Türkiye Cumhuriyeti devletinin yasalarla belirlediği bir güvenlik politikasının gereği olarak uygulamaya konulduğunu anlatan genelgenin, Başbakanlığın direktifi ile Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinin koordinatörlüğünde yapılan çalışmalar sonucunda hazırlandığı ve bir devlet politikası olarak kamu kurum ve kuruluşları tarafından aksatılmadan yürütülmesinin kararlaştırıldığı belirtildi.
Genelge uyarınca kurulan Asılsız Soykırımı İddialarıyla Mücadele Koordinasyon Kurulu'nun (ASİMKK) görevleri de, "Kamuoyu oluşturma planını uygulamak, sivil toplum örgütlerinin kamuoyu planı kapsamında bilgilendirilmesi ve yönlendirilmesi konularında çalışmalar yapmak ve Ermenilerin yanı sıra Yunan-Pontus ve Süryani iddialarıyla ilgili gelişmeleri takip edip alınacak tedbirleri tespit etmek" olarak sıralandı.
Baro Danıştay'a başvurdu
MEB'nin, 'Asılsız Ermeni iddiaları' konulu kompozisyon yarışmaları ve konferanslar düzenlenmesine ilişkin 14 Nisan 2003 tarihli genelgesiyle ilgili basında çıkan haberler üzerine Diyarbakır Barosu Danıştay'a başvurdu.
Baronun, söz konusu genelgenin iptali ve yürütmeyi durdurma istemiyle yaptığı başvuruyu değerlendiren Danıştay 8. Daire Başkanlığı da ikiye karşı üç oyla yürütmeyi durdurulması isteminin, idarenin cevabı geldikten sonra incelenmesine karar verdi. İki üye ise MEB'nin cevabına gerek olmadan baronun bu davayı açmaya hakkı olmadığını ve usulden reddedilmesi gerektiğini belirterek karara muhalefet şerhi koydu.
MEB'den savunma istendi
MEB, kendisinden istenin savunma içerikli cevap yazısını Eylül ayında Danıştay 8. Dairesi'ne gönderdi.
Bakanlık Hukuk Müşaviri Bedirhan Yıldız imzasıyla gönderilen savunma yazısında, idari işlemlerin hukuka aykırı olduklarından dolayı sadece menfaatleri ihlal edilenlerin Danıştay'a dava açabileceği ve bu nedenle Diyarbakır Barosu'nun bu konuda dava ehliyetinin olmadığı iddia edilerek davanın usul yönünden reddedilmesi gerektiği belirtildi.
Soykırımı iddialarını bertaraf edin
Davanın esas yönünden reddedilmesi gerektiğinin açıklandığı bölümde ise, Soykırım iddialarına ilişkin genelgenin çıkmasını sağlayan yönetmelik anlatıldı.
Başbakanlığın 29 Mayıs 2001'de B.02.0.PPG.0.12.320-8312-2 sayı numarasıyla yayımladığı genelgesinin, "Yurtdışında ülkemiz aleyhine sonuçlar elde etmeye yönelik sürekli gündeme getirilen soykırımı iddialarıyla ilgili çabaların bertaraf edilmesini sağlamak, bu konuda bilinçli kamuoyu yaratmak, daha kapsamlı mücadele edebilmenin" amaçladığı belirtildi.
Kurul oluşturuldu
Yazıda genelge uyarınca belirtilen amaç doğrultusunda ilgili kamu kurum ve kuruluşların işbirliği içinde hareket etmelerini koordine edebilmek için Asılsız Soykırımı İddialarıyla Mücadele Koordinasyon Kurulu (ASİMKK) oluşturulduğu vurgulandı.
Genelgeye göre Başbakan Yardımcısının başkanlık ettiği komisyonun üyeleri ise Milli Savunma, Adalet, İç işleri, Dış İşleri, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlıkları ile Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı, Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanlığı, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü ile Başbakanlık Tanıtma Fonu Genel Sekreterliği temsilcileri olarak belirlendi.
Kamuoyu oluşturma planı
Genelgede kurulun görevleri de, "Kamuoyu oluşturma planını uygulamak, sivil toplum örgütlerinin kamuoyu planı kapsamında bilgilendirilmesi ve yönlendirilmesi konularında çalışmalar yapmak ve Ermenilerin yanı sıra 'Yunan-Pontus ve Süryani iddialarıyla' ilgili gelişmeleri takip edip alınacak tedbirleri tespit etmek" olarak sıralandı.
Hukuk, Tarih ve Eğitim çalışma grupları
Daha sonra kurulun ilk toplantısında alınan kararlar da şöyle sıralandı:
* Soy kırımı iddialarının Türkiye, ilgili ülkeler ve uluslararası alanda hukuki boyutunu araştırmak, soy kırımı hukukundaki gelişmeleri takip etmek ve gerektiğinde çalışmalara müdahil olmak amacıyla Adalet Bakanlığı Koordinatörlüğü'nde ASİMKK Hukuk Araştırma Grubu,
* Soykırımı iddiaları ile mücadele için yapılacak tarihi araştırmaları bir plan dahilince yönlendirmek, sonuçlarını değerlendirmek, sonuçları ulusal ve uluslararası toplantılar ile duyurmak, kitap yazımı ve film çekimi faaliyetlerini koordine etmek, sivil toplum örgütleri tarafından bu yönde hazırlanarak maddi destek talebi ile kurula sunulan projeleri değerlendirmek üzere Türk Tarih Kurumu Başkanlığı koordinatörlüğünde ASİMKK Tarih Araştırma Grubu,
* Türk toplumunu öğrencilik yıllarından başlayacak şekilde soy kırımı iddiaları konusunda bilgilendirmek ve bilinçlendirmek amacıyla MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı koordinatörlüğünde ASİMKK Milli Eğitim Çalışma Grubu oluşturulması kararlaştırılmıştır".
Eğitim grubunda MGK temsilcisi
Alınan karar uyarınca, ASİMKK Milli Eğitim Çalışma Grubu'nun Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı'nın 9 Kasım 2001 tarihli 324 sayılı yazısıyla kurulduğu anlatılan bakanlık savunma yazısında MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı'nın başkanlık ettiği grubun üyelerinin de MGK Genel Sekreterliği, Toplumla İlişkiler Daire Başkan Yardımcısı, Genel Kurmay Başkanlığı, TTK, YÖK Başkanlığı, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı temsilcilerinden oluştuğu belirtildi.
Görevleri anlatıldı
Genelge uyarınca kurulan çalışma grubunun görevleri de şöyle sıralandı:
* Asılsız soy kırımı iddialarının bütün eğitim ve öğretim kademelerinde nasıl işleneceğine ilişkin ana esasları belirlemek, MEB aracılığıyla konunun belirlenen ana esaslar çerçevesinde ders kitaplarına girmesini ve öğretilmesini sağlamak,
* Lise ve yüksek öğretim kurumlarında asılsız soy kırımı iddialarının ayrı bir ders olarak konulması hususunu incelemek,
* Hangi eğitim ve öğretim kurumlarından mezun olursa olsun Türk insanının asgari olarak asılsız soy kırımı iddiaları ile ilgili bilgi sahibi olması için çalışma yapmaktır".
Kompozisyon yarışması yönetmelik gereği
Yazıda, "ASİMKK'nın 6. toplantısında kabul edilen kamuoyu oluşturma planı 2003 yılı faaliyet programı doğrultusunda ASİMKK Milli Eğitim Çalışma Grubunca her seviyedeki eğitim kurumunda '1. Dünya Savaşında Ermeni İsyanı Faaliyetleri' konulu kompozisyon ve makale yarışmasının düzenlenmesi, öğrencilerin makale ve kompozisyonlarının Milli Eğitim Dergisi'nde yayımlanması kararlaştırılmıştır" denilerek basına da yansıyan soy kırım konulu kompozisyon yarışmasının nasıl ortaya çıktığı da anlatıldı.
Danıştay 8. Dairesi şimdi Diyarbakır Barosu'nun vereceği yanıta göre dava açılıp açılmayacağını karara bağlayacak. (MZ)