7 Haziran seçimleri öncesi bir grup gazeteciyle çıktığımız Güneydoğu Anadolu turunda Urfa’dan sonraki durağımız Mardin’di.
2011 genel seçimlerinde AKP ve BDP’li bağımsız adaylar üçer aday çıkarmıştı. Bu seçimde de vekillerin AKP ve HDP arasında dağılacağı düşünülüyor ancak genel hava HDP'nin adayları yükselteceği yönünde.
Şehirde HDP ve AKP’nin bayraklarının yanı sıra 20 bin oyu olduğu söylenen bağımsız aday Şakir Nuhoğlu’nun bayrakları her yerdeydi.
HDP adayı Mithat Sancar’la buluştuğumuz Eski Mardin’de kahvedekilerle sohbetin ardından AKP 1. sıra adayı Orhan Miroğlu ile Midyat’ta buluştuk.
Orhan Miroğlu kimdir? |
Orhan Miroğlu Mardin’in Midyat ilçesinde doğdu. Türk dili ve edebiyatı okudu. 12 Eylül askeri darbesiyle tutuklandı. Diyarbakır Cezaevi’nden 1988’de tahliye oldu. Değişik aralarla ve yaklaşık 20 yıl siyasetten yasaklandı. Son yasağı Ocak 2015’te bitti. 1992’de Musa Anter’e Diyarbakır’da yapılan suikastten yaralı kurtuldu. Kürt partilerinde uzun dönem siyaset yaptı. Star Gazetesi’nde yazıyor. Stratejik Düşünce Ensitütüsü’nün tarih ve toplumsal hafıza koordinatörlüğünü yürütüyor. |
Kahvede konuştuklarımızın en genci 55 yaşında. İşsizlik, hizmetlerde eksiklik, yatırım olmamasını ana sıkıntılar olarak anlattılar. Hizmet istediklerini vurguladılar. Suriyeli göçmenlerin yanlarında olmak gerektiğini belirtirken, işsizliğin daha da arttığını, yükün omuzlarında kaldığını anlattılar.
Yolsuzluk operasyonları sırasında hakkında soruşturma açılan Muammer Güler de kentin milletvekillerinden. Hükümetin genel söylemi “darbe taşebbüsü”nün aksine kahvedeki insanlar yolsuzluklar konusunda tepkiliydi. HDP’nin adı dillerde BDP kalmış ancak barajı aşarsa beş milletvekili çıkarabileceğini anlattılar.
Sonraki durağımızda görüştüğümüz Miroğlu’na seçim sürecinin yanı sıra halkın tepkilerini de sorduk. Yoğun olmasa da geçmiş dönemin olumsuzlukları ve yerine getirilemeyen vaatler konusunda talepler geldiğini söyledi. Bunun oy kayması yaratmayacağını, yüzde 40’ı aşmayı planladıklarını anlattı. Her yerde rahat çalışma yapamadıklarını söyledi.
Miroğlu Ergenekon ve Balyoz davalarına ilişkin soruya “Darbe teşebbüsüdür. Hükümette benim gibi düşünen çok var. Gülen grubuyla son zamanlarda yaşanan vaziyetlerle davanın mahiyeti ötelendi” diye yanıt verdi.
“Tayyip Bey’in miting yapması meşrudur”
Miroğlu, bağımsız adayın genelde AKP’ye oy verdiğini belirttiği Arap seçmene yöneldiğini söyledi. Kürtlerin yoğun oldukları yerlerde de ziyaretler gerçekleştirdiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın miting yapmasından, “Kürt sorunu yoktur” söylemine dek pratiklerine dair Kürt seçmenden tepki alıp almadıklarını sorduk. Şöyle cevapladı:
“Tayyip Bey seçime girerken alışagelmiş cumhurbaşkanı olmayacağını söyledi. Buna rağmen Türkiye seçmeninden yüzde 52 oranında oy aldı. Siyaset yapmayacağım gibi vaadi olmadı. Tayyip Bey bu hareketin lideri. Büyük iddiaları var; ülkeyi 2023’lü yıllara başkanlık sistemi ile taşımak. Meydanlarda miting yapması meşrudur.”
“Halk medyadaki tartışmaların dışında”
Erdoğan’ın söyleminde son dönemde değişiklik görmediğini belirten Miroğlu, “Kürt sorunu yoktur” sözleriyle ilgili “İzah etti; inkar dönemini bitirdim, silahlı mücadele için de muhatap sorununu bitirdim manasında kullandı” dedi.
“Çözüm süreci ortamı yumuşattı. Bahok dağlarının eteğindeki köye gittik. Herkes tarımla uğraşıyor. Köylerine hizmet yapılmasını istiyor. Sağlık ocağı, yol, kanalizasyon, lise, Tedaş’ın özelleştirilmesiyle elektrik büyük sorun. İnsanlar sürecin devam etmesini istiyor. Medyada gördüğünüz tartışmanın içinde değiller.”
Yolsuzluk operasyonlarında AKP’nin vekilinin de adının geçmesine ilişkin de tepkiler görmediğini söyledi.
“Vatandaşın gündeminde işsizlik, yaşam kalitesini arttırma, arttırabilecek partiye yönlenme var. 30 yıllık savaşın mirası var. Kobanê’den cenazeler geliyor. Normal bir seçim ortamından bahsetmiyoruz burada.”
“Kobanê düştü düşecek, neredesiniz?’ dedi”
Gerek Urfa’da gerekse de Mardin’de Erdoğan’ın Kobanê düştü düşecek sözlerinin ve IŞİD’den kaçıp Türkiye’ye sığınan insanlara yönelik hükümet politikasının AKP’ye oy kaybettirdiği konuşuluyordu.
Miroğlu, “Bu insanlara yönelik tepkiyle karşılaşmadım. Tepkiler oluyor ama tolere edilebilir tepkiler. Bu nedenle oy kaybedeceğimizi sanmıyorum” dedi.
Erdoğan’ın “Kobane düştü düşecek” sözünün bağlamından koparıldığını öne sürdü:
“Kobane düştü düşecek sözüyle güçlü algı yaratıldı ama söz tamamen böyle değildi, ‘Düştü düşecek, neredesiniz?’ anlamına gelen sözdü.
Sancar’la görüşmemizde Kobanê’de yıkıntıların kaldırılmasıyla yeni cesetlere ulaşıldığını ve son dönemde çok sayıda cenaze geldiğini anlatmıştı. Miroğlu, ‘Önceden hayatını kaybeden insanların cenazeleri yeni getiriliyor’ dedi, bunun HDP’nin politikası olduğunu öne sürdü.
“Kobanê’nin hissiyatı farklı. Kobanê üzerinden yaşadığımız savaş psikolojisinin devam etmesi politikası izleniyor.
“Batman’a son bir ayda 21 cenaze getirildi. Bu psikoloji yaratıyor. Kobanê’den çıkan ulusal psikoloji çok güçlü hissedilmiyor. HDP’nin yüzde 60 oy aldığı yerlerde cenaze karşılamalar siyasi ritüele dönüştürülüyor.”
"Oy vermeyeceğim demiyorlar"
Seçmenden duyduğumuz işsizlik, yatırımların olmaması gibi şikayetlerin kendilerine ulaşıp ulaşmadığı sorusunu şöyle yanıtladı:
“Yoğun değil ama geçmiş dönemin olumsuzlukları, vaatlerin yerine getirilmediği konusunda talepler geliyor. ‘Size oy vermeyeceğim’ diye değil, ‘veriyorum ama daha özenli olmanızı, işsizliğe, hizmete ağırlık vermenizi istiyoruz’ diyorlar.
“Tapu kadastro meselesi büyük sorun. Benim de az bir bağım var ama kadastrosu elime geçmedi.
“Ilısu barajında maliyetin üçte biri güvenliğe ayrılmış. Şantiye basılıyor, iş adamları tehdit ediliyor. Köylerden gelen kanalizasyon, yol gibi sorunların maliyeti beş yüz milyon değilken bir milyarı güvenliğe harcıyoruz.”
"Yollar yapıldı"
AKP’nin 13 yıldır iktidarda olmasına karşın sorunları süren halkın bu seçimde kendilerine tekrar oy verme motivasyonunun ne olacağını sorduk, “AKP bunları çözebilecek parti, bir çok şey de çözüldü” dedi:
“Mardin’e çok yatırım yapıldı. Turizm önemli. Oteller dolu. Kentin Uluslararası Kent Statüsü kazanmasının sorunları azaltacak.
“Bir çok şey çözüldü. Yollar yapıldı. Çalışmalar var. Yeterli değil, yara çok derin. Milli gelirden payına düşen rakam Türkiye’nin üçte biri kadar. Pozitif ayrımcılık olabilir.
“GAP önemli. İşsizliğin sona ermesi bakımından etkili olacaktır. Daha önce bitmeli. Sulama Kanalları Kızıltepe’nin on kilometre yakınına kadar geldi, iki yıla biter deniyor, hızlandırılmalı.”
Süryani Mor Gabriel Manastırı Vakfı'na iade edilmeyen parsellerle ilgili Meclis’e geldiğinde çalışma yapıp yapmayacağı sorusuna ilişkin “İadesi gündeme geleblir. Devlet yapabileceğini yaptı, Süryaniler de görebildiğim kadar memnun. Vatandaşla vakıf arasında dava sürüyor. Maddi olarak tanzim gündeme gelebilir. Binlerce yıl yaşamış insanların içinde olduğu arazi anne sütü gibi helaldir.”
“Rahat çalışamıyoruz”
Miroğlu, her yerde rahat çalışamadıklarını, AKP ve HDP’nin eşit şartlarda olmadıklarını söyledi.
“HDP’nin bunda ne kadar rolü var bilmiyorum. HDP’ye rağmen burada yer alan örgütler var. Merkezinde KCK görünüyor. Nusaybin, Kızıltepe gibi yerlerde arkadaşlarımız açık çalışma yapamıyor. Nusaybin’de esnaf ziyareti yapmak istedik bir grup genç toplanıp slogan attılar. Gerilim var, kendimizi savunabilelim diye tedbirli gidiyoruz. Çok ağır tehdit ve baskı var.”
Seçim güvenliği ile ilgili endişelere ilişkin soruyu da benzer şekilde yanıtladı; “Bir çok ilçede parti temsilcisi olarak verdiğimiz insanlar içinde istifa edenler bile oldu.” AKP ilçe başkanı Melih Güneşdağ, AKP’nin hile yapacağı endişelerin karşılıksız olduğunu söyledi. Tutanaklarla herkesin sonuçları kontrol edebileceğini belirtti.
Miroğlu, bahsettiği saldırılara CV'sindne beklenen yerde olmadığına ilişkin sözlerinde de değindi. Kürt siyasi hareketinin 1990'lar karşılaştığı durumun AKP'nin şimdi yaşadığını söyledi.
“Adana’ya bomba gönderen gizli bir güç”
HDP’nin önceki gün Adana ve Mersin’de il binalarında patlayan bombalarla son örneğini yaşadığını baskı ve saldırıları hatırlattığımızda “Adana’ya bomba gönderen gizli bir güç” yanıtını aldık.
“Bilmediğimiz bir güç. Ortaya çıkarılması gereken bir güç. Oradakiyle buradaki farklı meseleler. Kışkıtılmış gruplar olabiliyor, bunları kınıyoruz. Buradakine benzeyen örgütlü hareket eden bir şey olduğuna inanmıyorum. Burada merkezi durum var, bu da HDP değil KCK.”
“HDP barajı aşarsa Öcalan’ın rolü biter”
HDP’nin barajı geçmesinin çözüm sürecinde etkili olma şansının arttıracağına ilişkin yorumlara ise katılmadığını söyleyen Miroğlu “HDP’nin seçim stratejisinin çözümden uzaklaşan bir yerde olduğunu öne sürdü.
“Grup toplantısı açıktı, Seni başkan yaptırmayacağız. Seçim stratejisi için kendi zemininden uzaklaşma görüyorum. Batı’da ve Doğu’da farklı söylemi var. Çözüm sürecine katkı sunmak istiyorduysa silahsızlanma kongresini toplardı, bağımsız adaylarla seçime girerdi. HDP barajı aşarsa Öcalan’ın rolü biter.
“Seçim barajına karşıyım ama bu HDP’nin Kürt siyasetinde uyguladığı stratejiyi açıklamaya yetmez. Silahlı kongre ve kamoyunu rahatlatacak hamle, bağımsız adaylarla parlamentoya girmek ve anayasa ve çözüm sürecinde AKP ile olan partnerliğinin devamı gerekli.” (BK)
HDP | CHP | MHP | AKP |
Mithat Sancar Gülser Yıldırım Erol Dora Mehmet Ali Aslan Enise Güneyli Nurullah Görhan | Mehmet Çiftsüren Muhammed Olğaç Özlem Karaman Mehmet Fırat İnal Hamze Efe | Fikri Yazan | Orhan Miroğlu Gönül Bekin Şahkulubey Mehmet Vejdi Kahraman Abdullah Erin, Cengiz Demirkaya Mehmet Emin |
Cumhurbaşkanlığı seçimleri | Yerel seçim 2014 | Genel seçim 2011 |
Demirtaş %60,90 Erdoğan & 36,61 İhsanoğlu %2,48 | BDP % 52,4 AKP % 34,2 SP %6,5 HÜDA-PAR %2,7 CHP %1,5 BTP %0,9 MHP % 0.6 | AKP % 32 Ahmet Türk (bğz.) % 18.5, Gülser Yıldırım (bğz.) % 17.3, Erol Dora (bğz.) % 16.2 CHP % 3.65 MHP % 0.62 (Sonuç: 3 AKP, 3 bağımsız) |
* Bu gezi P24 koordinatörlüğünde gerçekleşti.