Korur-Fincancı, Önderoğlu ve Nesin'in Tutuklanması Protesto Edildi

Haberin İngilizcesi için tıklayın

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi ve bianet raportörü Erol Önderoğlu ve gazeteci yazar Ahmet Nesin'in tutuklanması üzerine adliyeye dayanışmaya gelenler basın açıklaması yaptı.

TIKLAYIN -BİANET RAPORTÖRÜ - RSF TEMSİLCİSİ EROL ÖNDEROĞLU İÇİN TUTUKLAMA TALEBİ

TIKLAYIN - GAZETECİ YAZAR AHMET NESİN HAKKINDA TUTUKLAMA TALEBİ

TIKLAYIN - ŞEBNEM KORUR FİNCANCI HAKKINDA TUTUKLAMA TALEBİ

Eren: Dayanışmayı suç saydılar

İlk konuşmayı yapan DİSK Basın İş Başkanı Faruk Eren oldu. “Biz gazeteciler adliyeye çok gelir olduk” diyen Eren, bugün ifade verip çıkmayı beklediklerini ama sürprizle karşılaştıklarını söyledi.

“Üç arkadaşımız tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Biz yine serbest bırakılacaklarını sanıyorduk ama üçü tutuklandı” diyen Eren “Bugün dayanışmayı, basın ve ifade özgürlüğünü savunmayı suç saydılar” diye konuştu.

Güç: Mesleğimiz yok ediliyor

Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Uğur Güç de “Gazeteciler haber yaptıkları ve halkın haber yapma hakkını savundukları için tutuklandılar” dediği konuşmasına şöyle devam etti:

“Mesleğimiz yok ediliyor. Halkın haber alma hakkı hiçe sayılıyor. Buna karşı tüm gazetecileri 'dur' demeye, dayanışmaya çağırıyorum.”

Efe: Davanın takipçisiyiz

Türkiye İnsan Hakları Vakfı'ndan Ümit Efe ise tutuklamanın bir gözdağı olduğunu söylediği konuşmasnda Korur-Fincancı'nın bir bilim insanı ve THİV başkanı olduğunu vurguladı.

Efe “İnsan hakları savunucuları olarak davanın takipçisiyiz, tüm arkadaşlarımız ve tutuklu gazeteciler serbest bırakılana kadar peşlerini bırakmayacağız” diye konuştu.

Tanrıkulu: Hukukçu olarak utanıyorum

Adliyeye gelenler arasında milletvekilleri de vardı.

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, konuşmasında “Bir hukukçu olarak utanıyorum” dedi.

“Bu kararı verenlerle aynı mesleği paylaşmaktan utanıyorum” diye devam eden Tanrıkulu şöyle konuştu:

“25 yıl avukatlık yaptım. Ne sıkıyönetim mahkemelerinde, ne Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nde ne de Özel Yetkili Mahkemeler'de böyle bir hukuk görmedim. Erdoğan'ın çizdiği bir siyaset, onun çizdiği bir basın özgürlüğü ortamı var ve bunun dışına çıkanlar bu adliyede en ağır şekilde yaptırımlarla karşı karşıya kalıyor.”

Paylan: Savcı, hakim değil iki memur

Halkların Demokratik Partisi İstanbul Milletvekili Garo Paylan da kararı verenlerin savcı ve haim değil “iki memur” olduğunu söyledi. Duruşmanın sadece iki avukatın varlığıyla kapalı kapılar ardında yapıldığını, “alenilik” ilkesinin ihlal edildiğini belirten Paylan “Faşizm her gün kurumsallaştırılmaya çalışılıyor ancak buna direnenler var” diye konuştu.

Eyüboğlu: Hukuki bir karar değil

Protestoda tutuklanan Özgür Gündem Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenleri'nin avukatlarından Meriç Eyüboğlu da söz aldı. "Hukuki olarak değerlendirilecek bir şey yok çünkü hukuki bir karar değil" diyen Eyüboğlu, kararda hakimin "tutuklanmasına engel bir durum olmadığı" ifadesi kullandığını belirterek "Buradan geçmeyecek kimse kalmayacak, bu topraklarda yaşarken tutuklanmak sıradandır" diye konuştu. (EA)