"Beni anlayabilmeniz için benim yerimde olmanız gerekir. Dünyanın her yerinde çocuklar okula giderken beni okulumdan kopardılar. Ben cezaevinde zor şartlar altında kalıyorum. Bu bir şaka gibi geliyor; artık bu şaka bitsin."
Diyarbakır mahkemesi, bir gösteriye katıldıkları gerekçesiyle “terör örgütü üyeliği”yle yargılanan yaşları 16 ve 17 arasında değişen dört çocukla ilgili davayı erteledi ve çocukların tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Çocukların avukatları Meral Danış Beştaş, Mahsuni Karaman ve Muharrem Erbey çocukların yetişkin gibi yargılanmasına olanak veren Terörle Mücadele Yasası'nın iki maddesinin Anayasa Mahkemesine götürülmesi talep etti.
Menderes Yılmaz, Selahaddin Menteş ve Ömer Adil Küçük'ten oluşan mahkeme heyeti kararı önümüzdeki duruşmaya bıraktı. 2006'da yasada yapılan değişiklikle, 15-18 yaşındaki çocukların çocuk mahkemesi yerine Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasının önü açılmıştı.
Davanın beşinci duruşması 12 Mart'ta görülecek.
"Hukuksuz karar"
Duruşmayı izlemek üzere farklı illerden gelen hak savunucuları ve avukatlar, altı aydır tutuklu olan çocukların tahliye edilmemesi için hiçbir gerekçe olmadığını belirterek, çocukların özgürlüğünden yoksun bırakılmasının temel haklarını ihlal ettiğini söyledi.
Çocuklar 14 Temmuz 2008'de, Demokratik Toplum Partisi (DTP) milletvekillerinin PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik kötü muamele iddialarını kınamak üzere düzenlediği basın açıklamasında polisin müdehalesinin ardından çıkan olaylarda gözaltına alınmıştı.
Tepkiler
Duruşmayı takip eden hukukçular ve hak savunucuları karara tepki gösterdi.
Avukat Reyhan Yalçındağ, bianet'e, “Bu coğrafyada polisin birçok çocuk öldürdüğünü gördük. Uğur Kaymaz buna örnek. 28 Mart 2006 olaylarında öldürülenlerin yedisi çocuktu. Şu an tutuklu tek bir polis yok; bu çocuklarınsa tutukluluğu polis ifadeleri kanıt gösterilerek devam ediyor. Bu iki durumu yan yana koyun ve karar verin” dedi.
Ankara Barosu avukatlarından Türkay Asma da “Çok kötü bir karar” dedi. “Tutukluluğun devamı için hiçbir hukuksal neden yok.”
İstanbul Barosu avukatlarından Mebuse Tekay da “Hukuk herkese eşit uygulanmalı; ayrımcılığa araç olmamalı” diye ekledi. “Türkiye'nin batısında gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefetten yargılanan çocuklar, aynı durum Diyarbakır'da gerçekleşince terör örgütü üyeliğiyle suçlanıyor.”
İnsan Hakları İzleme Örgtütü (HRW) Türkiye temsilcisi Emma Sinclair-Webb de uzun tutukluluğun kaygı verici olduğunu, uluslararası standartların uygulanmadığını belirtti. “Tutuklama çocuklar için son çare olmalı.”
"Takipçisiyiz"
Çocuklar İçin Adalet Girişimi adı altında toplanan hak kuruluşlarının temsilcileri duruşmayı izledi ve ardından çocukların yakınlarının katılımıyla bir basın açıklaması yaparak "çocuk adalet sistemi ilkeleri"nin hayata geçirilmesini istedi.
Gündem Çocuk Derneği'nden Esin Koman, İnsan Hakları Ortak Platformu'ndan (İHOP) Ezgi Koman, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği'nden Emrah Kırımsoy, Özgürlüğünden Yoksun Gençlerle Dayanışma Derneği'nden (ÖZGE-DER) Berin Çanlı ve avukat Filiz Berker, Vakit Geldi grubundan Emine Uşaklıgil ve Melek Taylan, Ankara Barosu'ndan Sabit Aktaş duruşmadaydı.(EÜ)