Filistin gençleri Gazze toplumunun çoğunluğunu oluşturuyor. Bir buçuk milyonluk nüfusun yarısından fazlası 18 yaşın altında.
Gazze kilometre kareye üç bin 881 kişinin düştüğü, etrafı sarılı dünyanın en yüksek nüfus yoğunluğuna sahip bir arazı şeridine kısılmış kalmış. Gençlik büyük bir hızla artıyor. Ancak, gençliğe sunulan fırsatlar, yıllar içerisinde adeta 'hiçbirşeye' indirgenmiş durumda.
UNRWA'nın (Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mülteciler için Yardım ve Çalışma Ajansı) 2007'de yaptığı, Ocak 2010'da yayınladığı son nüfus sayımına göre, İşgal Altındaki Filistin Topraklarındaki yaşları 15 ile 24 arasında değişen genç kesimin nüfusu, son 10 yılda yüzde 37 arttı.
Bu artış, toplam nüfus artışının yedi puan üzerinde. Sadece Gazze'de bile, genç nüfus, yedi puanın üzerinde bir hızla büyüme gösterdi.
Nüfus sayımını yapan uzmanlara göre, "Bu durum, İşgal Altındaki Filistin Topraklarındaki sosyal ve siyasi gelişime, geçmişte olduğu gibi gelecekte de önemli bir etki yapacak.
Uzmanlar, gençlerin karşı karşıya olduğu işsizlik rakamlarına dikkat çekiyor.
Genç kesimin hızlı artışı, çalışma yaşındaki (15-64 yaş arası) nüfusun da hızla büyümesinde kısmi rol oynadığından, işsizlik problemini daha da kötüleştirdi.
Gazze'deki genç nüfusun artışı, uzun süreli ekonomik kriz nedeniyle oluşan suni istihdam ile de birleşince, daha önce hiç görülmemiş işsizlik ve yoksulluk oranlarına ulaştı. Bu da, istihdam yaratmayı daha da büyük bir öncelik haline getirdi.
Aslında, aynı araştırmaya göre, Gazze'de her yıl 76 bin yeni istihdama ihtiyaç olacak. Batı Şeria'da ise bu rakam 67 bin. Bu sorunun boyutlarını daha iyi anlayabilmek için şu veri kullanılabilir: 2008'de Gazze'de çalışan kişi sayısı 27,000 azaldı.
Eylül 2000'den bu yana, diğer hizmet sektörlerinin yanı sıra, iş gücü piyasası da gerilemeye başladı. Filistin Merkezi İstatistik Bürosu'nun rakamlarına göre, 2004'te Gazze'de işgücüne katılım oranı, 10-24 yaş arası gençler arasında yüzde 20.9'a düştü. Bu oran, 2000 yılında yüzde 25.1 idi.
Son yıllardaki abluka ve Ocak 2009'da, Dökme Kurşun Operasyonu adı altındaki Gazze'deki savaşın yıkıcı etkileri birçok işletme ve endüstrinin kapanmasına yol açtı.
Örneğin, balıkçılık endüstrisi, balıkçıların sandallarıyla hareket edebilecekleri alanın üç deniz mili ile sınırlandırması nedeniyle çok zor durumda. Dolayısıyla binlerce balıkçı işsiz kaldı.
Bu durum tarım sektörü için de geçerli. Çünkü İsrail askerlerinin açtıkları günlük ateşler nedeniyle İsrail sınırındaki binlerce metrelik alana erişilemiyor.
İsrail ordusunun haftalık saldırılarının mahvettiği ağaçlardan ve tarım arazilerinden hiç bahsetmiyoruz bile.
Abluka nedeniyle Gazzeli gençlerin de Batı Şeria'da okumaları imkansız hale geldi. Yurtdışına çıkmaları ise daha da imkansız. Bu durum, Gazzeli ve Batı Şerialı gençler arasında tam bir toplumsal ayırım yaratıyor ve iki taraftaki genç insanların birbirlerinden kopuk, akranlarının gerçeklerinden habersiz büyümelerine neden oluyor.
Ramallah'taki Birzeit Üniversitesi'nin verileri son 10 yılda Gazzeli gençlerin durumunun kademeli olarak nasıl kötüleştiğini gösteriyor.
350 Gazzeli öğrenci 2000'de Birzeit'den atıldı. 2005'de artık Birzeit'te sadece 35 Gazzeli öğrenci kalmıştı. Bugün ise hiç yok.
İsrail Yüksek Mahkemesi 2006 yılında aldığı bir kararla Filistinlilerin Bethlehem Üniversitesi'ne gitmesini yasakladı. Mahkeme, bu kararında, İsrail devletinin, Filistinlilerin çıkma izni aldıkları anda "bilgi taşıyıcı," yani "casus" olacakları argümanını kabul etti.
Yasak, İsrail akademik enstitülerine kabul almış Gazzeli gençleri kapsıyor. Ancak, Refah sınır kapısı, Haziran 2007'den beri neredeyse tamamen kapalı olduğundan, yurtdışında okuma umudu da yok.
Yurtdışında okuyan 722, yabancı okullara kayıt yaptırmış olan iki bin öğrenci Gazze'de kısılıp kalmışlardı. Eğitim Hakkı Kampanyası'na göre, onlar Gazze dışında işlerine devam etmek, okumak veya tedavi görmek için izine ihtiyacı olan yedi bin 500 Gazzeli arasındalar.
Bu durum, Amerikan Fulbright bursu da dahil, burs almış yüzlerce öğrencinin burslarını kaybetmelerine yol açıyor. Gazzeliler için tarımda çalışmaktan tutun da eğitim almaya kadar, her şeyin bu derece engellendiği göz önünde bulundurulursa, Gazze'de kısılı kalmış Filistinli gençlerin geleceğe dair beklentileri iç karartıyor.
Nüfusun neredeyse yüzde 78'i yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Birçok aile, çocuklarını okula nöbetleşe gönderiyorlar ki, evde kalan da, iş konusunda aileye yardımcı olsun.
Eylül 2007'de, UNRWA, İsrail ordusunun Gazze'ye girişlerini engellediği için öğrencilerin yüzde 30'unun kitabı olmadığını ortaya çıkardı.
UNRWA, Gazze'deki 200 bin öğrencinin - yani Şeritteki okula gitme yaşındaki çocukların neredeyse yarısı - hesabını tutuyor. 9 Nisan 2008'den beri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı yakıt ambargosu, eğitim sektörünün yüzde 50'sini felç etmiş durumda. Çünkü her yaştan öğrenci okullarına gidemiyor.
Doğal olarak, Gazze'deki ablukayla ekonomik ve sosyal durumun yansımaları günlük hayatın her alan ve her sektörde - evlilikten, kökleşmiş muhafazakarlığa ve geleceğe dair iç karartıcı bir görünüme kadar - kendini gösteriyor.
Biraz eskimiş de olsa, Filistin Merkezi İstatistik Bürosu'nun 2003'de spesifik olarak gençler üzerinde yaptığı bir araştırma, genç Filistinlilerin yaşam tarzlarına ışık tutuyor.
Araştırmanın yazarlarına göre, "İsrail'in Filistin Topraklarındaki uygulamaları gençlerin hayatının - sağlık ve eğitim hizmetlerine erişimden, kültürel ve boş zamanlarında gerçekleştirdikleri faaliyetlere kadar - her alanını etkiledi.
Veriler, gençlerin yüzde 26.6'sının İsrail yasaklarına uymadığını da gösteriyor.
Filistin gençliğinin yapmak istediği faaliyetleri yapamamalarının diğer nedenleri ise şu şekilde sıralanıyor: Yüzde 16.3'ü siyasi durum, yüzde 19.4'ü faaliyetlerin pahalılığı, yüzde 17.4'ü boş zaman yetersizliği, yüzde 13.7'si faaliyetlerin yetersizliği, yüzde1.6 de ailelerinin kendilerine izin vermemesi veya karşı çıkması nedeniyle...
Gazzeli gençliğin yüzde 78.2'si boş zamanlarını çok evde geçirmeyi tercih ettiklerini söylüyor.
Gençlerin yüzde 10'u boş zamanlarını en çok arkadaşları ve akrabalarıyla, yüzde 3.6'sı ibadet yerlerinde ve yüzde 1.6'sı üniversite ve okul kulüplerinde geçirmekten hoşlandığını belirtiyor.
Boş zaman geçirmekteki ilk tercihler arasında "sokaklar" (% 2.8), gençlik merkezleri ve kulüpler (% 1.9) ile dernek ve sivil toplum örgütleri (% 0.1) yer alıyor.
Sinema ve tiyatro gençlerin öncelikleri arasında yer almıyor. İlk tercihlerde spor salonları yüzde 0.3'te, kütüphaneler yüzde 0.1 oranında kalıyor. İlk tercihlerinin bilgisayar veya İnternet olduğunu söyleyen Gazze şeridindeki Filistinli gençlerin oranı ise yüzde 4.5.
İstatistikler, Gazze Şeridi'ndeki 15-19 yaş arasındaki genç kadınların yüzde 14.8'inin, aynı yaş grubundaki erkeklerin sadece yüzde 0.8'inin evli olduğunu gösteriyor.
Bu tutarsızlık, 20-24 yaş grubunda da görülüyor; kadınların yüzde 56.5'i, erkeklerin ise sadece yüzde 22.4'ü evli. 25-29 yaş grubundaki kadınlar arasındaki evlilik oranı yüzde 80.9'a fırlıyor. Erkeklerin ise yüzde 65.4'ü evli.
Kadınlar, 20 yaşında, erkekler ise 24 yaşında evlenmeyi tercih ettiklerini belirtiyorlar. Araştırmaya katılanların yüzde 91.8'inin aile kurmayı ertelemesinin nedeni evliliğin maliyeti. Yüzde 66.9'u için ise, eğitim evliliği ertelemek için geçerli bir neden.
Gazze Şeridi'ndeki 10-24 yaş arası gençlerin yüzde 65.6'sına göre anneler aileye bakmayı her şeyin üzerinde tutmalı. Gençlerin ancak yarısı aynı durumun baba için de geçerli olduğuna inanıyor; baba hem ailevi görevlerini yerine getirmeli hem de diğer işlerle uğraşmalı.
Aynı çalışmaya göre, Gazzeli gençlerin sadece yüzde 13'ü spor yapıyor, yüzde 31.6'sı televizyon izlemeyi temel boş zaman değerlendirme faaliyeti olarak tanımlıyorlar.
Araştırmanın yazarlarına göre, gençlerin spora düşük katılım oranı, Filistin toplumunun, 2000'deki El Aksa İntifadası'nın başlangıcından beri karşı yaşanan zor koşullara ve sayısız saldırı, kapanma, yaralanma ve kurbanlara bağlanabilir.
Yazarlar "dahası, bu şartlar nedeniyle, birçok spor kulübü faaliyetlerini durdurdu," diye de ekliyor.
Gençlerin diğer yüzde 11.4'ü evde ders çalıştıklarını belirtirken, yüzde 8.8'i kültürel faaliyetlere katılıyor ve yüzde 3.7'si el sanatları ile uğraşıyor.
Araştırma, bütünlüklü ablukadan önce yapılmış olsa da, gençlerin gezmek için binde 5'inin yurtdışına, yüzde 2'si ise, ülke dahilinde seyahat ettiklerini söylüyor.
Gençlerin şu anki durumunun ötesinde, en endişe verici durum, gelecek nesil çocukların durumu. Koca bir nesil Filistinli, kuşatma alanının dışına hiç çıkmamış, yabancılarla hiç bir iletişime girmemiş ve hatta öldürmeye ve mahvetmeye programlı düşman askerleri dışında tek bir İsrailli ile tanışmamış olacak. Psikologlar, şiddet içerikli davranışlar ve anne-babaya ve genel olarak otoriteye karşı saygısızlıktaki artış konusunda alarm zillerini çalıyorlar.
Gazze Toplumu Ruh Sağlığı Programı'nın, Dökme Kurşun Operasyonu'ndan aylar sonra yayınladığı bir araştırmaya göre, 23 gün süren ve 1,400 Filistinlinin hayatına malolan son savaşı yaşayan, yaşları 6 ile 17 arasında değişen çocukların neredeyse yarısı "sık sık" veya "neredeyse sürekli" yakınlarının ölümünden sorumlu olanlardan intikam almayı düşünüyor.
Aynı araştırmaya göre, son savaşta çocukların yarısına yakın bir akraba veya arkadaşlarını kaybetti. Yüzde 54'ü insanların roket saldırılarında öldüğüne şahit oldu. Yüzde 90'dan fazlası İsrail bombardımanlarına şahit oldu ve televizyonda parçalanmış cesetler gördü.
Çocukların yüzde 69'u savaş sırasında evlerini terk etmek zorunda kaldı. Çocukların neredeyse hepsi kendilerini evlerinde bile güvende hissetmediklerini, ailelerinin ya da başka birilerinin onları koruyamayacaklarını düşündüklerini söylüyor.
Gazze'deki UNRWA başkanı John Ging'ın, Gazze gençliğinin radikalleşmesini açıklarken tekrar tekrar söylediği gibi: "Eğer yaşamak için bir nedeniniz yoksa, ihtişamlı bir ölümün peşinde koşarsınız."
Eğer abluka altındaki Gazze'de hiçbirşey değişmezse, bu sözler kayıp bir kuşağın mezar taşındaki yazı olabilir.
Radikalizm ve çocukluk arasında sıkışıp kalan genç nesil, sonsuza kadar kaybolma tehlikesi ile karşı karşıya.(KS)
* İngilizceden Fransızcaya çeviren: Marie Bossaert
* Türkçeye çeviren: Esra Aydın
Akdenizli Gençler
Köşeye Sıkışmış Bir Nesil – Rakamlarla Gazze Gençliği
Abluka altındaki Gazze’de hiçbir şey değişmezse, “yaşamak için bir nedeniniz yoksa, ihtişamlı bir ölümün peşinde koşarsınız,” kayıp bir kuşağın mezar taşlarındaki yazı olabilir.
ilgili haberler
Hak odaklı, çok sesli, bağımsız gazeteciliği güçlendirmek için bianet desteğinizi bekliyor.
bu haberin uzantıları
ilgili haberler
diğer yazıları
AKDENİZLİ GENÇLER ÇOKKÜLTÜRLÜLÜK VE SANATI TARTIŞIYOR
Gazze’nin Küçük Sanat Filosu
4 Mart 2011
AKDENİZLİ GENÇLER ÇOKKÜLTÜRLÜLÜK VE SANATI TARTIŞIYOR
Gazze’nin Küçük Sanat Filosu
2 Mart 2011
Akdenizli Gençler "Çatışma" Tartışıyor
Dabka Dansıyla Sorunlardan Uzaklaşmak
3 Ocak 2011
Akdenizli Gençler "Çatışma" Tartışıyor
Gazze’de Enkazın Altında Hayatta Kalmak
31 Aralık 2010
Akdenizli Gençler "Çatışma" Tartışıyor
Gazze Şeridi’nde Ateş Altında Daracık Hayat
31 Aralık 2010