Gazeteci Abdurrahman Gök'ün mesleki faaliyetleri ve itirafçı Ümit Akbıyık'ın beyanları gerekçe gösterilerek "örgüt üyesi olmak" ve "örgüt propagandası yapmak" iddialarıyla yargılandığı davanın sekizinci duruşması Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Gök ile avukatları Resul Tamur ve Mehmet Emin Aktar duruşmada hazır bulundu. Sınır Tanımayan Gazeteciler, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) ile bazı gazeteciler de duruşmayı izledi.
Gök, yurt dışı yasağı nedeniyle mesleki açıdan zorlandığını söyledi. "Bazen düşünüyorum, cezaevinde olsaydım en azından dört duvar arasında olduğumu, bu nedenle mesleğimi yapamayacağımı bilirdim. Hem dışarıda olup hem mesleğimi yapamamam benim için çok ağır bir şey.” diyen Gök, yasağın kaldırılmasını talep etti.
Avukatlar Tamur ve Aktar da benzer talepte bulundu. Savcı, adli kontrol tedbirinin devamı yönünde mütalaa verdi.
Gök, "Daha önce karar duruşmasına kadar duruşmalara katıldım. Ardından açılan davada da her duruşmaya katıldım. Burada doğdum, büyüdüm, mesleğimi burada icra ettim. Yurt dışı yasağımın kaldırılmasını istiyorum” diye belirtti.
Mahkeme, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nda açılan soruşturmanın akıbetinin sorulmasına karar verdi. Adli kontrol tedbirinin kaldırılması yönündeki talebi reddeden mahkeme, duruşmayı 25 Kasım’a erteledi.
"Türkiye yargısında olağanlaştırılmış bir pratik"
Duruşma sonrası konuşan Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu, Gök’ün 2017 Newroz’unda Kemal Kurkut’un polis tarafından öldürülüşünü görüntülemesinin ardından hedef olduğu söyledi.
Önderoğlu “Abdurrahman Gök’ün davasında, haber iletişiminin suç haline getirildiği ve iddiaların çoğu kez ayartılmış gizli tanığa yükletildiği biçiminde habercinin toplumda işlevsizleştirilmesine dönük hukuka aykırı ancak Türkiye yargısında olağanlaştırılmış bir pratiği gözlemliyoruz. Ülkede veya sınır ötesinde güç şartlarda kamuoyuna bilgi taşımış ancak Kemal Kurkut’un polisçe öldürülmesini görüntülemesinin ardından özel hedef yapılan gazetecinin daha fazla hırpalanmamasını talep ediyoruz” diye konuştu.
Ne olmuştu?
Abdurrahman Gök, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında 25 Nisan 2023 günü aralarında gazeteci, siyasetçi, hukukçu, sendikacı, sanatçı ve insan hakları savunucularının bulunduğu 128 kişiyle birlikte gözaltına alındı.
Emniyetteki ifade işlemlerinin ardından 27 Nisan günü adliyeye sevk edildi. Meslektaşı Beritan Canözer, Mehmet Şah Oruç ve Remzi Akkaya ile birlikte “örgüt üyeliği” suçlamasıyla tutuklandı.
İddianamesini Haziran 2023’te hazırladı. 14 sayfalık iddianamede "terör örgütü üyeliği" ve "terör örgütü propagandası" suçlaması vardı.
Savcılık bu suçlamalara gerekçe olarak herkesin internetten sipariş edebileceği kitapları, çalıştığı kurumun kendisi için yaptığı SGK kaydını, haber peşinde gittiği Kuzey Suriye’de çektiği fotoğrafları delil olarak gösterdi. Ayrıca dosyayı 800'den dosyada beyanı olan Ümit Akbıyık’ın ifadesi üzerine kurdu.
Tutuklandıktan 7 ay sonra 5 Aralık 2023'te görülen ikinci duruşmada tahliye edildi.

Abdurrahman Gök kimdir?
(HA)









.jpg)
