Saipler, Çapak ve Bozköy köylüleri, geçimlerini zeytincilikten sağladıklarını hatırlatarak, "1.5 milyon zeytinin bulunduğu bu alana, 2002'de Orman Bakanlığı Ege Bölge Müdürlüğü 3 bin zeytin ağacı dikilmesi için kredi verdi. Bu devlet zeytin ormanı da, yapılmak istenen çöp tesisinin sadece 1 kilometre uzağında bulunuyor" dedi.
Zeytin kanununun korumasında
3573 Sayılı Zeytin Kanunu 20. maddesi, zeytinlik alanları koruma altına alıyor. Söz konusu maddede, "Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede, zeytinyağ fabrikası hariç, zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak, kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez" deniliyor.
Katı Atık Depolama Tesisi'nin inşa edilmesi düşünülen alanın çevresinde, zeytinliklerin yanı sıra buğday ve mısır tarlaları ile sarımsak ve sebze tarlaları da bulunuyor.
Orman Bölge Müdürlüğü'nün raporlarında da, "Yöre yangına birinci derecede hassas bölgedir" denilerek, alınacak tedbirler belirtiliyor.
Doğal bir gölet haline geldi
Normal koşullar altında, çöp depolama alanı olarak belirlenecek olan bölgelerin su toplama havzaları dışında sürekli ve süreksiz yüzeysel akışlardan etkilenmeyecek yerlerde olması gerekir. Ancak, seçilen alan, zamanla toprak alınması sonucu yüzey sularının doldurduğu doğal bir gölet haline geldi.
Çevredeki üretici köylüler de, buradan taşıyarak su almakta. Çöp depolanan yerden sızacak kirli sular ile yüzeyden akan yağmur suları birbirine karışarak, arazinin eğimi ile de Saipler, Bozköy, Karakuyu Beldesi ve Çapak köyünün de zeytinlik, bağ ve ekili alanlarını kirletecek.
ÇED'in iptali için başvurdu
Atık Depolama Tesisi için Çevresel Etki Değerlendirme Ön Raporu alındı. Tesisin bu bölgeye yapılmasına karşı çıkan köylüler, bu raporun iptal edilmesi ve yürütmenin durdurulması istemiyle İzmir İdare Mahkemesi'ne başvuru yaptı.
Köylülerin avukatı Şehrazat Mercan, başvuruya ilişkin olarak, "Davayı kazanacağımıza inanıyorum. Ancak Türkiye'de yargı kararlarının uygulanmadığını, yanıbaşımızdaki Bergama'dan biliyoruz. Yargının verdiği kararı takip etme, sahip çıkma süreci halka kalıyor. Yani, eğer halk sahip çıkmazsa, takibini yapmazsa, bu yargı kararları deliniyor" dedi.
Sular kirlenecek, tarım arazisi kalmayacak
Saipler Köyü Muhtarı Halil Filiz ise şunları söyledi:
"Biz çiftçilikle geçinen köylüleriz. Yüzde 90 zeytincilik yapıyoruz. Kurulmak istenen çöp merkezi, benim köyüme 800 metre mesafede. Buradaki araziler, 2. sınıf tarım arazisi, rapor hazırlayıp, 7 sınıf tarım arazisi dediler. Aynı şeyi Harmandalı'nda da gördük, aynı projeyi şimdi burada yapmak istiyorlar. Tesis yapılırsa, sularımız kirlenecek, ortada ektiğimiz tarım arazisi kalmayacak. Bu yüzden biz birlik olduk, ve karşı çıktık. Dava açtık. Gerekirse, reis-i cumhura bile gideriz."
Avukat Mercan, Menemen'de bulunan Atık İşleme Tesisi'nin çalıştırılmadığını hatırlatarak, "Çöp bulunmadığı gerekçesiyle bu fabrika işletilmiyor. Buranın parası, belediyenin diğer ödeneklerinden kesiliyor" dedi. (BB/NK)