Haberin İngilizcesi için tıklayın
9 Eylül 2011’di. Adıyaman’da Gerger Fırat ismiyle gazete çıkartan Hacı Boğatekin, 12 Haziran’daki genel seçimde AKP’den Milletvekili seçilen Mehmet Metiner hakkında bir yazı kaleme aldı.
Başlığına da "Oğul Memo… Sen nesin?" dedi. Yazının içerisinde Akit’in eski başyazarı ve cinsel istismardan hapis yatan Hüseyin Üzmez’in Metiner’e söylediği “Dönek misin, yoksa inek misin?” sözünü alıntıladı.
Ardından da “Gerçekten sen nesin? Önce İstanbul Belediyesi. Sonra Fazilet Partisi. Ardından Hadep Genel Başkan Yardımcılığı. Şimdi de Adalet ve Kalkınma Partisi... Peki bütün bunlar neyin nesi?” diye yazdı.
Yazı üzerine Metiner Boğatekin’e dava açtı. İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi Boğatekin’i Ocak 2013’te 3 bin 500 TL tazminata mahkum etti. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi de Mayıs 2014’te hükmü onadı.
Kararı AYM’ye taşıyan Boğatekin Kasım 2017’de hukuk mücadelesini kazandı. AYM "Dönek misin, inek misin” sözünün hakaret olmadığına hükmetti.
Kararda söylemin ağır olduğunu, incitici, şoke edici ya da rahatsız edici bir yanının bulunduğunu kabul etti. Ancak “Halka mal olmuş bir kişi olan müşteki için kabul edilebilir eleştiri sınırları, sıradan bir kimse ile karşılaştırıldığında daha geniştir” diyerek rahatsız edici de olsa siyasilere yapılan eleştirilerin cezalandırılmasının ‘caydırıcı etki’ doğuracağını savundu.
Cezanın toplumdaki ve kamuoyundaki farklı seslerin susturulmasına yol açabileceğini belirten AYM Boğatekin’in ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verdi.
Ayrıca kararın bir örneğinin İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesine ve Adalet Bakanlığına gönderilmesine hükmetti. Boğatekin ayrıca 3 bin 600 TL de tazminat kazandı.
Yerel mahkeme kararı tanımadı
Kararın ardından Hacı Boğatekin yeniden yargılama yapılması için yerel mahkemenin yolunu tuttu. Ancak yerel mahkeme AYM’nin kararını tanımadı ve yeniden yargılama talebini reddetti.
Yerel mahkemenin AYM’nin kararını tanımadığı kararlar arasında bu ilk değil. Daha önce de Adalet Bakan yardımcılığına atanan Akın Gürlek İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi hakimiyken CHP Milletvekili Enis Berberoğlu ve Barış Akademisyenleri hakkında çıkan AYM kararlarına uymamıştı.
İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi de benzer bir yoldan gitti. Bunun üzerine Boğatekin mahkemenin ret kararını istinafa taşıdı. Ancak istinaf mahkemesi de verdiği geçtiğimiz Kasım’da verdiği kararda yerel mahkemeyi haklı buldu. İstinaf mahkemesi “Anayasa Mahkemesi kararını uygulama zorunluluğu yok” dedi.
İstinaf Mahkemesinin kararını sonrası Hacı Boğatekin tekrar AYM’ye gitti. Avukatı Hüseyin Boğatekin aracılığıyla AYM’e başvurdu.
bianet’e konuşan avukat Hüseyin Boğatekin 2019’dan önce AYM’nin kararlar şablonlarında yeniden yargılama yapılması yönünde bir hüküm bulunmadığını, ancak Anayasaya göre mahkemelerin tekrar yargılama yapmak zorunda olduğunu söyledi.
Bu durumun yarattığı karışıklık nedeniyle AYM’nin artık şablonlarında ‘yeniden yargılama yapmak üzere’ diye belirttiğini söyleyen Hüseyin Boğatekin “Bu durum mağduriyet yaratıyor. Mahkemeler AYM kararlarına direniyor. Oysa ki mahkemelerin direnme yetkisi yok. AYM’nin de özellikle yeniden yargılama yaptım diye bir madde yazmasına da gerek yok. Her halükarda yeniden yargılama yapmak zorunda ve AYM'nin kararına uymak çok açık şekilde yasal zorunluluk.” diye konuştu.
(HA)