Haberin İngilizcesi için tıklayın
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı sonrası basın toplantısı düzenledi.
Koca, tartışmalara neden olan günlük hasta sayısı açıklaması uygulamasının dışına çıkarak ilk kez “günlük pozitif vaka” sayısı açıkladı ve bugün 28 bin 351 kişinin Covid-19 testinin pozitif çıktığını söyledi.
Koca’nın açıklamaları özetle şöyle:
“Sayılar üzerinden birçok ithama maruz kaldık”
“Toplumda sıkça tartışılan bir konuya değinmek istiyorum. Temmuz’dan sonra test yapılan grubun özelliği nedeniyle sadece semptomlu hastaları bildirdik veri tablosunda, verilen sayının gerçek mahiyetinin anlaşılması adına hasta kavramını kullanmayı tercih ettik.
“Bu konuda birçok eleştiri ve ithama maruz kaldık. İleri sürülen iddiaların aksine verilerin doğru anlaşılmasını sağlamayı amaçladık.
“Dünyadaki hasta karşılaştırmalarında uyum sağlamak ve sistemi riske eden durumu yansıtmak amacıyla hayati risk taşıyan ağır vakaların sayısını da paylaşmayı tercih ettik.
“Hastanelerde yük oluşturan, sağlık personelinin insanüstü gayretle çalışmasına yol açan, yer yer hastanelerdeki yoğunlukla zor duruma düşürenin hastaneye yatma durumunda kalan hastalar olduğuna dikkat çektik.
“Hasta sayılarımızı ve ağır hasta sayılarımızı her gün eksiksiz kamuoyuyla paylaştık. Sağlık sistemimize esas yükü bunlar oluşturuyor, bütün ülkelerde sağlık sistemlerini tehdit eden bu tür vakalardır.
“Vatandaş pozitif vakalardan haberdar olmak istiyor”
“Ancak görüyorum ki vatandaşımız pozitif çıkan, evinde takip edilen, izolasyonda tutulan vakaların hepsinden haberdar olmak istiyor.
“Bu vakalarla ilgili her türlü bilgi, sistemimizde kayıtlı. Sadece bunlar değil, filyasyon ekiplerimizin tespit ettiği temaslılar da bunların takibi de anlık olarak sistemimize işlenmektedir. HES kodu sorgulaması bu veri tabanından yapılarak riskli kişiler tespit edilebilmektedir.
“Güvenlik güçlerimiz, kamu kurumlarımız, okullarımız, belediyelerimiz dahil, toplu nüfusla muhatap olan bütün kurumlarımız bu siteme erişip sorgulama yapabilmektedir. Açık söylüyorum, hasta olsun olmasın, bütün testi pozitif olanlar ve bunların temaslılarını HES kodu üzerinden sorgulamak mümkündür.
“Pozitif vakaları da tabloda vermeyi planlıyoruz”
“Önümüzdeki günlerde test kapasitemizi 200 binli rakamların üzerine çıkaracağız. Test kapasitemizin geldiği nokta ve test politikamızın revizyonu konusu Bilim Kurulunda gündem oldu.
“Artık açık test politikasına geçtiğimiz kabul edilebilir. Daha önce de söylemiştim. Bu politikanın tamamlayıcısı olarak, vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda semptom göstermeyen pozitif vakaları da günlük tabloda vermeyi planlıyoruz.
“Bu arada hastanelerimizi dolduran, sağlık personelimizin gece gündüz büyük çabalarla mücadele etmesine neden olan yatan hasta sayılarımızdır.
“Pandemi seyrini daha iyi anlayabilmek, sağlık sisteminin verdiği yanıtı daha iyi kavrayabilmek, rehavete düşmemek için dikkatinizi günlük hasta sayılarına ve ağır hastalarımıza odaklanmanızı tavsiye ederim. Alarm zilleri burada çalıyor.
“Daha ağır kısıtlamalar olabilir”
"Virüs bulaştırıcılığından hiçbir şey kaybetmeden adeta kitlesel bulaşma dönemine geçti. Bugün itibarıyla dünyada pozitif vaka sayısı 60 milyon oldu, ölüm sayısı ise 1 milyon 400 bini geçti.
“Bugün birçok ülke kapanma tedbirlerine ve hareket kısıtlamalarına yeniden başvurmak zorunda kaldı. Dünyadaki bu artışa paralel olarak ülkemizde önce İstanbul, İzmir, Bursa gibi batıdaki büyük illerimize başlayan artış trendi neredeyse bütün ülkeye yayılmış durumdadır.
“Her ne kadar güçlü altyapımız ve fedakar çalışan sağlık personelimiz sayesinde bu artışı göğüsleyebilmiş durumda isek de gidişatı durdurmak için radikal tedbirlere başvurmamız kaçınılmaz olmuştur.
"Geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanımızca açıklanan tedbirlerin etkisini yakından takip ediyoruz. İstanbul dahil bazı illerimizde artış hızlarında düşmeler görüldü ve kısmi bir plato çizmeye başladıysa da erken dönem sonuçları konusunda henüz kesin bir yargıya varmak zor.
“Eğer tedbirlere tavizsiz bir şekilde uyarsak, artışı durdurmamız mümkündür. Yeterince etkili olmazsa daha ağır kısıtlamaların yapılması kaçınılmaz olacaktır.
“Pozitif vakalarımız artıyor, ağır hastalarımız artıyor, vefat sayılarımız artıyor.
“Hasta-ölüm sayıları üzerinden polemikler...”
“Bunu sürekli tekrarlayarak dikkatinizi çekiyorum. Hasta sayıları, ölüm sayıları üzerinden tartışmalarla, toplumda güven sarsıcı polemiklerle harcayacak vaktimizin olmadığını düşünüyorum.
“Dönem, birbirimizle uğraşma değil birlikte mücadele etme dönemidir. Bu kadar ciddi bir durum varken mazeret üretmeksizin sorumluluğumuzu bilmek, tedbirleri almak, üzerimize düşen görevleri hakkıyla yapmak zamanıdır.
“15 ilde vaka artışı yüzde 50’nin üstünde”
"Son hafta içinde yüzde 50'nin üzerinde vaka artışı olan 15 ilimiz var. Hatay, Adana, Osmaniye, Mersin, Artvin, Edirne, Samsun, Kırklareli, Tokat, Trabzon, Aydın, Muğla, Zonguldak, Ordu, Çanakkale'de yüzde 50 ile yüzde 100 arasında artışlar oldu.
“Antalya, Düzce, İzmir, Manisa ve Tekirdağ bu sınıra yaklaştı. İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir, Kocaeli, Gaziantep'te hasta yoğunluğu yönetebilmek için bütün sağlık kuruluşlarımız büyük çaba harcıyor. Altyapımızın gücü yanında her kapasitenin de bir sınırı vardır.
“Lütfen istirham ediyorum, hiç kimse kendini mücadele sorumluluğu taşımaktan uzak görmesin. Hiç kimse 'Hasta olursam sağlık çalışanlarımız tedavimi nasılsa yapar' kolaycılığına düşmesin. Bu bir hak ihlalidir. Tedavilerimizi yapan sağlık personelinin ailelerinin yanına döndüğünde yorgunluktan onlara ayıracak vakitlerinin kalmadığını unutmayalım.
“Bazı hastanelerde yoğun bakım sorunu var”
“İstanbul'da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 70'lere dayanmış durumda, yüzde 69,5. Solunum cihazı doluluk oranı yüzde 41,8. Servis doluluk oranı yüzde 61,7. İstanbul'da yoğun bakım doluluk oranının oldukça yükseldiğini, yer yer bazı hastanelerimizde yoğun bakım sorunu yaşandığını biliyoruz.
“Ankara'da ise servis doluluk oranı yüzde 62,3, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 75,4, solunum cihazı doluluk oranı yüzde 28,9. Burada yüzde 25 yatağın boş olduğu anlamına geliyor ama bu yüzde 25 yatağın sadece Covid-19 hastaları için kullanılmayacağını bilelim.
“İzmir yoğun bakım yüzde 76,6'ya kadar çıktı. Servis doluluk oranı yüzde 58,3, solunum cihazı yüzde 58,3. Şu an İzmir'de ciddi anlamda vaka arttı. Yer yer bazı hastanelerde sorun yaşıyoruz.
“Bursa'da da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 75,8, servis doluluk oranı yüzde 64,2, solunum cihazı yüzde 36,6.
“Gaziantep'teki yoğun bakım doluluk oranı yüzde 73,1'e kadar çıktı, servis doluluk oranı yüzde 60, solunum cihazı doluluk oranı ise yüzde 35.
“Kocaeli'de yoğun bakım doluluk oranı yüzde 76,9, servis doluluk oranı yüzde 69,5, solunum cihazı doluluk oranı da yüzde 40,6.
“Bugün vaka sayısı 28 bin 351”
"Gelecek dönemde gerektiğinde, 'Taşıyıcı olan, asemptomatik dediğimiz, semptomu olmayan veya hafif geçiren kişileri de bildirmiş olacağız' diye konuşmuştuk.
“Bundan sonraki süreçte vaka sayısını da vermeyi planladık. Bugünkü hasta sayısı 6 bin 814. Sadece hastaneye yatan hastalar değil, hastaneye yatan, zatürre ve benzeri semptomlarıyla takip ettiğimiz hasta 6 bin 814.
“Daha önce belirtmiştim yüzde 80'e yakını asemptomatik, hafif geçiren hastalarımız olmakta. Sağlık kuruluşlarında daha çok yüzde 20'ye yakın kısmı takip edilen hasta grubuna giriyor.
“Bugünün vakası 28 bin 351. Toplam vakamız bugün itibarıyla 28 bin 351. PCR testi pozitif olan herkes, semptomu olan olmayan, hastaneye yatan, hastalar dahil olmak üzere herkes."
Sadece semptom gösterenler sayılıyorduSağlık Bakanı Fahrettin Koca, 30 Eylül 2020 akşamı düzenlediği basın toplantısında, günlük hasta sayılarına test sonucu pozitif çıkan herkesi eklemediklerini, sadece semptom gösteren kişileri “hasta” olarak kabul ettiklerini açıklamıştı. TIKLAYIN - Koca: Günlük vaka sayılarını değil, hasta sayılarını açıklıyoruz Sağlık Bakanlığı’nın günlük Covid-19 veri tablosunda 29 Temmuz 2020’ye kadar “Günlük vaka sayısı” ifadesi kullanılırken, sonrasında “Günlük hasta sayısı” ifadesi kullanılmaya başlanmıştı. |
“Takipte sorun olmadı”
“Covid-19 hasta sayısının yanı sıra vaka sayısı da sistemlerimizde kayıtlı. Bu kayıtlı olan kişilerin hepsi izole ediliyor, filyasyon yapılarak temaslıları tespit ediliyor. Temaslıları dahil olmak üzere hepsi izole edilmiş oluyor. Her gün çağrı sistemiyle aranarak, aile hekimliği üzerinden de ayrıca aranarak semptomu olduğunda, semptomlu hasta sayısına ilave edilerek tedavisi yapılıyor.
“HES sistemine de bu kişilerin hepsi bugüne kadar kayıtlıydı. Dolayısıyla bu anlamda takipte herhangi bir sorun, salgının seyrinde herhangi eksiklik asla olmadı.
“Vaka sayısı vermemek bizim de aleyhimizeydi”
“Gelecek günlerde, Türkiye'nin Covid-19 verilerine ilişkin tabloda hasta sayısının yanında geçmişe dönük vaka sayısını da göstereceğiz.
"Bugüne kadar bu şekilde verilmiş olması bizim aleyhimize olan bir durumdu. Başarıda en büyük parametrelerden birisi olan ölüm oranımız, payda küçüldüğü için yükseliyordu. Ağır hasta sayımız da oran olarak yükseliyordu. Dolayısıyla bu anlamda başarıyı da gölgeleyen bir durumdu. Bundan böyle vaka sayısını da vererek bunu netleştirmiş olacağız.
“50 milyon aşı için imza attık”
“Aşı üreten bütün firmalarla yakın diyalog içindeyiz. Erken dönemde vatandaşımızı aşıya eriştirmek noktasında bir çaba içindeyiz.
"İnaktif aşılar, mRNA aşısı, protein ve vektör aşıları şeklinde aşılar var. Bu dönemde Sinovac dediğimiz inaktif aşıyla ilgili diyaloglarımız devam ediyor. Bununla ilgili bir sözleşme yapıldı. Yapılan sözleşmeyle aralık, ocak ve şubat ayında bir sorun olmazsa toplam 50 milyon doz aşı için imza atıldı.
“Diğer mRNA aşısı için de aralık ayında bir milyon, devamında da yine benzer şekilde, takvimi daha netleşmedi, 25 milyona kadar aşının verilebileceği şeklinde görüşmelerimiz devam ediyor.
“Rusya ve diğer aşılarla da irtibat halindeyiz. Çok erken dönemde güvenilirliğini ve etkinliğini bildiğimiz aşılarla hızla başlayalım istiyoruz. O nedenle şu an için sözleşmeye bağlanan 50 milyon aşı için muhtemelen 11 Aralık gibi bu aşı takvimine başlanabilir bir aksilik olmazsa.
“Enfeksiyon olan tüm ölümler ‘Bulaşıcı hastalık’ yazılıyor”
“(İBB'nin açıkladığı defin rakamlarıyla ilgili) Mart ayında salgın başladığında Covid-19 kaynaklı definlerle ilgili özel defnedilmesi gerektiği, hatta ayrılmış mezarlık olması gerektiği gibi kafa karışıklıkları oluştu ve bunun üzerine bir genelge yayımladık. Genelgede Bilim Kurulunun önerisiyle menenjit, HIV ve benzeri diğer bulaşıcı hastalıklarda nasıl defin yapılıyorsa, benzer şekilde bu defnin yapılması gerektiği aktarıldı.
“Ölüm belgesinde ölüm şekliyle ilgili bölüm vefatın doğal mı yoksa adli bir ölüm olup olmadığını belirlemek amacıyla konuldu. Bu bölümü ilk hekimin işaretliyor. ‘Ölüm nedeni’ bölümü ise esas ölüm sebebinin ne olduğunu belirtmek üzere ikinci bir hekimle dolduruluyor.
“Belgede ölüm şeklinde ayrıca ‘bulaşıcı hastalıklar’ kısmı da bulunuyor. Bu mart ayından önce çok da doldurulan bir bölüm değildi. Çünkü esas olarak ölüm nedeni önemli olan kısım.
"Fakat bizim genelgemiz sonrası özellikle bulaşıcı hastalıklar gibi defnedilmesini belirttiğimiz için her geçen gün bulaşıcı hastalıklar hanesi doldurulmaya başlandı.
“Bu bulaşıcı hastalıklar doldurulurken, bildiğimiz 192 bulaşıcı hastalıklar sadece buraya düşünülerek işlenmedi. Yani sadece HIV, menenjit ve benzeri bulaşıcı hastalıklar düşünülerek değil, enfeksiyon bulgusu olan her hasta buraya işlendi. Bu çok önemli. Enfeksiyon bulgusu olan vefat eden her hasta 'bulaşıcı hastalıklar' kısmına işlendi.
“Yani akciğer, prostat, meme kanseri veya lenfoma, lösemi gibi bir hastalığı olup enfeksiyonla kaybedilmeyen hasta mı var? Kaybedildiğinde enfeksiyon bulgusu olmayan menenjit, akciğer kanseri hastası mı var? Zatürre kendi başına bulaşıcı hastalık değil ama zatürre bir enfeksiyon bulgusuyla karşımıza çıkıyor, onun da işlendiği yer yine bu kısım olmuş oluyor. Dolayısıyla enfeksiyon bulgusu olan her hastanın işlendiği yer bulaşıcı hastalıklar.
“Ölüm belgesinde esas olan ‘ölüm nedeni’ kısmı. Esas ikinci hekimin kontrolüyle, ölüm nedenini belirttiğimiz ikinci bölüm var. Buraya ölüm sebebi Covid ise 'Covid', menenjit ise 'menenjit' yazılıyor. Orada tanı çok net konmuş oluyor. Bu da ikinci bir hekimin denetimiyle yapılıyor, Bakanlık olarak biz yapmıyoruz. Hekimlerin doldurduğu kısım bu. Dolayısıyla enfeksiyon bulgusu olan her hasta Covid hastası mıdır?” (EKN)