Başbakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, "Türkiye'de Kadının Durumu" başlıklı raporunu yayınladı.
Rapora göre, Türkiye ulusal ve uluslar üstü belgelerde kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığın önlenmesini taahhüt ettiği halde, eğitim, sağlık, istihdam gibi pek çok alanda bu hedefin çok gerisinde.
Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) taraf devletleri eğitimde kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olmasını sağlamak için gerekli tüm önlemleri almakla yükümlü kılıyor.
Raporda son yıllarda Anayasa ve yasalarda kadın ve erkek eşitliğine yönelik gerçekleştirilen değişiklikler anlatılıyor.
Devlet 2013'e kadar Türkiye'de okula gitmeyen kız ve erkek çocuğu kalmamasını hedefliyor. Ancak eğitim materyallerinde cinsiyetçi öğeler varlığını sürdürüyor. Milli Eğitim Bakanlığı, bu materyallerin cinsiyetçi öğelerden ayıklanması için çalışma yürütüyor.
Personelin yüzde 40'ı, rektörlerin yüzde 9,8' i kadın
15 - 24 yaş arasındaki kadınların yüzde 5,9'unun okuma yazma bilmediğini, aynı yaş grubundaki erkeklerde ise bu oranın yüzde 1,6 olarak tespit edildiğini belirten raporun eğitim bölümünde yer alan diğer tespitler şöyle:
- Okuma-yazma bilmeme oranı, kentsel nüfustan kırsal nüfusa ve batı bölgelerinden doğu bölgelerine gidildiğinde artış gösteriyor.
- 2008-2009 öğretim yılında erkek ve kız çocukları için net okullulaşma oranı sırasıyla yüzde 96.99 ve 95.97 olarak belirlendi.
- 2003 tarihli Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması verilerine göre, kız çocuklarının ilköğretimde okullulaşma oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 95.6 ile Ege; en düşük olduğu bölge ise yüzde 70.9 ile Güneydoğu Anadolu.
- TÜİK verilerine göre ilköğretimde kız çocuklarının okullulaşma oranının en düşük olduğu iller yüzde 79.6 ile Bitlis, yüzde80.9 ile Ağrı, yüzde 82.4 ile Gümüşhane., Ankara, İzmir, Kocaeli, Tekirdağ ve Yalova'da ise okullulaşma oranı yüzde 100.
- Zorunlu eğitim çağındaki çocukların yüzde 13.5'i ilköğretim yıllarında okulu terk ediyor; okul terkleri kız çocukları arasında erkek çocuklarına göre daha yaygın.
- 2008-2009 öğretim yılında ortaöğretimde net okullulaşma oranı kız çocuklarında yüzde 56.30, erkek çocuklarında ise yüzde 60.63.
- Güzel sanatlar liselerine kızların; fen ve spor liselerine ise erkeklerin katılımının daha fazla olması, bir toplumsal cinsiyet ayrımına işaret ediyor.
- Üniversite öğrencilerinin yüzde 43'ü kadınlardan oluşuyor. Yükseköğretimde okullulaşma oranı erkeklerde yüzde 21.1, kadınlarda ise yüzde 19.7.
- 2008-2009 yılında üniversitede eğitimini sürdürenlerin yüzde 44'ü kız öğrencilerdi. Diş Hekimliği, Eczacılık, Edebiyat, Dil, Tarih ve Coğrafya, Fen, Eğitim, Güzel Sanatlar, İlahiyat ve Mimarlık Fakültelerinde kadın oranı erkeklerden fazla iken Tıp, Mühendislik, Ziraat, Veterinerlik, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültelerinde erkek öğrencilerin çoğunlukta olduğu kaydedilmektedir.
- Akademik personelin yüzde 40'ını kadınlar oluştururken, rektörlerin yüzde 9.8'i, dekanların ise yüzde 15.3'ü kadınlardan oluşuyor.(BB)
* Türkiye'de Kadının Durumu Raporu'nun tam metnini okumak için tıklayınız.
