Antalya’nın mahalle arasında filizlenen bağımsız sahnesi Baküs, üçüncü kez Kısa Kısa Fest / Kısa Oyun Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Gençlerin yazıp yönettiği oyunlarla dolu festival, 27 Temmuz’a dek sürecek.
Antalya’nın kalabalık merkezinden uzak bir mahallede, adeta gizli bir çiçek gibi açan Baküs Sahne, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Kısa Kısa Fest / Kısa Oyun Festivali ile yine dikkatleri üzerine çekti. Festival, 12 Temmuz Cumartesi günü yapılan bir kokteylle açıldı. Ertesi gün, küçük ama etkisi büyük bu sahnede Kamboçya ve Dolma Biber adlı iki kısa oyun izleyiciyle buluştu.
Festival, 27 Temmuz Pazar günü saat 20.30’da Burak Tamdoğan ve Okan Ö. Cinemre’nin “Gazoz Ağacı” adlı doğaçlama performansıyla sona erecek.
Gençlerin sahnesi
Kısa Kısa Fest kapsamında sahnelenen oyunların çoğu, genç tiyatrocuların kaleminden çıkıyor ve yine onlar tarafından sahneleniyor.
Bu yıl festival programında on bir kısa oyun ve ayrıca iki okuma tiyatrosu yer alıyor. Bunlar arasında “Şemşiye”, “Kendini Suçlama”, “Meryem Hanım Durdu”, “Otopsi”, “Tanrının Eli”, “Hüzün Kovan Kuş”, “Mülakat”, “Boşalma” ve “Hindistan Cevizli Gofret Masalı” öne çıkan yapımlar arasında.
Festival, Türkiye’de bir ilk olma iddiasını taşıyan yapısıyla, genç tiyatroculara sahne sunmanın yanı sıra izleyiciye de yeni bir tiyatro deneyimi sunuyor.
Baküs Sahne sadece bir tiyatro mekânı değil; aynı zamanda Antalya’nın kültürel mirasına katkıda bulunan bir yaşam alanı. Antalya’nın deniz-kum-güneş üçlüsünün ötesindeki tarihsel ve kültürel derinliğini hatırlatan bu sahne, mahallesinde yaşayanlara ilham veren bir merkez işlevi görüyor.
Kentin binlerce yıllık geçmişine ev sahipliği yapan Kaleiçi ve çevresindeki antik yerleşimlerle birlikte Baküs Sahne, bu tarihsel devamlılığın güncel bir halkası olarak işliyor. Sanatla, edebiyatla, müzikle, bilimle ilgilenen herkes için bir buluşma noktası olan mekân, mahalle kültürünün sanatsal bir yansıması haline geliyor.
2019 yılında Op. Dr. Ö. Okan Cinemre tarafından kurulan Baküs Sahne, ismini Yunan mitolojisindeki Dionysos’un Roma’daki karşılığı Bacchus’tan alıyor. Doğa, yaşam, üretkenlik ve özgürlüğün simgesi olan bu figür, sahneye hem isim hem de ruh vermiş. Okan Cinemre, Sivas ve Ankara’daki sanat çevrelerinden edindiği deneyimlerle Antalya’da da benzer bir yapı kurmak istemiş ve bu girişimiyle gençlerin önünü açmış.
Bugün Baküs Sahne, tiyatronun yanı sıra sinema laboratuvarlarından oda konserlerine, felsefe ve bilim toplantılarından edebiyat buluşmalarına dek geniş bir etkinlik yelpazesiyle kentlilere kapılarını açıyor.
Profesyonel Ruh, Amatör Heyecan
Baküs Sahne’nin sanat yönetmenliğini yürüten Osman Utku Atış, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu bir tiyatro insanı. Onun öncülüğünde dekor, müzik, makyaj ve ışık gibi tüm sahne unsurları profesyonel bir çizgide ele alınıyor. Bu titiz çalışma, sahneye çıkan her yapımda kendini hissettiriyor.
Geçtiğimiz yıl sahnelenen “Gömücüler” ve “Bazı Detaylar” oyunları, Yeni Tiyatro Dergisi tarafından Yeni Nesil Tiyatro Ekibi Ödülü’ne layık görülmüş, “Gömücüler”deki performansıyla Batuhan Kodaloğlu ise Gelecek Vadeden Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazanmıştı. Bu yıl sahnelenen oyunlar arasında “Satın Almamayı Tercih Ederim”, “Ucubet’ül Acayip” ve “Baklava” gibi yapımlar da bulunuyor.
Mahalleden sanata
Baküs Sahne’nin en önemli özelliklerinden biri, bulunduğu mahalle ile kurduğu güçlü bağ. Burada sadece tiyatro izlenmiyor, aynı zamanda mahalleliyle birlikte bir yaşam kültürü inşa ediliyor. Geçmişte gönüllü olarak katılınan mahalle evlerinde çocuklara diş sağlığı eğitimi verilir, kadınlara kadın doğum uzmanları tarafından bilgilendirme yapılırken, şimdi aynı ruh Baküs Sahne’de sanat yoluyla sürdürülüyor.
Bu yönüyle Baküs, hem gençler hem de yetişkinler için bir öğrenme alanı, bir ilham kaynağı ve bir buluşma noktası. Mahalleliyle bütünleşmiş bir sanat alanı olarak, kentin kültürel nabzını tutuyor.
Kısa Oyun Festivali ve Baküs Sahne’nin hikâyesi, sanatın dönüştürücü gücünü yeniden hatırlatıyor. Sanatın sadece büyük salonlarda, büyük bütçelerle yapılmadığını; küçük bir sahneden de koca bir dünyaya açılmanın mümkün olduğunu gösteriyor.
(EMK)
