Click here to read the article in English / Haberin İngilizcesi için buraya tıklayın.
Hatay’daki Gezi direnişi sırasında gaz fişeğiyle vurularak öldürülen Abdullah Cömert davasında gerekçeli karar yazıldı. Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi kararında, gaz silahını “öldürmeye elverişli olmayan silah” olarak tanımladı.
Hakim Turgut Gök ise karara karşı oy kullandı ve “Sanığın suçunun niteliğinin sayın çoğunluğun kabulü olan kastın aşılması suretiyle öldürme suçu değil, olası kasıtla öldürme suçu olduğu görüşündeyim” dedi.
Sanık polis Ahmet Kuş’a 14 Mart’taki son duruşmada “kastın aşılması suretiyle öldürmek” suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezası verilmişti. Polis Kuş tutuklanmadı, sadece yurtdışına çıkış yasağı konuldu.
Mahkeme: Zarar verir, öldürmez
Cömert ailesinin avukatı Hatice Can kararla ilgili yaptığı açıklamada, “Mahkeme, sanık polis Ahmet Kuş’un Abdullah Cömert’i öldürme eylemini kasıtlı olarak yaptığını kabul etti ancak kasıtlı hareketle amaçlananın öldürme değil yaralama olduğuna, sonucunda ölümün gerçekleştiğine kanaat getirdi” dedi.
Mahkemenin tanımı şöyle:
“Gaz tüfeğinde kullanılan gaz fişekleri, yapıları itibariyle savunmada veya hücumda kullanılan, doğrudan öldürücü etkisi olan bir madde değildir.
Gaz fişeğinin üzerinde ‘Tip 1 açık alanlar için gaz fişeği doğrudan insanların üzerine ateş etmeyiniz’ şeklinde yazının bulunduğu görülmekle, bu fişeğin insana zarar verebileceği belirtilerek, doğrudan ateş edilmesi istenmemektedir.”
Üretici firma “öldürebilir” diyor
Avukat Can şöyle konuştu:
“Mahkeme bu yoruma ulaşırken gaz tüfeğini öldürmeye elverişli olmayan silah olarak tanımladı. Mahkemenin bu yorumuna katılmak mümkün değil.”
“AM-600 tipi silahlara ilişkin Brezilya menşeli üretici Condor firmasının sağladığı kullanım kılavuzunda ‘Uygun olmayan bir biçimde kullanılması durumunda, ciddi zarara veya ölüme yol açabilir’ ibaresi yer alıyor.”
“Aynı uyarı, Condor tarafından üretilen ve Abdullah Cömert’in ölümüne neden olduğu Adli Tıp raporu ile belirlenmiş bulunan GL-202 serisi gaz kapsülüne ilişkin broşürde de yer alıyor: ‘Doğrudan insanların üzerine fırlatmayınız, zira öldürücü olabilir.’
Cömert ailesi itiraz edecek
Avukat Can, kararı temyiz edeceklerini belirtti:
“Sanık polisin kasten öldürmeden ceza alması gerektiği konusunda ayrıntılı esas hakkında görüş hazırlamış ve soruşturma aşamasında da yargılama sırasında da bunu açıklamıştık.
Hala böyle olması gerektiğini düşünüyoruz ve kararı da bu açıdan temyiz etmiştik. Şimdi gerekçeli kararın tarafımıza tebliğ edilmesinin ardından da aile avukatları olarak bizler de gerekçeli temyiz dilekçemizi sunacağız.”
Karşıoy: Kasten öldürmeden suçlu, tutuklanmalı
Mahkeme üyesi Turgut Gök bu karara karşıoy yazdı.
Karşıoy yazısında, Abdullah Cömert’in öldürülmesi “kasten öldürme” olarak tanımlandı.
Hakim Gök ayrıca, sanık polis Kuş’un tutuklanması gerektiğini de ifade etti:
“…kamu görevlisi olan sanığın görevi gereği elinde bulundurduğu araç ve gereci kullanmak suretiyle olası kasıtla öldürme suçunu işlediği sabit olduğundan, eylemine uyan TCK'nun 81/1, 21/2, 266/1, 53 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına;
sanığın üzerine atılı suçun niteliği, CMK'nun 100/3 maddesinde sayılan suçlardan olması, mevcut delil durumu, hakkında hükmolunan ceza miktarı nazara alınarak, hükmen tutuklanmak üzere CMK'nun 94. maddesi gereğince hakkında yakalama emri çıkartılmasına karar verilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan, sayın çoğunluğun aksi yöndeki görüş ve uygulamasına katılmıyorum.”
Gerekçeli kararda ise “sanığın polis memuru olması, sabit adresinin bulunması, delilleri karartma ihtimali bulunmaması” nedeniyle tutuklama talebini reddetmişti.
Ne olmuştu? |
Hatay'da Gezi direnişi sırasında 3 Haziran 2013'te gaz bombasıyla vurularak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Cömert'in ölümüyle ilgili soruşturma 14 Nisan 2014'te tamamlandı. Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianameye göre, polis Ahmet Kuş hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 81/1. Ve 21/1. maddeleri uyarınca "olası kastla insan öldürmekten" dava açıldı. Davanın ilk duruşması 4 Temmuz'da Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Ancak Kuş'un avukatı ilk duruşma öncesi yaptığı başvuruyla, davanın başka ile nakledilmesi talebinde bulundu. Cömert'in avukatı Hatice Can, bu kararla adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini açıkladı. Ancak avukat Can'ın itirazı dikkate alınmadı ve Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin kararıyla dava Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne nakledildi. Mahkeme Balıkesir'de yapılırken, tanıklar ve aile Hatay'dan, sanık polis Ahmet Kuş da Mersin'den davaya katıldı. Sanık polis Kuş'un tutuklanması talepleri her duruşmada reddedildi. “İyi hal” indirimi de gözönüne alınarak 16 yıllık cezası 13 yıl 4 aya indirilen ve kararla da tutuklanmayan Kuş hakkında adli kontrol hükümleri uygulanmasına karar verildi. |
(AS)