Londra'da, Stoke Newington Common'da bulunan Sivas Madımak Şehitleri Anıtı'nın yenilenmesi nedeniyle 27 Eylül'de bir tören düzenlendi. Törende ilk olarak öldürülenlerin anısına saygı duruşunda bulunuldu.
Londra'da Türkiyelilerin yoğun olarak yaşadığı Stoke Newington Common'daki park alanındaki törende konuşan İngiltere Alevi Kültür Merkezi ve Cemevi Başkanı İsrafil Erbil, kamuya açık alanda yer alan anıtın bu özelliği ile Avrupa'da bir benzerinin daha olmadığını söyledi. "Pir Sultan Abdal heykeli Sivas'ta yıkıldı, ama bugün dünyanın merkezlerinden Londra'da Sivas Şehitleri Anıtı var. Bu Türkiye'nin ayıbıdır! Anıt, dünya kamuoyu nezdinde yobazlığı ve devletin sorumluluğunu teşhir ediyor. Birleşik Krallık'ta yaşayan 250 bine yakın Alevi'ye düşen görev, Sivas Şehitleri Anıtı'na sahip çıkmaktır. Kimliğimizin bir göstergesi, çocuklarımıza inancımızı, kültürümüzü anlatırken sürekli referans verilmesi gereken bir unsurdur."
Erbil belediyeye yaptıkları başvuru kabul edildiğinde Sivas'ta katledilenlerin isimlerinin doğum tarihleri ile birlikte anıta yazılacağını da belirtti.
Farklılıklarla bir arada yaşanmalı
Törene Türkiye'den katılan 'dede' Dertli Divani ise Erbil'in ardından söz aldı: "Dünyanın her yerinde insanlar farklılıkları ile kardeşçe bir arada yaşayabilmeli. Maalesef, Türkiye'de bunu sağlamak mümkün olmadı. Son açılımlar da 'saçılım' ile bitti."
Divani, zorunlu din dersleri ve ders içeriğinin Alevileri asimile etme amacı taşıdığını vurguladı: "Devletin dini olmaz. Hiçbir inanç, devlet tarafından dikte edilmemeli. Türkiye okullarında yapılan tek inanç merkezli din eğitimi kabul edilemez. Kaygı verici asimilasyon politikalarının sacayağı zorunlu ve tek inanç merkezli din dersleridir."
Türkiye'den gelen bir başka "dede" olan Mehmet Turan ise anıtı, "yeni bellek noktası" olarak niteledi.
Bir olma cesareti
Törene Almanya'dan katılan, Sivas katliamında yaşamını yitiren Hasret Gültekin'in, o tarihte hamile olan eşi Yeter Gültekin ise, katliamın faalleri ile siyasi iktidarların ideolojik bağına dikkat çekti. Gültekin, "Failler, bugün siyasal iktidarı elinde bulunduranlara, 'avukatlarına' güvenerek yaptılar katliamı. Sözde aranan, katliam sanığı Cafer Erçakmak'ın Sivas'ı terk etme gereği bile duymaması, katliamın failleri ile kurbanlarının isminin aynı yere yazılabilmesi, bir diğer katliam sanığının İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde gişe memuru olarak çalışabilmesi başka türlü nasıl mümkün olabilirdi? Türkiye tarihi boyunca, yeri geldiğinde birbirlerini boğazlayan siyasi partiler, konu bize geldiğinde kardeş oldular. Çocuklarımızın bunları yaşamaması için, onlar gibi bir olma cesaretini göstermeliyiz. Bugün, hâlâ mazlumdan yana olma cesaretini gösterebilen insanlar var. Yaşama sevincimizi bundan devşiriyoruz" şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından, Dertli Divani ve Mehmet Turan nefes okurken, İngiltere Alevi Kültür Merkezi Semah Grubu'ndan bir grup, semah yaptı. (RAS/YY)