Mahkeme, sanığın, verdiği bu dilekçenin resmi kurumlarca Kürtçe olarak kabul görmesi konusunda ısrarcı olduğunu ifade etti. Beş yıl hapis cezası alan Tanrıkulu, kararı temyiz edeceğini açıkladı.
“Sözde Kürt Halkı” diyen savcıyı şikayet etti; kendi mahkum
Önceki günkü (6 Şubat) karar duruşmasına katılan ve ifadesini tercümanı aracılığıyla Kürtçe veren Tanrıkulu, savunmasında “Kendi anadilimle kendimi ifade etme hakkım var; bu alfabe resmi merciler nezdinde de kabul görmeli” diye konuştu.
Şikayet ettiği Diyarbakır Cumhriyet Savcısı Muammer Özcan hakkında herhangi bir işlem yapılmamasına karşın Kürtçe dilekçe verdiği için kendisinin yargılandığını açıklayan Tanrıkulu, 13 Eylül 2007’deki bir önceki duruşmada “Hukukun üstünlüğüne inanıyorum ama yargılama mahiyeti itibariyle siyasi bir dava” diye konuştu.
Diyarbakır savcısı Özcan’ın iddianamesinde “sözde Kürt halkı” ifadesine yer vermesinin kendisini rencide ettiğini hatırlatan Tanrıkulu, kendi dilini konuşmayı sürdüreceğini açıklamıştı.
Mahkeme ise, Tanrıkulu’yu “Şapka İktisası Hakkında Kanun ve Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun’un koyduğu yasağa aykırı hareket ettiği gerekçesiyle Tanrıkulu’nu, Ceza Yasası’nın (TCK) 222. maddesi uyarınca 6 ay hapisle cezalandırdı.
Lozan'a göre herkes kendi dilinde mahkemede konuşabilir
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu sözleşmesi olan Lozan Antlaşması'nın 39/5. maddesine göre, "TümTürk uyruklarının mahkemelerde kendi dillerini sözlü olarak kullanma hakkı" var.
“Tutumu pervasız” ama “mahkemeye saygılı”…
Düzenlemenin öngördüğü cezayı üst sınırdan başlatan mahkeme hakimi, sanığın, Diyarbakır 1 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nce (DGM) “PKK’ye üye olmak” suçundan verdiği 12,5 yıllık hapis cezasını da göz önünde bulundurdu.
Hakim,“Sanığın suç işleme konusundaki ısrarlı ve pervasız tutumu ve böylece belirlenen kastın yoğunluğu, geçmiş mahkumiyet durumu da dikkate alınarak bireyselleştirilen cezanın, yasada öngörülen en üst sınırdan uygulanması sonucuna varılmıştır” dedi.
Sanığın mahkemeye karşı saygılı halini dikkate alarak cezayı beş aya düşüren mahkeme, Tanrıkulu’nun mahkemeye verdiği dilekçeyle aynı suçu tekrar işlediği konusunda gereğinin yapılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına da karar verdi.
İki davadan yargılandı; birinden beraat etti
Yazar Zülfikar Tak’ın "Diyarbakır Cezaevinde İşkence Çeşitleri” kitabından “örgüt propagandası” iddiasıyla yargılanan ve beraat eden yayınevi sahibi Tanrıkulu, yazar Ergün Sönmez’in kaleme aldığı “Kapitalizmin Emperyalist Sürecinde Kürt Özgürlük Hareketi ve PKK’nin Rolü” kitabı nedeniyle de İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. (EÖ/TK)