Avukat Rana Yılmaz, "kriz" bahanesiyle işçileri çıkaran şirketlerin mahkeme karşısında hem ekonomik olarak zarar ettiğini hem de istihdam fazlalığı olduğunu kanıtlaması gerektiğini anımsatıyor.
Yılmaz'ın kriz bahanesiyle çıkarılan işçilere önerileri şöyle.
Hakkınızı arayın
"Hakkınızı arayın ve yargıya başvurarak dava açın.
"Şirket kâr etmişse, işçileri işten çıkardığı dönemde yeni sipariş almışsa, işten çıkarmadan altı ay öncesine kadar olan sürede veya sonrasında yeni işçileri işe almışsa, bu bilgiler işten çıkarılan işçinin lehine."
Mahkeme Radikal'in bahanesini kabul etmedi
Bu durumun en son örneği, mahkemenin kriz bahanesiyle muhabirini işten çıkaran Radikal gazetesini mahkum etmesi. Bakırköy 10. İş Mahkemesi, gazetenin bağlı olduğu Doğan Gazetecilik şirketinin kâr ettiğini, muhabiri işten çıkaran Radika'lin daha sonra üç muhabiri işe aldığını saptayarak gazeteciyi haklı buldu ve işe iadesine karar verdi. Doğan grubu, mahkemenin 10 Temmuz'da aldığı kararı temyiz etti.
"İşveren krizde olduğunu kanıtlamak zorunda"
Yılmaz, "Yasa ekonomik krizde işverenlere işten çıkarmanın kapısını aralar görünüyor, ama uygulamada durum farklı. Şirketin mahkemede hem ekonomik olarak zarar ettiğini, hem de istihdam fazlalığı oluştuğunu kanıtlaması gerekiyor. Ekonomik kriz de olsa, işten çıkarma son çare olmak zorunda. Çalışanın işini kaybetmesini önleyecek alternatif önlemler varsa, önce bunları uygulaması gerekiyor" diye konuşuyor. (TK)