Mardin’in Derik ilçesinde 13 kişinin öldürülmesiyle suçlanan Ankara Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Musa Çitil ile ilgili yargılamanın son duruşmasında savcı mahkemenin talebi üzerine mütalaa verdi, beraat istedi.
Çorum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmayla ilgili bianet’e bilgi veren İnsan Hakları Derneği (İHD) Mardin Şube Başkanı, avukat Erdal Kuzu, “Sürpriz değil, beklediğimiz bir mütalaaydı. Mahkemenin sanıkları aklamaya yönelik bir yargılama yaptığını baştan beri söylüyorduk” dedi.
“Mahkeme suçları meşru görüyor”
Kuzu şöyle devam etti:
“Muhtemelen sanık da bu yargılama sonunda ‘aklanmış’ olacak. Beraat edebilir. Türkiye’deki yargı zihniyetiyle, bu yargılamada da hakkaniyete uygun ceza çıkması mümkün değil.”
“Mahkeme sanığın suçlarının tamamının devlet adına yapılmış filler olduğunu ve meşru gördüklerini bugüne kadarki tutumuyla ortaya koydu. Beyanlarımızı gelecek celse sunacağız ama adaletin tecelli edeceğine dair beklentimiz yok.”
“Delil eksikliğinden” beraat talebi
Savcı, mütalaasında "Sanığın üzerine atılı suçları işlediğine ilişkin soyut beyanlar haricinde mahkumiyete yeter kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğini” belirtti. Müşteki avukatları, mütalaaya karşı beyanları olduğunu belirterek mahkeme başkanından ek süre talep etti.
Mahkeme Başkanı Süreyya Saygın, süre talebini kabul etti, sonraki duruşmanın 21 Mayıs’ta olduğunu açıkladı.
Ne olmuştu?
Derik ilçesinde 1993-94 yılları arasında öldürülen 13 köylüyle ilgili dönemin Derik Jandarma Komutanı Tuğgeneral Çitil hakkında dava açıldı.
Mardin Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava daha sonra Adalet Bakanlığı'nın talebi ve Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin onayı ile “güvenlik gerekçesiyle” Çorum'a taşındı.
Hazırlanan iddianamede, Çitil hakkında 13 kez ağırlaştırılmış hapis cezası isteniyor. İddianamede ayrıca, Çitil'in öldürülen köylüler ile ilgili "terörist" diye tutanak tuttuğu belirtiliyor.
Davanın ilk duruşması, 11 Ekim 2012’de Mardin'de görülmüştü.
Tecavüzden AİHM’de mahkum
Musa Çitil, 1993’te Derik ilçesi Taşıt köyünde yaşayan Şükran Aydın’a tecavüz etmekle de suçlanmıştı. Olay Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşındı, Türkiye mahkum oldu.
Şükran Aydın, olayın gerçekleştiği dönemde 17 yaşındaydı, ailesiyle birlikte jandarma bölge merkezine 10 kilometre uzaklıktaki Taşıt köyünde yaşıyordu. Olaydan önce köyün dışına hiç çıkmamıştı.
Aydın, 29 Haziran 1993’te babası ve yengesiyle birlikte evlerine yapılan baskında gözaltına alındı. Üç gün gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakılan Aydın, dönemin Derik Jandarma Komutanı Çitil’in kendisine tecavüz ettiğini söyleyerek 8 Temmuz 1993’te Mardin Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Ancak savcılık takipsizlik kararı verdi. Aydın, iç hukuk yollarının tükenmesi üzerine AİHM’e başvurdu.
AİHM’deki yargılama sonunda Türkiye, Aydın’ın iddiaları doğrultusunda gerekli incelemeleri yapmadığı ve olay sonrası geçerli ve detaylı bir rapor alınmadığı gerekçesiyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 3. ve 13. maddelerinin ihlal edildiğine karar verdi. Türkiye, Aydın’a 25 bin sterlin tazminat ödemeye mahkûm oldu.
Bu karardan sonra harekete geçen Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı, Çitil hakkında tekrar iddianame hazırladı, dava açıldı. 6 Kasım 1997’de Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan yargılama sonunda mahkeme, Çitil’in yine delil yetersizliğinden beraatına karar verdi.
Çitil hakkında verilen beraat kararının bozulması için hem savcı, hem de Aydın’ın avukatları Yargıtay’a başvurdu. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Askeri Ceza Yasası’nın 152/2 maddesindeki “Irz ve iffete tecavüz eden askeri şahıslar hakkında TCK’nın 8. bendindeki cezalar tatbik olunur” hükmünü hatırlatarak suç tarihinde Derik İlçe Jandarma Komutanı olan sanık hakkındaki kamu davasına bakma görevinin Askeri Ceza Mahkemesi’ne ait olduğuna ve yerel mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerektiğine hükmetti. Yapılan nihai yargılamalar sonunda Çitil beraat etti.
Çitil’in sanık olduğu başka bir dava da Mardin Ağır Ceza Mahkemesi’nden Adalet Bakanlığı’nın talebiyle ve Yargıtay’ın kararıyla Çorum’a nakledilmişti. Çitil, 405 asker sanık arasında yer aldığı davada Kasım 1993 ve 1994’te üç kez gözaltına alınan Ş.E.’ye her bir gözaltı sırasında işkence ve tecavüz etmekten yargılandı.
Failibelli.org sitesine göre, Ş.E.’nin işkence gördüğüne ve tecavüze uğradığına dair doktor raporlarının ve Musa Çitil hakkında aynı suçlamayla açılan başka bir davanın delil olarak gösterildiği ve Ş.E.’ye tecavüz ettikleri iddiasıyla 341’i er 64’ü rütbeli toplam 405 askerin yargılandığı dava 2003’te Mardin Ağır Ceza Mahkemesi’nde açıldı ve 23 Şubat 2005 tarihinde güvenlik gerekçesiyle Çorum’a nakledildi. Davanın sonunda tüm sanıklar beraat etti. (AS)
* AİHM’in Şükran Aydın kararının tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.
* Fotoğraf: Gazi Nogay / AA