Haberin İngilizcesi için tıklayın
Osman Kavala’nın avukatlarından Köksal Bayraktar, kesinleşen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararıyla ilgili olarak “Osman Kavala’nın hukuksuz bir şekilde içeride tutulmasıyla ilgili Türkiye’nin haksızlığı bir kez daha kanıtlandı” dedi.
bianet’e konuşan Bayraktar, AİHM’nin 10 Aralık 2019 tarihli kararında “Kavala’nın tutukluluğu insan haklarına aykırı” dediğini hatırlattı.
AİHM’nin Kavala’nın ‘derhal serbest bırakılması’ yönünde karar verdiğini söyleyen Bayraktar, “10 Aralık’tan bugüne kadar geçen sürede Osman Kavala neden serbest bırakılmadı? Karara rağmen neden hala içeride? Biz de anlamakta zorlanıyoruz” dedi.
"Tahliye taleplerimiz hep reddedildi"
Bayraktar şöyle devam etti:
“AİHM kararına rağmen Osman Kavala’nın neden içeride olduğunu biz de defalarca devlete sorduk. Bu durumun hukuksuz olduğunu söyledik. Sulh ceza hâkimliklerine olsun, ağır ceza mahkemelerine olsun defalarca tahliye talebinde bulunduk. Ama maalesef verilen kararlara uyulamıyor, riayet edilmiyor.
“AİHM, kesinleşen kararıyla 19 Aralık’taki kararından farklı bir şey mi söylüyor? Hayır. Kararın kesinleşmesinin özelliği şu: AİHM burada sadece Türkiye Cumhuriyeti devletinin itirazını reddediyor. Yani ‘Ben bu itirazı Büyük Kurul’a götürmem’ diyor. ‘Bu Büyük Kurul’a gidebilecek bir karar değildir’ diyor. Karara bu yönüyle de nihailik kazandırıyor.
“Zaten AİHM 10 Aralık’ta verdiği kararda ‘Osman kavala derhal salıverilmelidir’ diyordu. Biz defalarca itirazlarımızda ‘derhal’ kelimesinin altını çizdik ama bunu bir türlü kabul ettiremedik.
"AİHM delillerin esaslı olmadığını söyledi"
“Gezi Davası’ndan beraat etti, 15 Temmuz dosyasından tutukladılar. 15 Temmuz dosyasından tahliye edildi bu sefer 'siyasal veya askeri casusluk' soruşturmasından tutuklandı.
AİHM kararında casusluk soruşturmasıyla ilgili olarak, mevcut delillerin zaten yeterli olmadığa hatta esaslı olmadığına hükmetmişti.
Osman Kavala tutuklanmasına neden olan dosyada ABD'nin eski dışişleri çalışanı ve Lehigh Üniversitesi uluslararası ilişkiler uzmanı Profesör Henri Barkey’le görüştüğüne dair iddialar var ama deliller yeterli değil.
Osman Kavala Henri Barkey ile Karaköy’deki bir lokantada karşılaşmış ve birbirlerini selamlamışlar. Bu kadar. Merhaba bile dememişler. İkincisi Berkey 15 Temmuz öncesi Büyükada’da bir toplantıda bulunmuş. Ama o toplantıda Osman Kavala yok zaten.
Bir diğer delil ise Berkey’in telefonunun koordinatlarıyla Osman Kavala’nın telefonun koordinatlarının birbirleriyle uyuştuğu iddiası. Osman Kavala’nın iş yeri istanbul’un en merkezi noktasında. Berkey de belirli tarihler de orada bulunmuş ama ofiste bulunduğuna dair bir delil yok.
"Mahkemeler kararın önemini anlamalı"
Söylediğim bu üç şey de dosyada var. Beraat kararı aldığımız dosyalar da var bunlar. Ayrıca AİHM Berkey’le ilgili olarak lokantadaki selamlaşma olayına değinerek ‘Bu deliller esassızdır. Delil olarak yeterli değildir’ diyor. Ama Türkiye Cumhuriyeti devleti bu delillere dayanarak maalesef Osman Kavala’yı içeride tutmaya devam ediyor.
Osman Kavala’nın gerçekten hala neden tutuklu olduğuna inanmak mümkün değil. Artık İstanbul’daki sulh ceza hakimliklerinin bu kararın önemine, etkinliğine bilinçli olarak riayet etmesi gerekiyor. Karara saygı gösterip tutukluma kararını kaldırmaları gerekiyor."
Ne olmuştu?
Gezi davası kapsamında Silivri Cezaevi'nde 840 gün tutulan Osman Kavala’nın, 19 Şubat 2020’de İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nce tahliyesine hükmedilmiş, kararın ardından Kavala hakkında 15 Temmuz darbe girişimi soruşturması gerekçe gösterilerek çıkarıldığı Nöbetçi 8. Sulh Ceza Hakimliği'nce yeniden tutuklanmıştı.
Nöbetçi 8. Sulh Ceza Hakimliği'nce verilen bu karar öncesinde Kavala'nın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca aynı dosyadan 11 Ekim 2019'da "Tutuklama tedbiri ölçülü değil" denilerek resen tahliye edildiği ortaya çıkmıştı.
Kavala’nın avukatları azami tutukluluk süresi olan iki yıllık sürenin 25 Şubat 2020 itibarıyla dolduğuna dikkat çekerek, 25 Şubat’ta Kavala’nın tutukluluğuna itiraz etmişti. Bu itiraz sonrasında, İstanbul 9. Sulh Ceza Hakimliği’nin kararı bekleniirken Kavala söz konusu dosyadan tahliye edildi fakat İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği "siyasal veya askeri casusluk" soruşturmasından tutuklandı.
Osman Kavala hakkında |
1957'de Paris'te doğdu. Manchester Üniversitesi Ekonomi bölümü mezunu. 1982'den sonra Kavala Grubu'nda yönetici olarak çalıştı. Murat Belge'yle birlikte Türkiye'nin önde gelen yayınevlerinden İletişim Yayınları'nın kuruluşunda yer aldı. Türk-Polonya İş Konseyi, Türk-Yunan İş Konseyi, Center For Democracy in Southeast Europe (Güneydoğu Avrupa'da Demokrasi Merkezi) gibi çeşitli iş ve toplumsal kuruluşların Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu. TESEV Yönetim Kurulu üyesi, Açık Toplum Enstitüsü'nde Danışma Kurulu üyesi, Helsinki Yurttaşlar Derneği üyesi, Tarih Vakfı ve Diyarbakır Kültürevi'nin destekçisi. |
(HA)