Bayrampaşa Cezaevi’nde 19 Aralık 2000’de düzenlenen “Hayata Dönüş Operasyonu” davasının 48. duruşmasında bugün Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
TIKLAYIN - Sadettin Tantan’dan mahkemeye üçüncü “mazeret” | Mahkeme tanıklıkta ısrarlı
Duruşmada, müdahil avukatlar, Milli Güvenlik Kurulu’ndan (MGK) mahkemeye gelen yanıta itirazlarda bulundu.
MGK mahkemeye, belge adı altında biri 1994, üçü 1996 tarihli dört basın bildirisi göndermişti. 28 Aralık 1994, 22 Mart 1996, 25 Temmuz 1996 ve 27 Ağustos 1996 tarihli basın açıklamalarında cezaevleriyle ilgili “sorunların çözümüne yönelik alınması gereken tedbirler hakkında kurula bilgi verildiği” ifade ediliyor. Birkaç cümlelik bu açıklamaların ne tarih ne kapsam ne de içerik olarak Hayata Dönüş Operasyonu’yla ilgisi yok.
Davanın müdahil avukatlarından Güçlü Sevimli bianet’e yaptığı açıklamada, MGK Genel Sekterliğinin bu yanıtının gerçeği saklamaya yönelik olduğunu ifade etmişti: “Mahkeme müzekkeresinde, MGK’ya, operasyonla ilgili alınan karar olup olmadığını sormuştu, gönderdikleri yanıt karar değil, basın açıklaması. O da operasyonla ilgili değil, yıllar öncesinden...”
“Yanıtı gönderen hakkında işlem yapılmalı”
Bugünkü duruşmada söz alan Avukat Several Ballıkaya, “Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğince verilen yanıt gerçeğe aykırı olduğundan cevabı veren şahıs hakkında işlem yapılmasını talep ediyoruz” dedi.
Ballıkaya, daha önce tanık olarak ifade veren alınan Aytaç Yalman’ın beyanlarının da eklenerek MGK’ya yeniden müzekkere yazılmasını istedi.
Dönemin MGK üyesi, karar alındığını açıkladı
Avukat Güçlü Sevimli de “Dönemin MGK üyesi Aytaç Yalman, operasyonla ilgili Milli Güvenlik Kurulu kararı olduğunu açıkça beyan etmişti. MGK’dan gelen yazı gerçeği yansıtmıyor” diye konuştu.
Mahkeme talepler uyarınca, MGK’ya, Aytaç Yalman’ın beyanlarının da eklenerek yeniden müzekkere yazılmasına ve operasyonla ilgili “gündeme alınan, gündeme alındığı halde karar alınmayan, gündeme alınıp karar alınan her türlü belge, doküman ve bilginin gönderilmesine” yönelik ara karar aldı.
Gelecek duruşma 11 Mayıs 2023’te görülecek.
Yalman: Operasyon MGK kararıyla gerçekleştirildi
Dönemin Jandarma Genel Komutanı Aytaç Yalman, operasyonla ilgili 18 Eylül 2013’te Bodrum 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “tanık” sıfatıyla ifade vermişti.
Olayın üzerinden 13 yıl geçtiğini ve detayları hatırlamadığını söyleyen Yalman “Adalet, Sağlık ve İçişleri bakanlıklarının ortak koordinasyonu, MGK’nın kararı ile gerçekleştirilen operasyonda görevim sadece operasyonun sınırları, maksadını mekan ve zamanını koordine etmekti. Bunun haricinde operasyonun başında bizzat bulunmadım. Jandarma, bölge komutanlıklarına gerekli emirleri ve talimatları verdim. Plan ve icra aşamasında benim herhangi bir daimim yoktur, olayı raporlarla takip ettik” beyanında bulunmuştu.
TIKLAYIN - “Ecevit operasyon öncesi ‘Kılıcınız keskin olsun’ dedi”
Ayrıca, “Rahmetli Başbakan Ecevit bu operasyonla ilgili TBMM’de ‘Uzun yılların birikimi ve devletimizin utancı olan cezaevleri sorunu hükümetimiz döneminde çözüm yoluna girmiştir. Cezaevleri koğuşları dünden itibaren devlete meydan okuyan terör karargahları durumundan çıkarılmıştır’ demiş ve tüm güvenlik güçlerini kutlamıştı” dedi.
İl Jandarma Komutan Yardımcısı da kabul etti
Yine tanık olarak ifade veren, dönemin İstanbul İl Jandarma Komutan Yardımcısı Mehmet Polat da “O tarihte Jandarma Genel Komutanı Aytaç Yalman’dı ve cezaevindeki olaylar ülkenin gündemindeydi. Konu, MGK’nın da gündemine gelmiş ve cezaevlerine operasyon yapılması görüşülmüş. Hükümet bu konuda bir tavsiye kararı almış. Ben MGK’da olmadığım için daha sonra öğrendim” demişti.
Bu beyanların ardından da mahkeme, o yılda da MGK’dan kararları istemiş ancak yanıt alamamıştı.
Mahkemenin MGK ile imtihanı |
MGK kararının dosyaya girmesi, müdahil avukatların yargılamanın başından beri öncelikli taleplerindendi. Ancak son döneme dek mahkemeler MGK’ya müzekkere yazmayı reddettiler veya MGK’dan hiç yanıt alınamadı. Bu son yanıt, mahkemenin ikinci müzekkeresine gelen yanıttı. MGK’nın ilk müzekkereye yanıtı “elimize belge bulunamadı” şeklindeydi. Bu yanıtın ardından ve duruşmada Ertosun’un ifadesine dayanarak müdahil avukatlar mahkemeden daha ayrıntılı yanıt talep etmesini istedi. MGK, bu son yanıtını ikinci müzekkereye verdi ancak yine bir bilgilendirme yapmamış oldu. |
“MGK kararı en yetkili ağızlardan doğrulandı”
Avukat Güçlü Sevimli, dönemin en yetkili ağızlarından, operasyonla ilgili MGK’da karar alındığının beyan edildiğini belirtti:
“Aytaç Yalman, 2013 yılında bu yönde beyanda bulundu. Üç celse önce ifade veren dönemin Ceza ve Tevkifevleri Müdürü Ali Suat Ertosun da operasyonun MGK’da görüşüldüğünü açıkladı. Ertosun duruşmadaki ifadesinde operasyonun devlet kararı olduğunu söyledi. Sadece onlar değil, davada yargılanan binbaşı ve albay düzeyindeki sanıklar da bu beyanda bulundu, hatta kendilerini ‘devlet kararını uygulamakla’ savundular. Belki gelecek duruşmada tanık olarak dinlenecek olan dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan da bu yönde bir ifade verebilir.”
Ertosun: MGK'da operasyon tavsiyesi verildi |
Dönemin Ceza ve Tevkifevleri Müdürü Ali Suat Ertosun, 19 Nisan 2022 tarihli duruşmadaki beyanında, operasyonu yapanın Adalet Bakanlığı ve Ceza ve Tevkifevleri Müdürlüğü değil, İçişleri Bakanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı olduğunu söyledi: “Operasyonu yapan İçişleri Bakanlığıdır, Jandarma Genel Komutanlığıdır. Bu konu MGK’da görüşüldü. Bakanlıklar ayrı toplantılar yaptı. O zaman Adalet Bakanlığı’nda, İçişleri Bakanlığında toplantılar yapıldı. Sağlık Bakanlığı temsilcileri katıldı. Operasyondan uzun bir süre önce yapılan MGK’da operasyon tavsiyesi verildi.” |
Korgeneral: MGK'da görüşüldü, hükümet kararıydı |
O dönem Ankara’da Jandarma Genel Komutanlığında Kurmay Başkan olarak, Korgeneral rütbesiyle görev yapan Yusuf Soybaş, tanık verdiği ifadede yine operasyonun MGK kararı olduğunu söylemişti: “Öğrendiğime göre bu konu Milli Güvenlik Kurulunda görüşülmüş, bununla ilgili Adalet Bakanlığı, İçişleri bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının müşterek olarak hazırladıkları bir hükümet kararı doğrultusunda olayların önlenmesi amacıyla operasyon kararı alınmış, o tarihte tahminen 20 kadar cezaevinde eşzamanlı olarak operasyon harekatı yapıldı. Ben Kurmay Başkanı olarak o zaman Jandarma Genel Komutanı olan Aytaç Yalman’ın emirlerini yerine getirmekten ibarettir bunun dışında benim başka bir yetkim de yoktur.” |
TIKLAYIN - “Yargı 22 yıldır operasyonun ardındaki iradeyi koruyor”
TIKLAYIN - “Hayata Dönüş” hakkında ne biliyorsunuz?
(AS)