlak yapmaktansa demiryolu hattının etrafındaki istimlak şeridini kullanalım dediler. Ve bu Anadolu yakasında denize çok yakın olması toplama havzasını daraltacak. Ama bunu anlayabilirim. Problem güzergahtan çıkmıyor sonuçta.
“Bir Kanadalı ulaşım profesörü demişti ki ‘dünyada hiçbir metro yanlış bir yere gitmemiştir.’
Yanlış bile yapılsa metro yanlışını kendi düzeltir, kentin formunu değiştirir.” (YY)