Gülsüm Cengiz'den Bir Edebiyat Durağı: Küçükçekmece, Ahmet Şık ve Ertuğrul Mavioğlu'nun editörlüğünü yaptığı "Bu kitap o tuğla çekilsin diye yazıldı!"/ Duvar, Fatmagül Berktay'dan Düşünme Etiği, Leyla Bektaş'tan Limontepe'de Yaşamak, Büyümek, Beklemek ve Janet Barış'tan Yeni Türkiye sinemasından sınıfsal görünümler hayatın farklı alanlarından okumalar sunuyor.
Bir Edebiyat Durağı: Küçükçekmece
Gülsüm Cengiz, yayın yönetmeni: Güney Özkılınç, Yayın danışmanı: Yasemin Bektaş, Teknik Koordinatör: Halili İbrahim Sarp, Grafik Tasarım koordinatörü: Duygu Yenici, Grafik tasarım: Ahmet Erkin Gürlen, Kapak ve iç resimler: Aslı Akyüz, Küçükçekmece Belediyesi Kültür Yayınları, İstanbul, 399 s.
Mehmet Akif Ersoy, Yusuf Ahıskalı (1909-1983), Hasan İzzettin Dinamo (1909-1989), Afşar Timuçin (1939), Yaşar Kemal(1923-2015), Mıstık (1930-2000), İlhami Bekir, (1906-1984), Orhan Kemal (1914-Haziran 1970),Enver Gökçe (1920-1981), Eray canberk (1940), Ömer Açık (1980) Küçükçekmece'de yaşayanlardan.
Yanı sıra, Zihni Anadol, Çetin Altan, Kemal Tahir, Ara Güler, Ece Ayhan da Küçükçekmece, Menekşe ve Basınköy'de iz bırakanlardan.
1959'da Cağaloğlu'nda çalışan gazetecilerin kurduğu Basınköy SS: Gazeteci Evleri Yapı Kooeperatifi de Küçükçekmece ile sınır komşusudur ve Menekşe ile yan yanadır ki, onlarca gazeteci, karkatürist, grafiker, yazar, gazete sahibi, matbaa işçisinin adresi oldu. Uzun yazar-çizer listesinde kadın gazetecilerden Azize Bergin, Leyla Soykut, Necla Berkant ve Necla Seyhun da yer alıyor.
"Kimi Çukurova'dan, kimi Adana'dan, Kimi Erzincan'dan, kimi Mardin'den, kimi İstanbul'un bir semtinden geldiler Küçükçekmece'ye, Menekşe'ye, Basınköy'e... Burada yaşayıp yazdılar, eserler verdiler; sonra uzak iklimlere, başka yerleşimlere ya da sonsuzluğa kanat açtılar. Kuşlar gibi geçtiler Küçükçekmece'nin üstünden (Gülsüm Cengiz).
Duvar
"Bu kitap o tuğla çekilsin diye yazıldı!"
Sedat Peker'in itiraf, ifşaat ve iddialarına ilişkin
Türkiye İşçi Partisi araştırma raporu
Ahmet Şık, Bahadır Özgür, Ertuğrul Mavioğlu, Hakkı Özdal, Timur Soykan, Editör: Ahmet Şık, Ertuğrul Mavioğlu, Redaksiyon: Zübeyde Dizdar, Sayfa Düzeni ve Kapak: Yener Yentek, İleri Kitaplığı, Kasım 2021, 520 s.
“Sedat Peker’in, kendisinin de içinde yer aldığı Susurluk skandalından 25 yıl sonra gelen ifşa ve itirafları, Türkiye’nin ‘mafya-siyaset-devlet’ üçgeni içinde dipsiz bir bataklığa dönüştürüldüğünü ortaya koydu.
“Dünya tarihinde görülmemiş bir skandallar zinciriydi. Gazeteci cinayetindeki tetikçi arayışları… Yüz milyonlarca dolarlık kara para transferleri…Kara para ile çökülmüş lüks otellerdeki siyasiler, bürokratlar, mafya babaları ve oligarklar…
“Satılık mahkeme kararları, adli tıp kurumu raporları… Milyonlarca dolarlık rüşvet görüşmelerinin ses kayıtları… Siyasetçi otomobillerinin bagajlarına yüklenen paralar… İstanbul sokaklarında kasalarla taşınan kalaşnikoflar…
“Devletin damarlarında gezen milyar dolarlık uyuşturucu… Sınır ötesine taşınan silahlar… Onlarca isim, saymakla bitmeyen suçlar…
“Sonunda ortaya, bir tuğla çekilse yıkılması muhtemel olan kirli, kanlı duvarın, hayli kapsamlı ve güncel bir portresi çıktı. Ve bu kitap sadece okuyup, birbirimize dert yanmak için değil, o tuğlanın çekilmesi için hazırlandı." (Arka kapaktan)
Düşünme Etiği
Fatmagül Berktay, Yayıma Hazırlayan: Müge Gürsoy Sökmen, Kapak Tasarımı: Emine Bora, Metis Yayınları, Kasım 2021, 386 s.
Dünyayı sadece çağdaşlarımızla değil bizden sonrakilerle de paylaşıyoruz ve onu yaşanabilir bir yer olarak inşa etmek, korumak ve geleceğe bırakmak sorumluluğumuz var (Fatmagül Berktay).
“Dünya sevgisi, ona ihtimam gösterme, özgürlük aşkı gibi kavramlar politik etkinliğin temelini oluştururlar. Eğer kişi politikayla ilgiliyse veya politika teorisiyle uğraşıyorsa neredeyse otomatik olarak bu değerlerle ilgilenmek ve seçimler yapmak zorunda kalır. Politik teorinin değeri, doğrulanabilir öngörülerde veya kesinliği kendinden menkul yargılarda bulunmasında değil, ortak dünyayı anlamaya çalışarak, değerlendirerek, yorumlayarak siyasal yaşama anlamlı biçimde bilgi sağlamasında yatar.”
“Bu kitaptaki yazılar, verili kavramları ve varsayımları sorgulayarak, onları eleştirel aklın süzgecinden geçirerek 'zihnimizi genişletme' çağrısı yapıyor. 'Yeni ilişkiler, yeni bağlar kurabilmek, yeni başlangıçlar yapabilmek' için sadece bilgiye erişmeyi değil, bu dünyada nasıl yaşanacağını, başkalarıyla nasıl etik bir ilişki kurulacağını da mesele edinmemiz gerektiğini söylüyor.
“Hasmı ne pahasına olursa olsun mat etme” isteğinin tekbenci ve tahakkümcü bir tutum olduğunu, politik eylemin ancak çoğulluk olgusunu paylaşan insanlar arasında gerçekleşebileceğini hatırlatarak, tahakküme karşı çıkmaya çalışan herkesi düşünmeyi seçmeye, saygılı ve dürüst bir ortak düşünme sürecine davet ediyor. (Arka kapaktan)
Limontepe’de Yaşamak, Büyümek, Beklemek
Kentsel Dönüşüm Öncesi
Bir Mahalle Anlatısı
Leyla Bektaş Ata, İdeal Kent Yayınları, Haziran 2021, 231 s.
"Elinizdeki kitap, akademide görmeye alıştığımız doktora tezlerinden farklı bir çalışmayı sunuyor. Hem salt teorik tartışmalara odaklanan hem teorik tartışmalara model olarak kullanarak belirli bir alanı açıklamaya çalışan doktora tezlerinden farklı.
"Zira teoriden vazgeçmeden gündeliğin akışını anlatıyor; gündeliğin akışından, gündelikte insanlar arasındaki iletişimden, günlüğe yazılan sözlerden, günlüğe okunan metinlerden vazgeçmeden teoriyi aktarıyor.
Teoriyi metodolojinin içinden aktarıyor; teori değilmişcesine. Salt bu nedenle riskli bir doktora tezi; tam da bu nedenle kütüphanelerde uzun yıllar duracak bir başvuru kaynağı. "(Simten Coşar)
Yeni Türkiye sinemasından sınıfsal görünümler
Janet Barış, Yayıma hazırlayan: Niyazi Koçak, Kapak Tasarımı: Doruk Can Koçak, sayfa tasarımı: Hülya Temel, Doruk Yayıncılık, 2021, 169 s.
Tozun Karanlığından Yoksul Sınıfın Çıkmazı: Toz Bezi, Babamın Kanatları, Zerre, Nefesin Kesilene Kadar, Kor, Saf
İkircikli Orta/Üst Sınıf Halleri: Çoğunluk, Rüzgarda Salınan Nilüfer, Köksüz, Kusursuzlar, Albüm
Beyaz Yakalı Şehirde Kayıp: Son Çıkış, Bağlılık-Aslı, Küçük Şeyler
Burjuvazinin Kendisiyle İmtihanı: Kış Uykusu, Hayatboyu, Tereddüt
Sinemada Sınıf Temsilleri: Röportajlarla Düşünceler, Eğilimler: Seren Yüce, Kıvanç Sezer, Emine Emel Balcı, Emine Yıldırım, Fırat Yücel, Şenay Aydemir
“Sınıfı ya da karakterleri birbirinden ayırmak salt ekonomiyi değil, birçok farklı dinamiği barındırıyor içinde. Bu yüzden salt zengin ile yoksul ya da orta sınıf diyerek ayırdına varılamayacak kadar geniş. Geçen zamanların, modernizmin yeniden yarattığı bireyin, kentin, kalabalıkların, değişen, dönüşen yoksulluğun, mülkiyet ilişkilerinin, sınıf üzerine çokça düşünülen ve hâlâ üretilmekte olan kuramların top yekun bir toplamı diyebiliriz aslında. Bütün bu dinamikler içerisinden uzanıp sınıf temsillerine bakmak, gerçek hayatın kurmacasında sınıf temsili aramak güç ve zorlayıcı.
(APK/KU)