"Silahlar Sussun, Çatışmalar Dursun" metninin imzacılarından, eski Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili, Kürt siyasetçi Tarık Ziya Ekinci, çözümün Anayasadaki vatandaşlık ve yerel yönetim tanımlarında yapılacak değişikliklerle olabileceğini söyledi.
PKK lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye getirilişinin 10. yılında, Güneydoğu'da protesto eylemleri yapılırken konuştuğumuz Ekinci'ye göre geçen sürede barış için kayda değer bir adım atılmış değil.
"Son olarak yapılan TRT Şeş açılımının bile hukuksal temeli yok. tamamen idari bir kararla açılan kanal gelecek yönetimin istemesi halinde kaldırılabilir. Operasyonları, bölgede sürdürülen çatışmaları da düşünürsek atılmış olumlu bir adımdan söz edemeyiz."
"Anayasanın 42. ve 66. maddelerinde değişiklik yapılmalı"
Ekinci, anayasada yapılacak değişikliklere vatandaşlığı tarif eden 66. maddeden başlanması gerektiğini belirtti.
"Anayasa 'Türk Devleti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk'tür' diyor. Resmi açıklamalara göre buradaki Türklük toplumu tarif eden bir deyim ve etnik bir yanı yok. Oysa bu açıklama geçersiz. Türkiye'nin kurucu önderlerinin açıklamaları, yapılan uygulamalar ve yasalar bu ifadenin etnik 'Türklüğü' kastettiğini gösteriyor. Bu ifade değişmeden Kürt sorununun çözümünden bahsedilemez."
"'Türkçe'den başka dille eğitim yapılamaz' diyen 42. maddenin de değiştirilmesi gerektiğini savunan Ekinci'ye göre Kürtlere yerelde özerklik tanınmasının önündeki en büyük engel anayasanın yerel yönetimleri düzenleyen 127. maddesi.
"Yerel yönetimlerin özerk ve yerinden yönetim ilkesi çerçevesinde yeniden düzenlenmesini sağlayacak bir uygulama yapılmadığı taktirde Kürtlere demokratik özerk yönetimin verilmeyecek."(BÇ/EÜ)