* Fotoğraf: Twitter
Muğla, Milas, İkizköy Mahallesi’ndeki Akbelen Ormanı’nın kömür madenine tahsis eden Tarım ve Orman Bakanlığı izninin iptali için İkizköylüler tarafından açılan davada bilirkişi keşfi yapıldı.
Keşif öncesi Resmi Gazete‘de yayınlanan maden yönetmeliğindeki değişiklikle birlikte tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlarında madencilik faaliyetlerinin önü açılmıştı.
Bilirkişi keşfi sonrası, İkizköylülerin avukatı Arif Ali Cangı ve İkizköylüler beraber bir açıklama yaptı. Daha önceki keşifte hakarete uğrayıp yok sayılmaları üzerine ettikleri itirazın ardından keşfin tekrarlandığını aktaran Cangı şunları söyledi:
“Bilirkişilere, şu anki işletilen maden sahasının alanı ne hale getirdiğini gösterdik. Akbelen Ormanı’nı gösterdik. Ayrıca, Akbelen Ormanı’nın altından geçen su kaynaklarının çıktığı su kuyularını gösterdik ki bu su kuyuları Bodrum’un, Güllük’ün, havaalanının ve bölgenin suyunu sağlayan kaynaklar. Şayet Akbelen Ormanı’nda maden açılırsa bu su kaynaklarının kuruması ya da kirlenmesi riski var. O nedenle bilirkişilerden özellikle bu konuya dikkat etmelerini istedik.
“Diğer yandan bu sabah zeytincilikle ilgili olarak Maden Kanunu uygulama yönetmeliğinde bir değişiklik yapıldı. Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılmasına Dair Kanun’un 20. Maddesine aykırı olarak zeytinlikler madenciliğe açıldı. Sanki bizim keşfimizi bekler gibi ya da keşfimize müdahale edercesine böyle bir yönetmelik değişikliği oldu. Ancak sabahtan beri ‘Akbelen Ormanı için Adalet’, ‘Zeytin İçin Adalet’ sloganları çınlıyor burada. Keşfimiz aynı zamanda zeytinliklerin madenciliğe feda edilmemesi için yapılan mücadelenin bir simgesi olacak."
“Burası akciğerimiz”
İkizköy Kardok Derneği Başkanı Nejla Işık ise keşfi şöyle değerlendirdi:
“Bugün İkizköylüler için, Akbelen Ormanı için önemli bir gündü. Sabahtan bu yana buradayız. Bilirkişilere Akbelen Ormanı’nın neden İkizköylüler için önemli olduğunu anlattık. Buranın akciğerimiz olduğunu, en başta temiz havamız olduğunu anlattık. Buradan sularımızın, kuyularımızın nasıl beslendiğini anlattık.
“Buradan geçimimizi nasıl sağladığımızı anlattık. Keçilerimizi, koyunlarımızı, hayvanlarımızı, en önemlisi zeytinlerimizi anlattık. Zeytin şifadır dedik. Kömür öldürür, zeytin yaşatır dedik. İstediğimiz her şeyi elimizden geldiğince, dilimiz döndüğünce anlattık. Akbelen Ormanı’ndan da İkizköy’ün topraklarından da vazgeçmiyoruz.”
"İnsan sağlığı için riskli"
Davaya davacı Kardok derneğinin uzmanı olarak katılan halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Ali Osman Karababa da konunun sağlık boyutuna dikkat çekti:
“Neşeliyiz. Bugün Akbelen Ormanı’nın kömür madenciliğine feda edilmemesi için açtığımız davanın keşfi bizim açımızdan güzel bir keşif oldu. Halk sağlığı açısından Akbelen Ormanı’nın ne denli önemli olduğunu anlatmaya çalıştık.
“Akbelen Ormanı’nın korunmasıyla buradaki hava kalitesinin nasıl iyi olacağını, kömüre feda edilirse madencilik faaliyetleri nedeniyle havanın, toprağın, suyun nasıl kirleneceğini ve bunların da insan sağlığı açısından, diğer yaşam öğeleri açısından nasıl riskler doğuracağını mahkeme heyetine anlatmaya çalıştık.”
“1500 dönüm zeytinlik var”
İkizköy Çevre Komitesi tarafından, zeytinlikleri maden işletmesine açan Maden Yönetmeliği değişikliğinden sonra yapılan açıklamada ise “Zeytinciliğin ıslahı ve yabanilerinin aşılattırılması hakkında kanun kapsamında maden, enerji ve benzeri hiçbir zeytincilik dışı faaliyete izin verilemeyeceği hatırlatıldı:
“Bu kanun maddesini tamamen ihlal edecek şekilde Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair bir yönetmelikle zeytinlik alanlar maden işletmesine açılmak isteniyor. Bu daha önce de defalarca denendi ve kamuoyunun yoğun baskısı ile geri çekilmek zorunda kaldı.
“Bugün bilirkişi keşfi yapılan Akbelen Ormanı Davası’nda da kömür madeni işletmesi için YK Enerji AŞ’ye verilmek istenen alanda, ormanla iç içe geçmiş en az 100-150 dönümlük zeytinlik alan var. Akbelen Ormanı’nı çevreleyen 1500 dönüm de zeytinlik var.”
Yönetmelik değişikliği
Resmi Gazete‘de yayımlanan maden yönetmeliğindeki değişiklikle “zeytin sahasının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının taşınmasına, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine” izin verildi. Yönetmelik şöyle:
“Ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda madencilik faaliyeti yürütecek kişinin faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getireceğini taahhüt etmesi şartıyla Genel Müdürlük tarafından belirlenen çalışma takvimi içerisinde zeytin sahasının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının taşınmasına, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Bakanlıkça izin verilebilir.”
Akbelen direnişiAkbelen Ormanı'ndaki 740 dönümlük alanda bulunan ağaçlar Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten Limak Holding ve İÇTAŞ ortaklığındaki YK Enerji tarafından kesilmek istenmişti. Nedeni ise termik santrallere linyit sağlayacak açık maden ocağı yapmaktı. Şirket bunun için gerekli izin belgelerini de almıştı ancak İkizköylüler karara itiraz etmiş ve 22 Nisan'dan itibaren alanda nöbet tutmaya başlamıştı. 17 Temmuz'da Orman Genel Müdürlüğü'nün ekipleri Akbelen Ormanı'na gelerek ağaç kesmeye girişmişti. Ancak köylüler ekipleri engellemişti. 28 Temmuz'da başta Manavgat olmak üzere Türkiye'nin birçok yerinde yangınlar çıkmış ve uzun süre havadan destek sağlanmadığı için kontrol altına alınamamıştı. Bu yerlerden biri de Muğla'ydı. Yöre halkı yangınlara müdahaleyle ile uğraşırken bu kez de YK Enerji tarafından tutulan işçiler adeta fırsat bu fırsat diyerek ağaçları kesmişti. Yangınları bahane eden şirket işçileri bir günde 105 ağaç kesmişti. Yangınlarla boğuşan İkizköy halkı, ağaç kıyımına karşı eylem başlatmış, bölgeye jandarma gönderilmişti. Jandarma erleri nöbet tutan köylülere orantısız müdahalede bulunmuştu. Hem Muğla 3'üncü İdare Mahkemesi hem de Muğla 1'inci İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararı alarak bölgede yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmişti. Davada sahayı incelemesi kararlaştırılan bilirkişinin keşif tarihi mahkemece son dakikada ertelenmiş, İkizköy KARDOK Derneği'nin açtığı davanın keşfi ise 7 Eylül olarak belirlenmişti. Bilirkişi keşfi sırasında hakimin avukatlara hakaret etmesi nedeniyle davacı İkizköy avukatları Arif Ali Cangı ve İsmail Hakkı Atal ile Adana Barosu'ndan Şiar Rişvanoğlu reddi hakim başvurusu yapmıştı. Avukatların itirazlarıyla yeniden yapılacak bilirkişi keşfinde heyetten bir kişinin Covid-19’a yakalanması nedeniyle 8 Şubat’ta yapılacak bilirkişi keşfi, 1 Mart'a ertelenmişti. Muğla Valiliği, Milas ilçesindeki İkizköy Mahallesi'nde genişletilmek istenen kömür madeni için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinden muaf tutulan kömür taşıma bandının yapımını durdurmuştu. Bu arada maden şirketi alana 22 bin zeytin ağacı dikildiği de iddia etmişti. |
(TP)