Birlemiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) 15. taraflar konferansı bugün başladı. 2012 yılında yürürlük süresi dolacak olan Kyoto Protokolü'nün yerine yeni bir uluslararası iklim anlaşması görüşülecek. 192 ülkeden 15 bin delegeyi bir araya getiren konferans iki hafta sürecek.
Zirvede, küresel seragazı salımlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyumda finansal ve teknolojik yardım konularında bağlayıcı bir anlaşmaya varılması için müzakereler yürütülecek. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında kimin hangi sorumlulukları alacağı ise merak konusu
Kyoto'dan Kopenhag'a
Küresel iklim değişikliği konusunda ilk zirve, 1992'de Rio'da gerçekleştirdi. Katılımcı ülkeler, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ni imzalandı. Sözleşme gereği yapılan taraflar toplantısının ilki 1995 yılında Berlin'de yapılırken üçüncüsü Japonya'nın Kyoto kentinde düzenlendi. Bu toplantıda imzalanan "Kyoto Protokolü" gereği sanayileşmiş ülkeler, 1990'a göre seragazı salımlarını 2008 - 2012 yılları arasında yüzde 5.2 oranında düşürmeyi taahhüt ettiler.
Kopenhag'da düzenlenen 15. taraflar toplantısında konuşulması beklenen sorular ise şöyle:
- Endüstrileşmiş ülkeler sera gazı emisyonlarını düşürmek için neler yapmalı?
- Gelişmekte olan ülkelerdeki artan sera gazı emisyonlarını ne kadar indirebilecekler?
- Gelişmekte olan ülkelerin bu emisyonlarını azaltmaları ve iklim değişikliğinin etkilerine uyum için ihtiyaç duydukları finansal destek nasıl sağlanacak?
- İklim değişikliği için ayrılan fonların eşit, güvenilir bir şekilde dağılımını sağlayacak bir finansal yapı nasıl kurulacak?
Taslak metin tartışılıyor
Danimarka'nın zirvede görüşülmek üzere hazırlanan bildiri taslağına göre, dünya genelindeki gaz salımının 40 yıl içinde yüzde 50 oranında aşağıya çekilmesini ve bunda büyük payı zengin ülkelerin üstlenmesini öngörüyor. Taslakta, zengin ülkelerin, sera etkisi yaratan gazların salımını 2050 yılına kadar yüzde 80 oranında azaltmaları gerektiğine işaret ediliyor. Söz konusu taslak metin, karbon salımlarının azaltılması konusunda gelişmiş ülkeler için orta vadeli hedeflerden söz etmiyor.
Ülkelerin Kopenhag öncesi açıklamaları
ABD, 2020'ye dek yüzde 17, 2025'e dek yüzde 30, 2050'ye dek de yüzde 83 azaltılmasını önereceği bildirilirken, Avustralya, Japonya ve Yeni Zelanda halihazırda gaz salımlarını 2020 tarihinde azaltacak şekilde hazırlıklar yaptıklarını ilan etmişlerdi. Çin ise 2020 yılına kadar gayri safi milli hasılada birim başına düşen karbondioksit salınım yoğunluğunu 2005 seviyesine göre yüzde 40-45 oranında azaltacağını ilan etmişti.
Türkiye'de durum
2004 yılında imzaladığı BMİDÇS'ye taraf olan Türkiye, Kyoto Protokolü'nü 05 Şubat 2009'da mecliste kabul etti. Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın zirveye katılıp katılmayacağı belli değil. Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'nun önderliğinde Kopenhag'a katılacak heyet, 1990-2007 yılları arasında seragazı salımları yüzde136'lık artışlık gösteren Türkiye'nin salımlarından yüzde11 oranında azaltım hedefini müzakere edecek. (İP)