Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki Arap ülkelerinde yaşanan demokrasi yanlısı gösteriler, Fas'ta da kuvvetleniyor. Fas'ın farklı şehirlerinde "binlerce insan", geçtiğimiz pazar (22 Ekim), 25 Kasımda gerçekleştirilecek parlamento seçimlerinin boykot edilmesi gerektiğini düşündükleri için seçimleri protesto etmek amacıyla bir araya geldi.
Associated Press'in (AP) aktardığı habere göre, protestocular seçimlerin yapılmasını, ülkedeki "anti-demokratik rejimi" meşrulaştırıcı bir etkisi olacağı görüşünde.
AP'nin haberinde, Kral 6. Muhammed'in "anayasada yaptığı değişikliklerle başbakanı ve parlamentoyu güçlendirmek suretiyle" Fas'ta 20 Şubat'ta barışçıl gösterilerle başlayan demokratikleşme hareketlerini "etkisiz hale" getirdiği savunuluyor. Bu değişiklikler 20 Temmuz'da yapılan bir referandumla halk oylamasına sunulmuş ve kabul edilmişti.
Eylemciler, bu değişikliklerin yetersiz olduğunu; ülkeyi yönetme gücünü hala "kralın ve kral danışmanlarının" kullandığını düşündükleri için sokaklardaydı.
"Para ve güç ayrılmalı"
Reuters'ın aktardıklarına göre, Fas'ın başkenti Rabat'ta parlamentonun önünde toplanan üç bin kişi ve ülkenin en büyük şehri Kazablanka'da sokaklara dökülen sekiz bin kadar gösterici, polisin şiddetli müdahalesine maruz kaldı.
Üzerinde "para ve güç ayrılmalı" yazılı pankartlar taşıyan göstericiler; "seçimler bir oyundan ibaret, bu sefer bizi kandıramayacaksınız" şeklinde sloganlar attı. Sokaklardaki halk Libya'da muhaliflerin linç etmesi sonucu ölen devrik lider Muammer Kaddafi'nin fotoğraflarını göstererek "Despotların başına gelen budur" şeklinde yetkililere seslendi.
20 Şubat'taki protestonun düzenleme komitesinde yer alan Ömer Radi, Reuters'a yaptığı açıklamalarda "Yapılacak seçimlerin, bugüne kadar ülkenin zenginliğini yağmalayan ve Fas halkının geleceğini rehin alan kimseleri iktidara getireceği çok açık" şeklinde konuştu.
Ülkede aslında son 50 yıldır seçimler yapılıyor ancak "hükümeti ve önemli politikaları", Kral 6. Muhammed ve onun oluşturduğu "gizli bir mahkeme heyeti" belirliyor. Ayrıca Fas İçişleri Bakanlığı'nın bugüne kadar uyguladığı baskıcı politikaların halkın politikaya karşı kayıtsızlaştırdığı düşünülüyor. (IK/HK)