Farklı sektörlerde üretilen mallar güneye gönderilirken hayvansal ürünler sağlık sertifikasına takıldı. Güneye balık gönderilmesini, Kıbrıs Cumhuriyeti yönetimi engellerken, 27 ton karpuz güneye gönderildi.
Güneye bugüne kadar toplam 27 bin kiloyu bulan 2 bin 400 Kıbrıs Lirası tutarında karpuz, 762.3 Kıbrıs Lirası tutarında tuvalet kağıdı, 232 Kıbrıs Lirası tutarında bin 160 kilogram kurşun kitlesi, 434.75 Kıbrıs Lirası tutarında 50 düzine çorap, bin 300 Kıbrıs Lirası tutarında 10 adet demir bahçe kapısı, 118 Kıbrıs Lirası tutarında 60 adet sepet ve 18 bin 415 kiloluk terra-umbra olarak adlandırılan boya taşı gönderildi.
Güneye gönderilen malların önemli bir bölümünün deneme amaçlı olduğu, bazı malların yüksek miktarda güneye gönderileceği öğrenildi.
Malların ihracatı için sertifika vermeye yetkili Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO), güneydeki alıcılarla kuzeydeki üreticileri bir araya getirmek için inisiyatif üstlendi.
KTTO Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Damdelen, kuruluşların bir araya gelerek ihracat koşullarını geliştirmesi için girişimlerde bulunduklarını açıkladı.
Karşılıklılık esasına aykırı uygulama
Damdelen, KKTC hükümetinin güneyden ithalatı engelleyen kararı kaldırmamasının "mütekabiliyet" (karşılıklılık) esasına aykırı olduğunu belirtti.
Kuzeyden güneye mal gönderilirken, güneyden kuzeye mal satılmasını engelleyen Yeşil Hat Tüzüğü'nün güneyle ticari ilişkilerde sorun oluşturduğunu vurgulayan Damdelen, Bakanlar Kurulu'nun bu kararı yeniden değerlendirmesini istedi.
Damdelen, "Yeşil Hat Tüzüğü'nde bize tanınan imkanlar aynen Kıbrıslırumlara da tanınmalı. Tüzük dışında kalan mallarla ilgili olarak Avrupa Birliği (AB) ülkelerine uygulanan gümrük kuralları, güneyden kuzeye geçen mallarda esas alınmalı" önerisinde bulundu.
Direkt Ticaret Tüzüğü'ne ihtiyaç var
Damdelen, Yeşil Hat Tüzüğü'nün işleyişine ilişkin şu bilgileri verdi:
* Yeşil Hat Tüzüğü, güneyle kuzey arasında mal satışıyla ilgili ticareti kolaylaştırıyor. Ancak, ticareti geliştirme çalışmaları tek taraflı olamaz.
* Yeşil Hat Tüzüğü bize ne veriyorsa, aynı hakları güneye de tanımamız gerekiyor. Yani, kuzeyden güneye hangi mal gidiyorsa, aynı çerçevede Güney Kıbrıs'a da bu hakkı tanımamız gerekir. Geriye kalan diğer ürünler de diğer AB ülkelerine uyguladığımız gümrük ve fonlar çerçevesinde ele alınmalıdır.
* AB ülkelerine direkt satış için Yeşil Hat Tüzüğü iyi bir argüman değil. Çifte vergilendirme ve çifte ofis masrafları, ithalat KDV'si gibi rekabet gücümüzü azaltan unsurlar, Kıbrıslıtürklerin karşısına çıktı.
* Direkt ticaret için Direkt Ticaret Tüzüğü'ne ihtiyaç var.
Rum yönetimi engelliyor
Bu arada, KKTC'ye yapılması öngörülen finansal yardım konusunda Kıbrıs Cumhuriyeti, "mal-mülk konusunu" öne sürüyor. Güneyli yetkililer, Rumlara ait mülklerde gerçekleştirilen üretime ve kurulan işletmelere yardım yapılmasının, mal-mülk edinme hakkına aykırı olduğunu savunuyor.
Damdelen, güneyli yetkililerin bu tavrını eleştirip bu tutumun büyük zorlukları da beraberinde getireceğini savundu.
Damdelen, "Direkt ticaret ve finansal yardım konusunda hukuki zorluklarımız var. Bunların hayata geçirilmesi için çalışırken, Aralık'tan önce Kıbrıs sorunun çözümlenmesiyle pek çok sorunun ortadan kalkacağını bilerek hareket etmeliyiz" dedi. (BB/YS)