Avukat Reyhan Yalçındağ Baydemir, Uşak'ta devriye sırasında komutanla tartıştığı için hareket halindeki araçtan atlayarak intihar ettiği ileri sürülen er İmam Bildik'in ölümüyle ilgili olarak, "Olay intihar olsa bile devlet sorumludur. Ayrıca orada zorunlu askerlik yapan erler nasıl hür iradeleriyle savunma yapabilecekler?" dedi.
İnternet sitelerinde yer alan habere göre, Uşak İl Jandarma ve Garnizon Komutanlığı'na bağlı Güre Beldesi Jandarma Komutanlığı'nda görevli 20 yaşındaki jandarma er İmam Bildik, 9 Ekim'de dört asker arkadaşı ve komutanla devriyeye çıktı.
Bu sırada cep telefonuyla konuştuğu iddiasıyla kimliği açıklanmayan komutanla tartışan Bildik'in hareket halindeki araçtan atladığı iddia edildi.
Uşak Devlet Hastenesi'ne kaldırılan Bildik, dün akşam saatlerinde hayatını kaybetti.
Yalçındağ: Eksik soruşturma yürütülüyor
Şüpheli asker ölümleriyle yakından ilgilenen Avukat Reyhan Yalçındağ Baydemir, bianet'e yaptığı değerlendirmede, zorunlu askerlik uygulaması nedeniyle bu gibi olaylarla çok sık karşılaşıldığına dikkat çekti.
İntihar veya şüpheli ölümlerle ilgili eksik ve yetersiz soruşturma yürütüldüğünü belirten Yalçındağ, geniş kapsamlı otopsi yapılmadan cenazelerin ailelere teslim edildiğini söyledi.
"Bazen vücuttan çıkan birkaç kurşuna rağmen ölüm gerekçesine intihar denebiliyor."
"Elimde çok sayıda askerde şüpheli ölüm dosyası var. Bu ölümlere baktığımızda ölenlerin çoğunun Kürt veya Alevi olduğunu görüyoruz. Er Sevag Balıkçı'nın da ölümünün tesadüf olduğunu söylemek zor."
"Askerliği devam eden kişi nasıl tanıklık yapacak?"
"İntihar" denilen olaylarda da devletin sorumlu olduğunu vurgulayan Yalçındağ, psikolojik sorunları olan ve 2007'de Uludere'de zorunlu askerlik yaparken intihar eden Ekrem Kurt davasının takipçisiydi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), bu davada Türkiye'yi 18 bin avro tazminat ödemeye mahkum etmişti.
İmam Bildik'in ölümünün intihar olabileceği gibi komutan kusuru da olabileceğini ifade eden Yalçındağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sağlıklı bir psikolojik denetlemeden geçmeksizin sadece boya kiloya bakılarak askerliğe elverişli raporu verilmesine karşıyız. Bu çocuklar istemeden askere gittikleri için bunalıma girip intihar etse de devlet sorumludur. Bu nedenle AİHM Türkiye'yi cezaya çarptırıyor."
"Orada askerliği devam eden kişiler nasıl tanıklık yapabilecekler? Üstlerinde ciddi bir baskı hissedecek ve doğruyu söyleyemeyeceklerdir. Komutanın kusuru varsa, askerliği devam ederken nasıl komutanı aleyhine ifade verecekler?"
"Bu çocuk gerçekten atlamış da olabilir. Komutanıyla tartıştıysa, Türkiye'de yargı kararı olmaksızın kişi hürriyetinin ihlal edildiği disko gerçeği var. Korkmuş ve atlamış olabilir. Diskolarda işkence gören, ölen, sakat kalan çok insan var." (EKN)