Kocaeli'de tutuklu gazeteciler Ahmet Şık ve Nedim Şener'e destek amaçlı basın açıklaması düzenleyen 13 gazeteciye Kabahatler Kanunu'na muhalefet ettikleri iddiasıyla 154'er TL para cezası kesilmesi dün Kocaeli'de yapılan yürüyüş ve ardından okunan basın açıklamasıyla protesto edildi.
İstanbul'dan Kocaeli'ye giden 14 kişilik bir gazeteci grubunun da destek verdiği eylem dün (21 Mayıs) saat 18.00'de Kocaeli Merkez Bankası önünde başladı. Yüz civarında gazeteci ve Kocaelililerin de destek verdiği yürüyüşün ardından Sabri Yalım Parkı İnsan Hakları Anıtı'nın önünde toplanıldı ve Kocaeli Gazeteciler Platformu adına basın açıklaması okundu.
"Yasak olduğunu bilerek yürüdük"
5 Nisan'da Şık ve Şener'e destek amacıyla yapılan eyleme katıldığı için Kabahatler Kanunu'na muhalefet ettiği iddiasıyla 154 TL para cezasına çarptırılan Süriye Çatak'ın okuduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
* Kocaeli Gazeteciler Platformu olarak 5 Nisan'da, mesleklerini yaptıkları için tutuklanan arkadaşlarımızın serbest bırakılması ve basın özgürlüğüne yönelik tehditlerin son bulması için Uğur Mumcu Parkı'nda basın açıklaması gerçekleştirdik.
* Yürüyüşe geçmeden önce yürüyüş güzergahını soran polise parka yürüyeceğimizi söyledik. Polis, bölgenin yasak kapsamında olduğunu belirterek bir kişiye Kabahatler Kanunu'na göre ceza keseceğini söyledi. Bunun üstüne bir arkadaşımız cezanın kendisine kesilmesini talep etti.
* Eylemin üstünden 1,5 ay geçtikten sonra 13 gazeteciye 154 TL ceza kesildiği öğrenildi. Ceza alanlar arasında sadece basın açıklamasının haberini yapmaya gelen arkadaşlarımız da vardı.
"Gazeteciler Cemiyeti'nin yaptığı açıklama talihsizlik"
* Sürecin basında yer almasının ardından Vali Ercan Topaca, cezaları pazartesi günü geri almak için girişimde bulunacağını açıkladı. Bizler kesilen cezanın değil, cezanın kesilmesi mantığını ve parkın neye göre basın açıklamalarına kapatıldığını merak ediyoruz.
* Cezaların kesilmesinin ardından Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti başkanı da son derece talihsiz açıklamalar yapmıştır. Kendisi, bundan sonra gazetecilerin yasak olan yerlerde basın açıklaması yapmamasını istemiştir.
* Oysa Cemiyet Başkanı'nın yasaklı yer dediği, her 24 Ocak'ta Uğur Mumcu'yu andığımız Uğur Mumcu Parkı'dır.
* Şık ve Şener için yaptığımız eyleme destek vermeyen ve bizim de bu noktada eleştiri de dahi bulunmadığımız Cemiyet yönetiminin böyle bir açıklama yapmasını talihsizlik olarak değerlendiriyoruz. Ayrıca bu süreçte Türk Basın Birliği Yönetimi'nin de sessiz kalması son derece üzücüdür.
"Gazetecilerin dayanışması adına ilk adım"
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Eğitim Sekreteri Alper Turgut da yaptığı kısa konuşmada Türkiye'de gazetecilerin ve ifade özgürlüğünden yana olan insanların maruz bırakıldığı durumu şu örnekle aktardı:
"Geçenlerde Eskişehir'de adamın biri bir köpeğe tecavüz etmiş ve kendisine Kabahatler Kanunu'ndan 154 TL ceza kesilmiş. Meslektaşlarımıza, ifade özgürlüğünü isteyen insanlara da aynı muamele yapılıyor."
İfade ve basın özgürlüğü önündeki engellerin daha da çoğaldığını söyleyen Alper Turgut, tutuklu gazeteciler için İstanbul'da sürekli eylem yaptıklarını ancak ilk defa şehir dışına çıktıklarını ve bunu bütün gazetecilerin dayanışması adına atılmış bir ilk adım olarak gördüklerini ifade etti. (EKN)