Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün "Türkiye'de Kadının Durumu" raporuna göre, Türkiye'de her yüz kadından yalnızca 21.6'sı istihdama katılabiliyor. Bu oran Avrupa Birliği ülkelerinde yüzde 60 civarında. 9. Kalkınma Planı'nda bu oranın 2013'e kadar yüzde 29.6'ya yükseltilmesi hedefleniyor.
Kadınların iş gücüne katılımı yıldan yıla azalıyor:
"Bu oran 1990'da yüzde 34.1, 2002'de yüzde 26.9, 2004'te yüzde 25.4, 2008'de ise yüzde 24.5'ti. 2008 verilerine göre, kentteki kadınların yüzde 20.8'i, kırdakilerinse yüzde 32.9'u işgücüne katılıyordu. Kırsal alandaki kadınların yüzde 84'ü tarım kesiminde çalışıyor; bunların yüzde 77'si ücretsiz aile işçisi."
Köyde işgücü içinde görülen kadın, kente geldiğinde yeterli eğitim ve mesleki bilgi-beceriye sahip olamadığı için işgücü piyasasına giremiyor.
2008 verilerine göre her yüz kadından yalnızca 12.4'ü işveren konumunda, 44'ü ücretsiz aile işçisi olarak çalışıyor. Kadınlar emek yoğun, sosyal güvencesiz, düşük statülü-gelirli işlerde çalışıyor:
- İstihdamda yer alan 100 kadından 58'i herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı değil. Bunların yüzde 58'i de ücretsiz aile işçisi olarak çalışıyor.
- Ücretli / yevmiyeli çalışan kadınların yüzde 26.6'sı, işveren kadınların yüzde 33.8'i, kendi hesabına çalışan kadınların yüzde 90.7'si herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna bağlı değil.
- 2008'de kayıtdışı olarak ücretsiz aile işçisi konumunda tarımsal faaliyetlerle uğraşanların yüzde yüzde 79.4'ünü kadınlar oluşturuyordu.
- Kentte yaşayan en az lise mezunu olan genç kadınların yüzde 17'si, erkeklerin ise yüzde 9.6'sı işsiz.
İşgücüne katılsa da ayrılıyor
Kadınların istihdam alanındaki sorunları özetle şöyle:
-Kadınların eğitim düzeyi arttıkça işgücüne katılım olanakları artıyor. Ancak eğitimde kadınlar için eşitsizlik söz konusu.
-Belli meslekler kadınlara uygun işler olarak toplumsal kabul görüyor. Görev dağılımı adil değil. Kadınlar daha düşük statülü ve ücretli işlerde çalışıyor. Bu işler süreli ve geçici çalışmayı, sosyal güvencesizliği beraberinde getiriyor.
- Ekonomik kriz dönemlerinde önce kadınlar işten çıkarılıyor.
- Ev kadınları ancak isteğe bağlı sigortalanabiliyor. Ancak primler yüksek, kadınlar eşlerine bağımlılar ve bilgi sahibi değiller.
-Ev ve iş yaşamını uzlaştırmakta sorun yaşayan kadın, kısa sürede çalışma yaşamından ayrılıyor ya da kariyerinde yükselebilmek için tüm potansiyelini ortaya koyamıyor. Sosyal destek kurumları yaygınlaşmadığından kadınlar, çocuk, yaşlı ve hasta bakımı gibi yükümlülükleri paylaşamıyor.
9. Kalkınma Planı'nda, kadınların istihdama katılımlarının arttırılması için fırsat eşitliği sağlanması, bakım hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması, mesleki eğitim imkanlarının geliştirilmesi hedefleniyor. Kadınların işgücüne katılımının desteklenmesi, 60. Hükümet Programı'nın da hedeflerinden. Avrupa İstihdam Stratejisi'nin dört boyutundan birisini kadın erkek eşitliği oluşturuyor. (BB)