Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la ABD Başkanı George W. Bush arasındaki görüşmenin sonuçlarını değerlendiren Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, sınır ötesi operasyonun boyutlarının tartışılması yerine, Kürt sorununu konuşmamız gerektiğini düşünüyor.
Geçen hafta sonu yaklaşık 40 bin kişinin Ankara'da barış ve birlikte yaşamak için toplandığı gösterinin çağrıcılarından Gürsoy, Erdoğan-Bush görüşmesinin sonuçlarını şöyle değerlendiriyor:
"ABD'nin istihbarat sağlama güvencesi tekrarlanmış oluyor. ABD'nin sınırlı, noktasal bir operasyona ses çıkarmayacağı izlenimini edinmek mümkün. Üçlü bir askeri mekanizmanın kurulmasından söz ediliyor. Bunun bir güvence anlamına gelip gelmediğini kestiremiyorum; bir eşgüdüm olabilir."
Kürt sorunu çözülmeden PKK sorunu çözülemez: "Bence Kürt sorunu çözülmeden PKK sorunu çözülemez. PKK sorunuyla Kürt sorununun çözüm yolları aynı değil. Irak'tan Türkiye'ye saldırı yapılmış olması kabul edilemez. Buna bir önlem bulunması gerekiyor.
"Ama olayın aslı Türkiye'nin sınırları içinde. Bu dikkate alınmadan, bütün dikkatler yalnızca Kuzey Irak'a müdahaleye, müdahalenin boyutlarına indirgenirse, asıl sorunun boyutları da indirgenmiş olur."
Kamuoyu durumu yeterince kavramış değil: "Hükümetin tavrı kadar, Türkiye'deki kamuoyunun durumu da önemli. Türkiye'nin içinde bulunduğu durum, gerilimin potansiyel tehlikeleri nelerdir, bu ülkenin insanları tarafından yeterince kavranmış değil.
"Hükümet bu topluma göre bir irade belirleyecek. Tek sorumlu hükümet de değil. Emekli generallerin 'Kürt sorununu ihmal ettik' diyen itiraflarını duyunca, 'Bunu fark etmek için emekliliği mi beklemek gerekiyordu?' diye soruyor insan."
Kürt sorunu tartışılabilir hale gelmeli: "Ateşi düşürmeye çalışmak, Kürt sorununun tartışılabilir hale gelmesini sağlamak gerek. Şu an açık tartışma ortamı yok. Konuşmayı düşünen 'Bana vatan haini derler mi' kaygısını taşıyabiliyor. İktidarın, yetkililerin önce bu demokratik ortamı hazırlamaları gerek.
"Barıştan yana olanların işi giderek zorlaştı. Ama susmamak gerek. Ankara'da, 3 Kasım'da on binlerce kişi barış taleplerini, bir arada yaşama ümitlerini dile getirdi. Bunları sürdürmek gerek."
"Başladığımız noktaya dönüyoruz"
Gürsoy, 2005 yazında Kürt sorununa demokratik çözüm ve silahların susması için adım atılmasını isteyen, bunun için Başbakan Erdoğan'la Diyarbakır ziyaretinden önce görüşen heyette de yer alıyordu. Gündemde yine Kürt sorununun tartışılabilmesi için demokratik ortamın yaratılması vardı.
Gürsoy "Başladığımız noktaya dönüyoruz. Bu arada çok fırsatlar kaçırıldı" diyor.
"PKK'nin izlediği politikayı da anlamak mümkün değil. Vaktiyle Türkiye sınırları içinde ulusal bütünlüğe sadık çözümden yana olduğu tezleri savunuluyordu. Artık bu da ifade edilmiyor. Karşıda kan dökmeye kararlı, silahlı bir güç olduğu gerçeği var. O zaman da durum aynıydı. Silahlar susmadan ciddi adım atmak mümkün değil. Dağda silahlı insanların olduğu bir ülkede operasyonlar dursun demek de tutarlı değil." (TK/NZ)