Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Mardin Kürdistan Topluluklar Birliği/Türkiye Meclisi (KCK/TM) davasında, sanıkların Kürtçe konuşmasının ardından, mahkeme heyeti tutanaklara, "Mahkememizin anlamadığı Kürtçe diliyle beyanda bulunuldu" kaydını düştü.
Mardin'de Demokratik Kent Meclisi'nde faaliyet yürüttükleri için "terör örgütü üyesi olmakla" yargılanan, Bağımsız Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 10'u tutuklu 22 sanık, sekizinci duruşmaya katıldı.
Duruşmada, gizli tanık "İzmirli"nin beyanını okunup dosyaya ekledi. Gizli tanık, katıldıkları Özgür Yurttaş Hareketi toplantılarının daha sonra KCK/TM toplantısı olduğunu fark ettiklerini beyan etti. Bu nedenle hareketten uzaklaştığını anlatan gizli tanık "İzmirli" ifadesinde şunları ileri sürdü:
"Toplantılar, genellikle kapatılan Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) il ve ilçe başkanlıklarında yapılırdı. Toplantının olduğu yere 'Özgür Yurttaş' diye yazı asıyorduk. Katılımın çok olması için parti üyeleri ve yöneticilerinin katılma zorunluluğu vardı. Fakat toplantıyı yöneten kişi, ne partinin yöneticisi ne de üst derece bir yönetici değildi. Kent Meclisi adı altındaki oluşum, her şeyin başı haline geldi. 2009 yerel seçimlerinde adayları bu meclis belirledi. Bu meclisin yöneticileri oylamayla değil, seçimsiz üstten atanırdı."
"Haksız bir dava"
Savcı, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, iddia makamının talebi üzerine sanıklara söz hakkı verdi. Sanıklar, Kürtçe konuşmaya başlayınca, mahkemeye heyeti, tutanaklara, "Mahkememizin anlamadığı Kürtçe diliyle beyanda bulundukları görüldü" diye yazdırdı.
Milletvekili Yıldırım ise Türkçe yaptığı savunmasında, "Burada bulunan insanların hiçbir şekilde örgütsel bir yönü olmadığı, silahları olmadığı, siyasi kişilikler olduğu, haksız bir dava ile karşı karşıya kaldığımız düşüncesindeyiz" dedi.
Sanık avukatlarının tahliyeye ilişkin taleplerinin ardından mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 17 Kasım'a erteledi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 205 sayfalık iddianamede, kuruluş ve işleyişinin KCK/TM'nin sözleşmesine dayandığı ileri sürülen Demokratik Kent Meclisi'nin, "KCK/TM sisteminin taban örgütlenmesi olduğu, köy, sokak komünleri, mahalle, ilçe ve kent meclisleri şeklindeki örgütlenme sistemini tabana doğru yaymayı esas aldığı" belirtiliyor.
Sanıkların TCK'nın 314/2. maddesinde yer alan "Terör örgütü üyesi olmak" suçundan 10'ar yıla kadar hapsi isteniyor. (AS)